F.Bahçe'de tarihî ayıp!

Üzerinden bir hafta da geçmiş olsa, bizim 'Haftalık' bugüne denk geldiğinden ancak yazmak nasip oldu...
Evet, geçtiğimiz perşembe Aziz Yıldırım üç sene sonra açtı ağzını yumdu gözünü... Ali Koç'a salladı da salladı. Hemen ertesi günü, yani kongrenin konuşma günü, bu defa Ali Koç aynı eylemde bulundu. Temelde birbirlerine sallama vardı ama asıl hazin olan Fenerbahçe Spor Kulübü'nün asrı çoktan geçmiş tarihine ayıp etmek idi. Daha doğrusu ihanet idi yapılan...
Ben bu kulübün içinde doğdum. Hacı Bekir'den Bedii Yazıcı'ya, Faruk Ilgaz'a kadar bütün başkanların elini öpmüşlüğüm var, mesleğe başladıktan sonra da kimisi ile çok yakın dostluklarım... Ama onlar bugünküler gibi hiçbir zaman halef selef kim olursa olsun birbirlerine böylesine büyük bir tarihî ayıp yapmamıştır. Şimdi iddialarını ispat edemezlerse iki başkanın da Haysiyet Divanına sevki gerekir.
Ama diyeceksiniz ki öyle olsa da ne çıkar?  Doğru... Bu büyük kulübün üye profili de hazin... Kongrede çıkıp konuşanlara bir baksanıza...

Size helal olsun kızlar!
Şimdilerde bayan lafı da tarih oldu ama ben sizlere yine 'kızlar' diye hitap edeceğim. Yani Kız Voleybol Millî Takımı’mız… Milletler Ligi'nde üçüncü oldular bu defa... Daha önceki yazılarımda da değinmiştim, voleybol artık bu ülkenin bir numaralı spor branşıdır. Erkeklerde de uluslararası bir kupamız var, geçtiğimiz günlerde... Tabii ki Federasyon’un yabancı-yerli kuralındaki isabetli kararanın bunlarda ciddi payı vardır... Tekrar tebrikler. Helal olsun size rüya kadroya da seçilen Kaptan Eda ve arkadaşları...

Sergen'in imza fotoğrafı!
Bu bölümün başlığının devamını sorarım sizin yerinizde olsam. Neden mi? Onca bekleyişten sonra Beşiktaş yönetimi ile teknik direktörü arasında anlaşma sağlanıyor ama belge yok. Yani Beşiktaş taraftarı belki de duvarına asacağı fotoğraftan yoksun bırakılıyor. Siz futbolsever olarak, hele hele Beşiktaşlı olarak, kaşıntınız yok mu? Acaba bazı transferler bittikten sonra mı Sergen masaya gelecek? Ne bileyim, insanın kafası üretiyor da üretiyor...

UEFA büyük yanlış yaptı!
Geçtiğimiz hafta sonu ekranda patlayan bir haberle yerimden fırladım. UEFA, Avrupa kupalarında rakip sahada atılan golün bundan böyle avantaj hesabına katılmayacağını karara bağlamıştı.
Yani demişti ki, deplasmana gittiğinizde rövanş için gol aramaya bakmayın, savunmaya yatıp oyunu katledin...
Yazık! UEFA'nın günümüzdeki yapısı Avrupa futbolunu bitirecektir. Bunu biliniz. Acaba artık Dünya Kupası organizasyonları da bir kıtanın çeşitli ülkelerinde futbol turizmine mi dönüşecek? Bunu da FIFA bilir ama UEFA orada da gizli patrondur haaa...

Burak Elmas yepyeni!
Galatasaray'daki beş adaylı başkanlık yarışını kazanan Burak Elmas tam anlamıyla sessiz sedasız, derinden gidiyor. Basından bazılarının sorularına ayaküstü kısa ve net cevaplar veriyor hatta bazıları tarafından da bu yüzden eleştiriliyor. Neden yahu? Koltuğuna kurulup da saçmalayan ne başkanlar görüyoruz be! Diyorum ki, Terim Hoca ile devam ettiğinden mi bazıları tarafından hor görülüyor. Bulmuşken kıymetlisini ve gediklisini neden rotasını şaşırsın ki?

Sertaç Şanlı diye biri!
Ekrandan altyazı geçiyordu; Sertaç Şanlı Barcelona ile iki yıllık sözleşme imzaladı... Müthiş bir haber idi bu... Türkiye'de takımında bile oynaması güç görünen ancak ne var ki Ergin Ataman'ın elinde aranan, maç koparan uzun adam rolünü neredeyse on numara yapmaya başlamıştı Sertaç... Öylesine işler yapıyordu ki, üçlük yarışına bile giriyordu takımdaşları ile... Haydi bakalım Sertaç; Eurolegue finalistine de heyecan ve kalite getir!

Tahir Kıran'ı kutluyorum!
Rizespor, dostum Tahir Kıran'ı başkanlık koltuğuna taşıdı son genel kurulunda... Yürekten tebrikler! Aynı Tahir kardeşim büyük kulüplerimizin birinde altyapı sorumlusu idi. Çağdaş olan iyi işler de yapmaya başlamıştı. Bu yüzden kötü adam oldu. Öylesine ki kulüp üyeliğinden bile şutlandı. Şimdi inanıyorum ki, Rizespor'da gereken mesajı verecektir.

Cüneyt Çakır'dan ders!
Bizim ülkede Cüneyt Hoca için bazı yazarlar neler yazdılar neler... Yok çifte standart uyguluyormuş, yok büyük takıma kıyak geçiyormuş. Neyse Cüneyt Hoca üç Avrupa Şampiyonası'nda dokuz maç yöneterek tarihe geçmiş… Daha bitmedi... Sanırım bundan böyle bir maç daha yönetir en azından... Bilmem ders alınabildi mi?