Şehrin delikanlısı!

A -
A +

-Çok kıskanç bir kadın, Sherlock Holmes kadar araştırmacı, Angry Birds kadar öfkeli, testere kadar psikopat olabilir...
Ama candır o can...
...
-Uzaklık çok kötü bir şey yaa...
Tam yatağa yatıyorsun, bir bakıyorsun priz çok uzağında...
...
-Aşk’ın döngüsü;
Saygı duruşu, cicim ayı, mucuk ayı, trip ayı, didişme ayı, kavga ayı, ayı oğlu ayı...
...Ve kapanış...
...
-Birileriyle yeni tanıştığında aşırı utangaç olup
alıştığında içindeki deliyi dışarı çıkaranlardanım...
...
-Bence dünyadaki en gariban şey sabah sabah çalan alarm...
Çalsa suç çalmasa suç; ikisinde de “kalay”ı yiyor...
...
-Sadece anahtar gibi  kaybolduğunda aranan biri olmak istemiyorsan;
“Nasıl olsa paspasın altındadır” düşüncesi vermeyeceksin kimseye!...

Öğrendim ki; “-Gerçek güzellikler gözle görülemiyor…”

itirafım var...

(...isim: rezilköy ...şehir: bilinmiyor ...yaş: otuz sekiz)
Bir önceki akşam arkadaşın eşini köpekle gezerken gördüm...
Ertesi gün okulda arkadaşa, “Akşam sizin eşinizi gördüm... Köpeğinizi gezdiriyordu... Sizin köpeğinizin adı cevahir miydi” diye sordum...
Arkadaşımın verdiği cevap üzerine keşke yer yarılsaydı da 7 kat dibine girseydim;
“-Cevahir diye köpek ismi mi olurmuş?.. Cevahir kızımın adı...”
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)

 

Bizim pano

Ajanstan düşen habere göre bir İngiliz kadın 4 böbrekli doğar...
Bizimkiler’den yorumlar dökülür;

EMİN: Tanesi 10 bin avrodan 40 bin eder... Alan yaşadı...
...
FARUK: Sen beni böbreklerim için mi sevdin nalçak!..

ÖMER ABİ: 4x4 kadın...
...
MURAT: Böbrek mafyası peşindedir, kadın içinde servet taşıyor...

FATİH: Çok geniş bir kadınmış, o kadar böbrek sığdığına göre...

SERDAR: Doğuştan mı dört böbrekliymiş?..

 

...gündemin kırıntıları...

Adam, “Körfez krizi derinleşiyor! Sünni cephe bölünüyor mu” diye başlık atmış…
Adama sormazlar mı;
“-Vehhabiler ne zaman Sünni oldu?..”

Acı…

Aşkın doğurduğu istek...
Yani bütün yüzyılların şairlerinin dinlenmeden sayısız biçimlerde dile getirdikleri ve bir türlü tüketemedikleri gibi, hakkını da veremedikleri bu istek...
Kaynağını bireyin günlük gereksinimlerinde ve yoksunluklarında bulamaz...
Sevilen varlığın elde edilememesinden doğan acı için de durum aynıdır...
Bu mutluluk da, bu acı da; kendi amaçlarının gerçekleşmesi konusunda yerine başka bir şey konulmayacak bir fırsatı ele geçirmiş olduğunu kavrayan ve bunun hem kazanılabilir, hem de kaybedilebilir olduğunu bilen tür ruhunun çırpınışlarıdır...
Yalnızca türün sınırsız bir hayatı vardır ve bundan ötürü, sınırsız bir istek duyan, sınırsız bir doygunluğa erişen ve sınırsız acı çekebilen şey, yalnız tür ruhudur...
Ama tutkulu aşkta, bütün bunların, ölümlü bir insanın yüreğine sıkıştırılmış olduğunu görüyoruz...
Öyleyse, bu çeşit bir gönlün, neredeyse patlayıp dağılacak gibi olmasına ve içine dolan sonsuz zavallılık ile sonsuz coşkunluğu dile getirecek sözü bulamayışına şaşırmamak gerekir...
    (...Schopenhauer)

Krampon...

ARDA Turan: Yeni hedefim; resepsiyonlara katılan, daha üst düzey bir gazeteci dövmek…

F.BAHÇE ile görüşen Sociedad’lı yöneticiler, Ozan için 7 milyon avroluk teklif yapınca kısa süreli bir panik yaşandı…

BENZEMA’nın bir organizasyon için İstanbul’a gelmesi, spor basınının iştahını kabarttı…”

“MEHMET Ekici Fener forması giyerse ben de İskoç eteği giyerim” diyen Turgay Demir’den haber alınamıyor…

Temel’in yeri...

İnşaat ustası Temel, amele Dursun’a; yere üç metre genişliğinde, iki metre derinliğinde bir çukur açmasını söylemiş...
Dursun başlamış kazmaya... Kazma işlemi bittikten sonra Temel gelmiş ve yanlış yer gösterdiğini, çukuru doldurması gerektiğini söylemiş...
Dursun kazdığı yerden çıkardığı toprakları tekrar çukura doldurmuş... Ancak çukur dolduktan sonra tepesinde fazla topraktan dolayı bir tümsek oluşmuş...
Temel’in odasına giderek “Çukuru doldurdum ancak tümsek kaldı, ne yapayım” diye sormuş...
Temel kızmış;
“-Her işi ben mi öğreteceğim size?.. Çukuru biraz daha derin kazacaksın...”

Tuzaktan Kumanda

(…A SPOR / Takım Oyunu)
ERMAN TOROĞLU: Başka birinin aldığı malzemeyle yemek yapmak zordur Serkan...
SERKAN KORKMAZ: Evet sezon başında gelseydi Advocaat, farklı olurdu...
ERMAN TOROĞLU: Valla şu anda Advocaat burada olsa “Çık dışarı” derim, veya kendim çıkarım...

Şehrin delikanlısı!

 

 

 

 

 

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.