Kaydet
a- | +A
Nefsi hesaba çekmek Nefse karşı yapacak üçüncü bir iş vardır O da, her bir amelden, ona "Hesap sormak"tır. Her gün akşam yatarken, o günkü işler için, Nefsine sormalı ki, "Bunu niçin işledin?" İnsan, iş ortağına aldanmaması için, Nasıl hesaplaşırsa onunla peşin peşin, Nefse karşı daha da uyanık olmalıdır, Çünkü nefis hileci, hain ve yalancıdır. Kendi arzularını sana iyi ve güzel, Gösterip yaptırmaya çalışır pek mükemmel. Onun için her şeyi, ona sual etmeli, "Bu işi ne niyetle, niçin yaptın?" demeli. Zararlı, fena bir iş yapmışsa o gün eğer, Ona bir ceza verip, ödetmek icab eder. "İbni Samed", âlim ve büyüklerden bir zattı, Altmış yıllık ömrünün, bir hesabını yaptı. "Yirmibirbin altıyüz" gün idi geçen hayat, Bu rakamı görünce, şaşırdı birden o zat. Derin bir "âh" ederek, dedi ki o gam ile, "Her gün en az bir günah işlemiş olsam bile, Yirmibirbin altıyüz günah eder bu cem''an, Ben nasıl kurtulurum, bu kadar çok günahtan? Hem de öyle günlerim oldu ki benim eyvâh, İşlemiştim bir değil, yüzlerce hatta, günah. O halde yüzbinlerce günah oldu şu anda, Öyleyse benim halim ne olacak mizanda?" Yıkıldı sonra yere, düşünerek o bunu, Halk gelip baktılar ki, teslim etmiş ruhunu. Lâkin herkes günahı böyle dert etmiyorlar, Yani kendilerini hesaba çekmiyorlar. Bir tane "kum" koysaydı, odaya her günahta, Birkaç sene içinde, dolardı kumla oda. Omuzlarımızdaki vazifeli melekler, Her bir günahımızı, tek be tek kaydederler. Bir günaha "bir lira" isteselerdi bizden, Malımızın tamamı, giderdi elimizden. Halbuki arada bir, hem de pek gaflet ile, Bir iki "Sübhanallah" diyecek olsak bile, Tesbih alır ve sayar, onu hesab ederiz, Sonra da "Ben şu kadar şunu söyledim" deriz. Hazreti Ömer Faruk, buyurdu ki: Her insan, Tartmalı kendisini gelmeden vakt-i mizan. Her akşam kamçı ile vurarak kendisine, "Ne için böyle yaptın?" der idi hep nefsine. Ve derdi ki "Ey nefsim, gaflete gelme zinhar, Bak emirül mü''minin diyor sana insanlar. Buna layık olmazsan, yazıklar olsun sana, Allahtan kork, yahut da hazırlan azabına.)
ÖNE ÇIKANLAR