Ölü gibi olmak!.. Bu zât bir sohbetinde buyurdu; (Dinde cihad, Sıkıntılı bir iştir, onun için sabır şart. Sabredenler kazanır, hizmette kızmak olmaz, Eğer öfke olursa, muvaffak olunamaz. Bunun çaresi ise "Ölü gibi" olmaktır, Yâni bir ölü gibi, herkese davranmaktır. Kötülük edene de, yapmalıdır iyilik, Hakiki mü''min olan, yapamaz çünki kemlik. Kim böyle davranırsa, bulur rahat ve huzur, Hattâ ömrü uzayıp, bedeni sıhhat bulur. Bunun için daima herkesi affediniz, Hiç kimsenin aybını ifşâ eylemeyiniz. Kim örtücü olursa, kulların günahını, Allah da kıyamette örter onun aybını. Nasıl davranmasını istersen Rabbin sana, Sen dahî öyle davran, her zaman başkasına. Merhametli olursan, merhamet olunursun, Eğer zulüm yaparsan, sen de zulüm bulursun. Müslüman, mütevâzı, alçak gönüllü olur, Böyle davrandıkça da, bulur rahat ve huzur.) Dediler; (Cehennemde sadece ateş mi var?) Bu suale cevaben, şunları buyurdular. "Zemherîr" diye bir yer vardır ki Cehennemde, "Soğuk Cehennem" olup, pek şiddetlidir hem de. Kâfirlere bir sıcak, bir soğuk, sonra sıcak, Böylece çok şiddetli azablar yapılacak. Zîra buyuruldu ki âyeti kerimede; "Zemherir azabları mevcuttur Cehennemde." Son anda belli olur, "Kâfir" veya "Müslüman", Bunun için mühimdir son nefes, yâni son an. Çok kimseler vardır ki, "Kâfir" yaşar bir ömür, Lâkin son nefesinde, îman eder ve ölür. Veyâhut bütün ömrü geçerse de îmanda, Mâzallah kâfir olup, ölebilir son anda. Lâkin son nefesteki, en son hâle bakılır, Mahşerde, buna göre muamele yapılır. Müslüman, büyük günah işlese de pek fazla Üzüldüğü müddetçe, îmanı gitmez aslâ. Günahı fütursuzca işler ise bir kimse, Yâni buna üzülmez, aldırış etmez ise, Ehemmiyet vermemiş olur ki o bu zaman, Mâzallah kâfir olup, elde kalmaz o îman. Müslüman, "Ben elbette mü''minim demelidir, Bu hususta "İnşallah" bile dememelidir. Gerçi son nefesteki îman söylendiğinde, "İnşallah" kelimesi söylenebilirse de, Bunda, şüphe mânâsı belki çıkacağından, "Ben elbette mü''minim" demelidir her zaman.)

