Kaydet
a- | +A
En akıllı kimse... Allah adamlarından olan bu mübarek zât, Bir gün "iman" hakkında şöyle verdi izâhat: (Mü''minler arasında varsa sevgi muhabbet, İşte odur Allah''ın en sevdiği ibâdet. Ve hattâ bu muhabbet, şartıdır îmanın da, Yâni bu sevgi yoksa, yok olur o îman da. Bir mü''min, bir mü''mine, sırf Müslümanlığından, Ötürü buğzederse, o olamaz Müslüman. Kavga edecekseniz, edin siz kendinizle, Sakın bir Müslümana, bakmayın yan göz ile. Şudur ki günahlardan en bayağı ve çirkin, Mü''mine, nefret ile bakmasıdır kişinin. Başını seccadeden, hiç kaldırmasa bile, Hak eder Cehennemi bu büyük günah ile.) Bir gün de buyurdu ki; (Çok sakının küfürden, Zîra küfrün cezâsı, yanmaktır ebediyyen. Mü''minin çok günahı olsa da, o gün yine, Sonsuz azabta kalmaz, îmanı hürmetine. Ebedî saâdete kavuşabilmek için, İman ile ölmesi lâzım gelir kişinin. Birinin çok nâdide inci mücevherleri, Olursa, koyacak yer bulamaz o şeyleri. Hırsız çalmasın diye, arar türlü çâreler, Hattâ kaçar uykusu, bu yüzden çok geceler. İşte îmanımız da, böyle çok kıymetlidir, Onu korumak için, tir tir titremelidir. Eğer islâmiyyeti iyi bilirse insan, Getirmez îmanına asla zarar ve ziyan.) Yine buyuruyor ki, bu velî vaazında; (Ey insanlar, bu dünya bir "Çöplük"tür aslında. Görünüşte çok tatlı, taze, güzel sanılır, Aslında hiçbir işe yaramayan bir maldır. Bu dünya, yaldızlanmış "Necaset"tir esasen, Yahut şeker kaplanmış "zehir"dir sanki aynen. Bir Müslüman ölürken, aile fertlerini, Çağırıp şöyle yapsa, en son vasiyyetini: Dese ki; (Bu zamanın en akıllısı kimse, Bıraktığım malları, verin hep o kimseye.) "Zâhid"e verilmesi elbette îcap eder, Çünki zâhid, dünyaya vermez hiç kıymet değer. Hiç düşkün olmaması, onun dünya malına, Kuvvetli bir delildir, aklının çokluğuna.) Bir gün de buyurdu ki; (İnsanların nefsleri, "Başa geçmek" sevdâsı içindedir ekseri. Tek arzusu, şef olmak, âmir olmaktır onun, İster ki, herkes ona alçalsın, eğsin boyun. Hak teala buyurdu; (Nefsine düşmanlık et, Çünki senin o nefsin, düşmandır bana elbet.)
ÖNE ÇIKANLAR