Resul İzmirli Ağabey köşesinde, pehlivan tefrikası yazarı olarak bizden ve hiç yenilgi görmeyen Kavalalı Mümin Hoca'dan bahsedince olanlar oldu. "Mümin Pehlivana ne oldu, niçin yayınlanmıyor, yoksa yazmadın mı?" sualleri birbiri ardından geldi. Gelince de cevap vermemiz şart oldu (mu?). Koca Yusuf'u yenen tek pehlivan, sırtı yere hiç gelmeyen, medrese mezunu bir âlim, gönül ehli bir er kişi Mümin Hoca'nın hayatını yazdık, "Galibiyette Mağlubiyeti Aradı" motifi çerçevesinde... "Dünyada mekan, ahirette iman" diyenler ne güzel söylemişler. Mümin Hoca, Koca Yusuflara meydanı dar getirmesine rağmen, gazete sayfaları denen ermeydanında kendisine yer bulamadı. Yer yokluğu hakikaten aşılması zor bir mesele. Tefrika bu, birkaç günlük yazı değil. Aylarca kesintisiz devam etmesi lazım. Bu da yetkilileri ince eleyip sık dokumaya zorluyor. Buradan spor müdürümüz Sadık Ağabeye teşekkürü bir borç bilirim. Tefrikaların unutulduğu bir dönemde büyük bir cesaretle spor sayfalarında Koca Yusuf ve Kara Ahmet'i yayınladı. Şimdi sayfa sıkıntısı onun da elini kolunu bağladı. Gazetemizin sahibi Enver Ağabey, beni ne zaman görse, "Delice, söz, hem Koca Yusuf'un, hem de Mümin Hoca'nın filmini çekeceğiz. Göstereceğiz er kişi nasıl olurmuş" diye takılır. En son görüşmemizde, "Kavalalı Mümin Hoca ne yiğit, ne mübarek bir kimseydi değil mi? İnsanlarımız Koca Yusuf gibi kahramanların hayatlarını merak ediyor değil mi?" deyince ben hemen, "Efendim, Mümin Hoca'nın hayatını yazdık. Yer yokluğundan yayınlanamıyor" diyerek balıklama atladım. Hâlime güldüler, yanında bulunan oğlu Mücahit Beye, "Mümin Hoca'ya gazetede yer bulun" diye takıldılar. Efendim, hakikaten de Mümin Hoca'nın hayatı anlatılmaz güzellikte. Bir de bunun Deliceli Halil Pehlivanın kaleminden çıktığını düşünün. Mümin Hoca güreş hayatı boyunca galibiyette mağlubiyeti aradı. Nedir galibiyette mağlubiyeti aramak? Galip gelmek için her türlü gayreti göstereceksin, galip gelince de rakibimi üzdüm diye endişe edecek, egonun şaha kalkmasına mani olacak, galip gelmekle mesuliyetim daha arttı, bundan sonra halim ne olur diye üzüleceksin. Yani önce er olacak sonra alperenliğe yürüyeceksin. Mümin Hoca'ya galibiyette mağlubiyeti aratan Halil Delice ne yaptı? Ne yapacak, Resul Ağabeyin yazısını fırsat bildi ve yukarıdakileri yazdı. Bre, Mümin Hoca'nın hayatını yazmış, ilgili makamlara da duyurmuşsun. Otursana oturduğun yerde, galibiyette mağlubiyeti arasana... Yok Resul Ağabeyin yazısından sonra çok arayan olmuş da, Mümin Hoca nerede diye sormuşlar da.. "Geç yiğidim bunları geç." Yazdıklarına inanıyor musun? Bütün derdin, Mümin Hoca'yı yazdığını duyurmak değil mi? Öhhö mü dedin.