Saddam'ın fedaileri...

Irak'ta herkes Saddam'ın Cumhuriyet Muhafızlarını merak ediyor! Sayıları 7 milyona ulaştığı ileri sürülen bu birlikler, başta Bağdat olmak üzere; belli başlı şehirlerde mevzilenmiş ve ülkenin güvenliği ve savunulması bunlara havale edilmişti! İstilacı düşman güçleri, Irak'ın her şehrine girmesine ve işgal etmesine rağmen; Saddam'ın Cumhuriyet Muhafızları ile karşılaşmadıkları hayretle görüldü! Nerede; bu ülkenin savunucuları, Fedaiin Grubu, intihar komandoları?! Düşmanla yer yer çatışmakta olanların, diğer İslam ülkelerinden gelen gönüllüler olduğu görülüyor. Saddam'ın yere göğe sığdıramadığı; anlı-şanlı (!) ordusundan ise, ortada eser yok! Düşman, neredeyse elini kolunu sallaya sallaya şehirlere giriyor ve kayda değer bir direnmeyle karşılaşmıyor! Saddam'ın kendisi olduğu gibi, meydana getirdiği askeri güçleri de; meğerse kendi halkına düşmanlık; onları ezmek, bitirip tüketmek üzere yetiştirilmiş! Dolayısıyla; yalnız Saddam'ın kendisi değil, hazırlamış olduğu silahlı kuvvetleri de, istilacı güçlere hizmet etmek üzere yetiştirilmiş! Zavallı ve talihsiz Irak halkı; kimlerin elinde kalmış! Ülkelerini işgal etmekte olan düşmana karşı kahramanca savaşamadan ve gerektiğinde şerefli bir ölümü tadamadan bu zilletin içine düşürüldü! Irak'ta tatbik mevkiine konulan oyun, gerçekten korkunçtur! Düşmanla, içerideki yönetim kadrosunda bulunan onların işbirlikçileri el ele vererek; bir ülkenin tarihi, medeniyeti ve topyekun geleceği talan edilmektedir. Irak'taki talan ve yağmayı gerçekleştiren; üzerlerindeki üniformalarını çıkartıp sivil giyinen, elleri silahlı; işte bu Cumhuriyet Muhafızları ve Saddam'ın Fedaiin Grubudur! Düşman, bunlara bilerek ve isteyerek göz yumuyor; onlar da, ellerinden gelen her türlü melaneti artlarına koymadan, her yanı yakıp yıkıyor; ateşe veriyor ve yağmalıyor! Kastedilen tamamen Irak halkı, onun tarihi mirası ve bütün kazanımlarıdır! Düşünebiliyor musunuz; hastanelerde, hastalar yerlere atılarak yataklar ve mevcut tıbbi malzeme ile tüm eşyalar talan ediliyor! Bu durum, kendi halkı için ölüme ve bulaşıcı hastalıklara davetiye değil de nedir? Peki, bunun kime veya kimlere faydası vardır?! Aynı çirkin oyun; Kuzey Irak'ta ise, Kürt gruplar marifetiyle peşmergelere yaptırılmakta; Musul ve Kerkük'te, başta nüfus ve tapu daireleri olmak üzere, bütün devlet kurum ve kuruluşları, aynı vahşi talandan nasibini almaktadır! Dikkat ediniz; yalnız petrol kuyularına ve petrolle ilgili kuruluş ve bakanlıklara kimse yanaştırılmamakta; buraların etrafı dikenli tellerle çevrilerek ve istilacı güçlerin askerlerince koruma altına alınmaktadır! Düşmana lazım olan yalnızca petroldür; yalnızca bu petrol için bu kirli savaş yapılmıştır. Irak halkına 'özgürlük' ise, koskocaman bir yalandır! Nitekim; yapılanlara bakınca, düşmanın gözünde Irak'lı, insan bile değildir! Düşman böylesine acımasız ve vahşi de; ya Saddam'a ve adamlarına ne demeli?!.