Asansör şeysi

Bayramı kimileri tatil olarak yaşasa da, işini bilenler bayramlarda bile boş durmuyor. Büyükler dünyanın ahiretin tarlası olduğunu biliyorlar. Onlar için, dünya yok hükmünde, her şeyleri ahirete indeksli. Emeklilik mezarda diyor, işi ve hayatı bir arada yaşıyorlar. Bayramlarda sosyalleşme artıyor, işimize, mesleğimize, görevimize, sorumluluklarımıza yarayabilecek insanlarla da tanışıyoruz. Kimi zaman bir asansör kapısında, havaalanında, terminalde, bir ziyarette, bizim için çok önemli birileriyle aniden karşılaşıyor, onlarla konuşmak, onlara kendimizden, işimizden ve niyetlerimizden bahsetmek fırsatı çıkıyor. Bir anda beliren böylesi fırsatlara önceden hazırlananlar kazanıyor. Bu sıralar önüme gelene adı 1980'lerde konulan, yakınlarda tekrar ünlenen "asansör piçi"nden (İngilizcesi: elevator pitch) bahsediyorum. Önce, "Kaç çeşit piç var?" sorusuyla muhataplarımı şaşırtıp ilgilerini çekiyorum. Ağaç piçlerinden, satışçıların vurucu tanıtım cümlelerinden ve nihayet asansör piçi (namı diğer, asansör cümlesi/konuşması) kavramına ve tekniğine geçiyorum. Bu işin kursları, hatta yarışmaları bile var, diyorum. Asansör cümlesi, kısa, anlaşılır, dikkat çekici ve karşınızdakine soru sorma ihtiyacını hissettirecek, kişiye ve duruma özel cümleler olarak tanımlanıyor. 15-30 saniye içinde muhatabın ilgisini çekmeyi, onu etkilemeyi, ilişkiyi sürdürmeyi amaçlıyor. Kişiye özel olarak geliştirilen bu kısacık konuşmada, önemli bir başarınıza, ilgilerinize, amacınıza, başkalarından farkınıza ve diğer çarpıcı hususlara işaret ediyor ve yeni bir ilişkinin kapısını açabiliyorsunuz. Bu kısa konuşma, dikkat çekiciyse, muhatabına soru sorma ihtiyacı hissettiriyorsa, şahsa ve o andaki duruma özel olursa, doğal ve samimi bulunuyorsa daha etkili oluyor. Bunun için de sürekli tekrar ve bol tatbikat yaparak, asansör konuşmasını sürekli geliştirmek tavsiye ediliyor. Haydi, bugün değişik fırsatlar için asansör cümleleri geliştirelim. Bayramda bol bol antreman yaparız. Günleriniz hayırlı, işleriniz bereketli, bayramlarınız mübarek olsun! > (Pazarola, pazartesi günleri yayınlanır.)