14 Mayıs seçimleri niye önemli?

Kandil’deki teröristler her gün açıklama yapıyorsa,

 

Türkiye karşıtı şer odakları birlikte hareket ediyorsa,

 

Tüm ülke düşmanlarını “Değişim olacak” diye bir heyecan sarıyorsa,

 

KCK/PKK elebaşlarından Bese Hozat seçim sürecine doğrudan dâhil olmuşsa,

 

Seçim kampanyasının en hararetli kısmı Kandil’den yürütülüyorsa,

 

“Öcalan serbest bırakılacak” söylemleri havalarda uçuşuyorsa,

 

Terör destekçileri el üstünde tutuluyorsa,

 

Onların hiçbir ülke ve millet düşmanı söylemi ve eylemine cevap verilmiyorsa,

 

Çocuklarını teröre kaptırmış anneler görmezden geliniyorsa,

 

Terör destekçileri Altılı Masa'yı domine ediyorsa,

 

Özerklik ve federasyon taleplerine kulak tıkanıyorsa,

 

Ayrılıkçıları mutlu eden “Yerel yönetim özerklik şartını getireceğim” sözleri havalarda uçuşuyorsa,

 

“Türkiye’nin Suriye ve Irak’taki operasyonları sonlanacak ve Türk askeri buralardan geri çekilecek” deniyorsa,

 

Selahattin Demirtaş’ın açıklamalarına akil ve makul açıklama muamelesi yapılıyorsa,

 

Suriye ve Irak’ta Türkiye karşıtı çakallar, ellerinde silah bekliyorlarsa,

 

Söz konusu çakallar en önemli müttefiklerimiz(!) tarafından korunuyor, kollanıyor, destekleniyor, besleniyor, eğitiliyor ve donatılıyorsa,

 

Ülke karşıtı çakalların bitleri kanlanmaya başlamışsa,

Kötü emellerine ulaşmak için 14 Mayıs seçimlerini bir dönüm noktası olarak görüyorlarsa,

 

Kurtla kuzu puslu havada birlikte gezmeye başlamışsa,

Doğan görünümlü şahin misali ülkücü/milliyetçi görünümlü “oyuncular” HDP ve bileşenleriyle hizalandırılmışsa, aynı safa sokulmuşsa, aynı hedefe yönlendirilmişse,

 

Meşhur masada örselenmelerine ve ayar üstüne ayar verilmelerine rağmen tepkisiz hâle getirilmişse,

 

Muhafazakâr/İslamcı görünümlü “oyuncular” masanın sol kesimine dayanak yapılmışsa,

 

Rahmetli Necmettin Erbakan hayattayken ona hayatı zindan edenler Erbakan’ın devamı olduklarını iddia edenler tarafından el üstünde tutulmaya başlanmışsa,

 

Atatürkçü görünümlü “oyuncular” Demirtaş’ın kitaplarını tavsiye etmeye, ortak tiyatrolara gitmeye başlamışsa,

 

Bir arada gördüğünüzde hayretler içine düşeceğiniz kişi ve gruplar ortak hareket etmeye başlamışsa,

 

Kanlı darbe girişiminde bulunan FETÖ’cüleri geri dönüş düşüncesi sarmışsa,

 

“Dönüş biletimiz hazır” diye propaganda yapıyorlarsa,

Muhalefetin cumhurbaşkanı adayının danışmanı KHK ile görevlerinden uzaklaştırılan hâkim, savcı, asker ve bürokratların görevlerine iade edileceğini söylüyorsa,

Ülke düşmanları el üstünde tutulurken ülke için bedel ödeyenler itibarsızlaştırılmak isteniyorsa,

 

Karabağ Ermenileri bile 14 Mayıs seçimlerine bel bağlamışsa,

NATO müttefikimiz Fransa, PKK’lıları senatoda ağırlayıp ödül veriyorsa,

 

Büyük müttefikimiz(!) ABD Genelkurmay Başkanı ve CENTCOM Komutanı PKK’lıları Suriye’de ziyaret ediyorsa,

İslamofobikler cami cami, iftar iftar gezmeye başlamışsa,

Türkiye’ye karşı tavrını netleştirmek için 14 Mayıs seçimi dört gözle beklenir olmuşsa,

 

Türkiye’yle ilişkiler konusunda “Acele etmeyelim. Erdoğan’ın elini güçlendirmeyelim” diye beklenmeye başlanmışsa,

 

Azerbaycan gibi Türkiye sevdalısı dost ve kardeş ülkelerde

“Türkiye’de değişim olursa, desteksiz kalırız” kaygısı oluşmuşsa,

 

Umutlarını Türkiye’ye bağlamış ülke ve gruplarda kaygı ve tedirginlik oluşurken, Türkiye’yi güdümüne almak, Anadolu’ya hapsetmek, emir alan bir ülke konumuna getirmek, NATO’nun cephe ülkesi olarak görev yapmasını isteyenlerin sesleri çok çıkmaya başlamışsa,

 

Dış politikada karar verirken Washington ve Brüksel’e bakmadan karar alamayacakları, heyecan sarmışsa,

 

Savunma sanayii konusunda göz kamaştırıcı başarılar elde etmiş kişi ve kuruluşlar muhtemel bir değişimden ciddi kaygı duyuyorlarsa, gelecekleri konusunda şüpheye düşüyorlarsa,