TV, kâinatın en büyük ve en etkili iletişim pazarı!..

Herkesin kendi bakış açısına, kültür yapısına, bilgi birikimine, yetişme tarzına, kişiliğine, eğitim durumuna ve elbette ki mayasına uygun ya da uygun olmayan tercihler vardır; özellikle kitle iletişim araçlarının en etkilisi olan TV kanallarının yayınları ve programları arasında. Son bir yıldır insanımızı etkileyen yapımlar arasında, hiç şüphesiz rekor seviyesindeki çeşitliliğiyle ekrana gelen dizi filmler ön sırada yer alıp birbirleriyle inanılmaz bir biçimde rekabet ediyorlar. Yurdumun insanının ya iş, ya çevre, ya da ev hayatında özlemini çekip de bulamadığı konular ve olaylar, diziler aracılığıyla seyircilerimizin duygu ve düşüncelerine tercüman olmaya çalışıyor. Genellikle beyler yorgun argın iş yerinden evlerine döndüklerinde, özellikle son yıllarda hanımlarını TV başında herhangi bir diziye kaptırmış bir biçimde buluyor. Çalışmayan ama çocukları ve ev işleriyle haşir neşir olan hanımlar, eşleriyle dertlerini tatmin edici bir biçimde paylaşamadıklarında ister istemez televizyonun "sihirli" kutusundan medet ummaya başlıyor. Ve bu durum elbette ki, iletişim kopukluğuna, tatminsizlik ve farklı arayışlara sebebiyet veriyor hâliyle. Bu iletişim süresi içinde de hiç de göz ardı edemeyeceğimiz çok daha önemli bir gerçekle de karşı karşıyayız!.. Çocuklarımız!.. Onlarla olan iletişimimiz, ilgimiz ve gelişim süreçlerinde ruhları ve beyinlerinde bıraktığımız olumlu ya da olumsuz izlere ne oluyor peki?!.. Bir şekilde düşe kalka ve genellikle kulaktan dolma bilgilerle sürdürmüyor muyuz hâlâ ana ve babalığımızı?!.. Çocuk ve gençlerimizin çoğu şu veya bu şekilde her şeyi -özellikle TV ve İnternet aracılığıyla- görmüyor mu, fark etmiyor mu, algılamıyor mu bizlerden çok daha farklı bir anlayışla?... Ve ne yapacağımızı şaşırıyor, sık sık daralıyor, bunalıyor, yetişemiyor ve çocuklarımıza; daha doğrusu kendimize kızıp durmuyor muyuz genellikle; "Ne olacak bu düzenin, memleketin, TV yayın ve programlarının hâli?.." diye şikâyet ederek?!... TV aslında bir 'Aptal Kutusu' değil. Bilinçli ve seçici seyirci için TV, ayıklayana ve seçene gerçekten büyük bir nimet!.. Dünyanın her bir biçimiyle âdetâ halısını gözler önüne seriyor TV; araştıranlar için!.. Büyük bir iletişim marketi ve pazarı... İhtiyacı olan şayet araştırırsa, kendine ve âilesine yararlı her şeyi, bulabilir böylesi bir pazarda!... Büyük bir pazarda her şey satılır ve ihtiyacın olanı nasıl ki seçer, araştırır ve pazarlığını yaparsan, TV karşısına geçerken alış verişini de ona göre yap ki kazançlı çıkasın!..