Kaydet
a- | +A
''Niçin geldin yâ Ali?'' Peygamber-i zîşanın, kapısını çalarak, Girdi hazreti Ali içeri utanarak. Sevgili peygamberin oturdu huzurunda, Hiçbir şey konuşmaya gücü yoktu o anda. Peygamber Efendimiz ona şöyle sordular, (Niçin geldin yâ Ali, bir ihtiyacın mı var?) Dedi; (Yâ Resulallah, mâlumdur hazretine, Vermişti babam beni, zâtının hizmetine. Hazretinden gördüğüm iyilik ve ihsanlar, Öyle çok ki, yapamaz bunu başka insanlar. Bendeniz her hususta muhtacım hazretine.) Bu kadar arz eyledi ve sükût etti yine. Buyurdu ki; (Herhalde Fâtıma''yı istersin, Ve lâkin söylemeğe benden hicab edersin.) Allah''ın sevgilisi ona böyle deyince, O, "Evet" diyebildi, utanmıştı iyice. Bunu, Fâtıma''ya da duyurdu Resul hemen, Hazreti Fâtıma da sükût etti cevaben. Buyurdu ki; (Yâ Ali, senin para edecek, Neyin var mihr olarak, Fatıma''ya verecek?) Dedi, (Yâ Resulallah, yanımda şimdi benim, Sadece bir atımla var, bir de zırhlı gömleğim.) Buyurdu ki; (Yâ Ali, lâzım olur sana at, Ve lâkin zırhlı olan gömleğini götür sat.) Hemen "Peki" diyerek, Allah''ın Habibine, Gönderdi birisiyle zırhı pazar yerine. O gün "hazreti Osman", yaparken pazarını, Görüp tanıdı hemen, Mürteza''nın zırhını. Onu satan tellâla sordu ki varıp derhal; (Sahibi bu zırh için ne istiyor ey tellâl?) "Dörtyüz dirhem" deyince, dedi ki o tellâla; (Bunu ben bu fiyata alıyorum pekâlâ.) Parasını ödeyip, o zırhı aldı hemen, Yanına, "dörtyüz dirhem" koyarak ayriyeten, Götürüp verdi o gün, hem hazreti Ali''ye, Dedi; (Lâyık değildir, bu zırh senden gayriye. Bu dörtyüz dirhemle de, hallet düğün işini, Kusuru oldu ise, affet bu kardeşini.) Ali bin Ebî Tâlip, o zırhı aldı yine, Geldi Resulullah''ın mübarek hanesine. Durumu arz edince, gayet memnun oldular, (Cennette arkadaşım Osman''dır) buyurdular. Bilâl-i Habeşî''ye o paradan birazcık, Vererek buyurdu ki; (Yâ Bilâl, çarşıya çık. Biraz gülsuyu ile, biraz da bal satın al, Ve bir kapta ezerek, bal şerbeti yap derhal. Zira Fâtıma ile, Ali''nin nikâhları, Yapılacak, davet et, muhacir ve ensârı.) Bilâl-i Habeşî de, dışarıya çıkarak, Bu nikâh haberini bildirdi dolaşarak.
ÖNE ÇIKANLAR