Türkiye Kupası'nda oynanan Beşiktaş maçında 'katledildiği' iddasıyla öfke içinde olan F.Bahçe, 100. yılında bir hedefinden daha uzaklaştı. Geçen sezonun son maçındaki yönetimiyle şampiyonluğun tayininde etkili olan hakem Selçuk Dereli, bu kez yine Türkiye Kupası'nda sonuca etki etmiştir. F.Bahçe Yönetim Kurulu son yaptığı toplantıda takımı ligden çekmeyi masaya yatırarak durumun ciddiyetini görmezden, duymazdan gelenlere anlatma açısından iyi bir hamle yaptı. Sahada oynayanların değil koltukta oturanların sonucu belirlediği ortamda, "Artık yeter!" denilerek sonu belli tiyatronun içerisinde olmayacağını gösterdi. Bazıları F.Bahçe'nin ligden çekilme tehdidini blöf zannediyor olabilir. Ama ben Başkan Aziz Yıldırım'la yaptığım konuşmada bunun bir blöf değil, ciddi bir hareket olduğunu çok iyi anladım. Peki sarı-lacivertli taraftarların da destek verdiği ligden çekilme hareketi yapılırsa ne olur? F.Bahçe'nin stadı yine tıklım tıklım dolar, Fenerium satışları 'inadına' artar. Duayen, merhum büyüğümüz İslam Çupi'nin dediği gibi, "F.Bahçe'nin büyüklüğü ne kupa ne şampiyonluk büyüklüğüdür. F.Bahçe'nin büyüklüğü öyle bir büyüklüktür ki adı konamaz." Bu büyüklüğün ve F.Bahçe'nin Türk futboluna neler verdiğinin önemini kavrayamayan Federasyon, derhal seçime gitmelidir. Kriz büyümüştür ve seçimden başka da çözüm yoktur. Süper Lig'den çekilme tehdidi F.Bahçeli yöneticilerin büyük başarısıdır. Yapılan bu hamleden sonra hakemler, her hafta en az bir penaltısı verilmeyen, saha içerisinde lime lime doğranan F.Bahçe'nin maçlarında daha dikkatli olacaklar. Ağızlarına düdüğünü götürürken bir değil iki kez düşünecekler. Kimse ligden çekilme hareketinin Federasyonu ve hakem camiasını etki altına almak için yapıldığını zannetmesin. Herkes sahaya çıkıp 'erkekçe' oynasın, kimsenin etekleri altında maç kazanmasın. Zaten ortam böyle olursa F.Bahçe'nin ligde yenemeyeceği, Türkiye'de alamayacağı kupa yok. F.Bahçe bu sezon ister ligden çekilsin, ister şampiyon olsun yaşananlar Türk futbolunun tarihinde kara bir leke olarak kalacaktır.