Sosyal medyada tartışma başlatan iddia: İsrail, Filistinlilerin organlarını ve derilerini mi çaldı?

İngiltere merkezli The Guardian gazetesinin geçtiğimiz yıllarda kaleme aldığı "İsrailli doktorların, hayatını kaybeden Filistinlilerin organlarını ve derilerini ailelerinin rızası olmadan topladığı" yönündeki haberi yeniden gündeme geldi. Sosyal medya platformu X'te (Twitter) 'Dunian98' kullanıcı adını taşıyan ve kendisini Filistinli bir diş hekimi olarak tanıtan bir kadın, söz konusu iddianın fitilini bir kere daha ateşledi. Genç kadın, 1 milyondan fazla etkileşim alan paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

"İsrail, Filistinlilerin organlarını ve derilerini topluyor. İsrail dünyanın en büyük deri bankasına sahip (yanıkları, kanseri vb. tedavi etmek için kullanıyorlar). 2009'da bankadaki derinin çoğunluğunun İsraillilere değil, Filistinlilere, özellikle de 'kimliği belirlenemeyen cesetlere' ve 'otopsiden geçemeyenlere' ait olduğunun kabul edildiği bir belge yayınlandı. Aynı sıralarda, adli tıp enstitüsü başkanının İsrail'in Filistinlilerin organlarını rızası olmadan topladığını ifşa ettiği bir makale yayınlandı. O dönemde Filistinlilerin gözaltına alındığına ve cesetlerinin organları eksik olarak geri geldiğine dair haberler vardı.

Neden İsraillilerin derisini kullanmadıklarını merak edebilirsiniz. Çünkü Yahudilikte ve İslamiyet'te bir bedenin mümkün olduğunca bütün olarak Allah'a dönmesi gerekir. İsrail bunun İslam'ın da bir parçası olduğunu biliyor ama Filistinlileri sadece hayvan olarak gördükleri açık. İsraillilerin, barbarların, ölümde bile saygısı yok."

Bu paylaşımın ardından İsrailin, Filistinlilerin organlarını ve derilerini çaldığı iddiası sosyal medyada tartışılmaya başlandı. Yüzlerce kişi paylaşıma yorum yaparken, binlercesi ise dikkat çeken gönderiyi paylaştı. 

Peki, bu iddialar gerçekten de doğru mu? Haberlere baktığımızda İsrail'in bu konuda 'sabıkalı' bir geçmişi olduğunu görüyoruz. Gelin birlikte bu konuya göz atalım... 

THE GUARDIAN: DOKTOR, İSRAİLLİ PATOLOGLARIN FİLİSTİNLİLERİN ORGANLARINI TOPLADIĞINI İTİRAF ETTİ 

İngiliz The Guardian gazetesi, 21 Aralık 2009 tarihinde bu konuyu masaya yatırdı. The Guardian, "İsrail, patologların ailelerinin rızası olmadan ölü Filistinlilerden organ topladığını itiraf etti; bu uygulamanın 1990'larda sona erdiğini söylediler" şeklinde yazdı.

The Guardian'ın haberinin devamı ise şu şekildeydi:

"Ülkenin (İsrail) adli tıp kurumunun eski başkanının bu itirafı, bir İsveç gazetesinin İsrail'in organlarını kullanmak için Filistinlileri öldürdüğünü haberleştirmesinden sonra geldi. İsrail bu suçlamayı reddedip 'antisemitik' (Yahudilere karşı düşmanlık besleme) olarak nitelendirdi.

Olay, Tel Aviv yakınlarındaki Abu Kabir adli tıp enstitüsünün eski başkanı Dr. Yehuda Hiss ile yapılan bir röportajla ortaya çıktı. Hiss, "Kornea toplamaya başladık... yapılanlar son derece gayrı resmiydi. Aileden herhangi bir izin istenmedi." dedi.

Röportaj, 2000 yılında California-Berkeley Üniversitesinden antropoloji profesörü Nancy Scheper-Hughes tarafından yapılmış ve İsveççe yayın yapan Aftonbladet'te yayınlanmıştı. Bu haberin ardından İsrail, İsveç'ten Aftonbladet makalesini kınamasını talep etti ancak Stockholm yönetimi, bunun ülkedeki ifade özgürlüğünü ihlal edeceğini belirterek talebi reddetti."

İSRAİL, BİR KERE DAHA ORGAN TOPLAMAYLA SUÇLANDI 

Haber ajansı Reuters'ın 5 Kasım 2015 tarihli haberine göre ise, Birleşmiş Milletler'deki Filistin baş delegesi Riyad Mansour, BM Güvenlik Konseyi başkanı İngiltere Büyükelçisi Matthew Rycroft'a yazdığı mektupta, İsrail güçleri tarafından öldürülen Filistinlilerin vücut parçalarının toplandığı iddiasını anlattı. Mansour, "Ekim ayında, İşgalci güçler tarafından öldürülen Filistinlilerin el konulan cesetlerinin korneaları ve diğer organlarının eksik olarak iade edildiği bildirildi." ifadesini kullandı. 

Bunun üzerine, İsrail'in o dönemki BM Büyükelçisi Danny Danon, BM eski Genel Sekreteri Ban Ki-moon'a bir mektup göndererek, Mansour'un iddiasını kınamasını talep etti."

İSRAİL, TESLİM EDİLEN CESETLERE OTOPSİ YAPILIRSA CEZA KESİYOR

25.12.2015'te Anadolu Ajansı'nda yer alan bir haberde ise, Kudüs'te bıçaklı saldırı düzenlediği iddiasıyla İsrail askerleri tarafından öldürülen Besim Salah'ın (38) kardeşi Kudüs Hukuki Destek Merkezi Müdürü Sahir Sarsur'un açıklamasına yer verildi. 

İsrail tarafının, teslim edilen cesedin aynı gece defnedilmesi yönünde şart koştuğunu kaydeden Sarsur, "İsrail, cesetleri soğutucularda tutuyor. Gelen ceset üzerinde herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığının anlaşılması için otopsiden önce cesetlerin çözülmesini beklemek gerekiyor. Bu işlem de iki gün sürüyor" diye konuştu. 

Sarsur, İsrail'in öldürdüğü Filistinlilerin cesetlerini teslim etmeden önce ailelerine, 'otopsi yapılmaksızın en geç teslim edildiği günün gecesi defnedilmesi' yönünde şart koştuğu belirtiliyor. Eğer aileler şartlara uymazsa, cezaların defnin gecikmesi durumunda yaklaşık 13 bin dolar, otopsi yapılması halinde ise 5 bin dolardan fazla olduğunu dile getirdi.

İlgili Haberler

Hizbullah köşeye sıkıştırdı! Evde toplanan İsrail askerleri öldürüldü

İsrailli doktorlardan insanlık dışı istek: Gazze'deki hastaneleri vurun!