Arap Camii freskleri sıvandı mı?

A -
A +

Bazı TV kanalları son 6 aydır, onarımda olan İstanbul Karaköy'deki Arap Camii restoresini dillerine doladılar: 1- Efendim bu cami bir Bizans kilisesinin üstüne Müslüman tarafından sonradan yapıldı. Çünkü bodrumunda Dominiken Papazlarının mezarları var. Restore ederken bunları örtbas ettiler. 2- Mart ayında da yeni bir iftira sağanağı başladı. Arap Camii duvarlarındaki baha biçilmez freskler alçıpanla kapatılmış. Böylece milyonlarca dolar kazancımızın önü kesilmiş. Yani Turistler buraya freskler için akın edeceklermiş... Keşke freskler kalsa ve hatta cami değil müze olsaydı, diye bir kesim bilim adamı yanıp yakınıyor... Türkiye'nin Turizm gelirinin artması için çırpınan bu kişilere soralım: Topkapı sarayında hiçbir Bizans yapısı yok. Ama kış ve yaz her gün 10 binden fazla yabancı turist geziyor. Ayasofya yarıdan çoğu cami halinde iken günlük 5000 kişiyi bulmuyor. Arap Camii'nin bir kilisenin yerine yapıldığı husus külliyen yalandır. Çünkü hicri 95 yani miladi 717'de İslam Anadolu ordusu komutanı Abdülmelik oğlu Mesleme, Erzurum ve Trabzon'u fetihten sonra İznik'i de alarak Çanakkale Boğazından Rumeliye geçti. Ve oradan İstanbul üzerine yürüdü. Kağıthane deresini tarihî Sünnet Köprüsü civarından geçip İstanbul'un tam karşısına, bugünkü Arap Camiinin olduğu yere ordugah kurdu. İstanbul'u kuşattı. Bir sene sürdü. O sıralar bölge Galata Kulesi bir köşesinde olmak üzere üçgen şekilde bir kale idi. Sahilde yerleşim yoktu. Buradaki bir tarlaya şimdiki camiyi yaptı. 5 sene kadar kaldılar. Sonra muhasara kaldırıldı. Ordu Şam'a döndü. 25 sene kadar Bizans belki gelebilirler diye korkudan camiye dokunamadı. Sonra Bizans İmparatoru burayı Dominiken papazlarına peşkeş çekti. Onlar da alt katını kendileri için gömü yeri yaptı... İstanbul'un Fethinde bu bölge Cenevizlerde idi. Fatih onların hiçbir kilisesini camiye çevirmedi. 2'nci Bayezid zamanı İspanya'dan canını kurtaran Müslümanlara burası ibadethane olarak verildi. Adına da "Arap Camii" dendi... Hristiyanlıkta fresk ve ikona başlangıçta hiç yoktu. 1054'lerde kralların zoruyla dine sokuldu. Ayasofya'daki ve diğer yapılardaki sonradan monte ikonaları tarihî gösterme gayretini, 1854'lerde Ayasofya'yı güya tamir eden İsviçreli Katolik Fossati kardeşlere sormak lazım. Gaspar bunun ustasıydı... Tarihimizi yalanlar üzerinde götürmeye bir son vermelidir. Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Günay'dan bu meseleyi vuzuha kavuşturacak bir açıklama bekliyorum...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.