Kaydet
a- | +A
Allah adamlarından, büyük âlim ve velî, Sohbeti herkes için olurdu faideli. (Bu dünya nedir?) diye sordular bir gün ondan, (Burada olan her şey sayılır mı dünyadan?) Buyurdu ki; (Bu dünya, tarladır âhirete, Faydalı tohum eken, kavuşur çok ni''mete. Kadın çocuk, mal mevki, ve makam düşüncesi, Allah için olmazsa, "Dünya" olur cümlesi. Ve lâkin Allah için kullanılırsa bunlar, Dünya değil, bilâkis, âhiretten olurlar. Bir iş "İslâma uygun" yapılır ise şayet, Dünya ve âhirette, olur büyük saâdet. Kul, Rabbinin emrine, Resulün sünnetine, Uymaz, düşkün olursa, şehvet ve lezzetine, Şu yolcuya benzer ki, kafileden ayrılır, Hayvanının süsü ve palanıyla uğraşır. Yol arkadaşlarına uydurmayınca ayak, Helâk olur sonunda, çölde yalnız kalarak. Bunun gibi bir insan, unutup sahibini, Bilmezse yaratılış hikmet ve gayesini, Tâbi olur tamamen, hevâ ve hevesine, Dalıp gider dünyanın, türlü meşgalesine. "Ölüm"e, hazırlıksız yakalanır nihayet, Böyle olan kimseyi, bekler büyük felâket. Bir gün de buyurdu ki; (Allahü teâlânın, Sevgisine kavuşmak, isteyen bir insanın, Önce, itikadını düzeltmesi lazımdır, Sonra fıkıh öğrenip, bunları yapmalıdır. Sonra yapılacak iş, kavuşmaktır "İhlas"a, Kalbi temizlemektir, mâsivadan hülâsa. Bir kalp ki, tutulmuştur sahibinden gayriye, O kalp "Hasta" demektir, muhtaçtır tedaviye. Hattâ kurtulmadıkça, kalp bu hastalığından, Hiç hakiki imana kavuşamaz o insan. Yâni İslâmiyete uyması çok güçleşir, Farzı yapmak, zahmetli, haramlar tatlı gelir. Kalbin bu hastalığa yakalanmasına hep, Nefsin arzularına, uymaktır asıl sebep. Nefis, Hak teâlâya düşmandır hem de fazla, Ona ibadet etmek, arzu etmez o aslâ. Kötü kimseler ile, yaparak arkadaşlık Dinden, İslâmiyetten uzaklaşır o artık. Mezhepsiz kimselerin kitaplarını hattâ, Okuyup, kalbi dahî kararır, olur hasta. Eğer İslâmiyete, uyarsa bir kimse tam, Kalbi bu hastalıktan kurtulup olur sağlam. Hatta İslamiyete itibar eyledikçe, Nefis gıdasız kalıp zaifleşir iyice.
ÖNE ÇIKANLAR