Zulüm, kesinlikle yasaklanmıştır!..

A -
A +
Peygamber Efendimiz buyurdu ki: "Bir kimse, bir kişinin zâlim olduğunu bildiği hâlde, zâlime yardım maksadıyla onunla birlikte adım atarsa, İslâmdan çıkmış olur."

Dünkü makâlemizde, bir nebze zulümden bahsettik; bazı âyet-i kerîme, hadîs-i kudsî ve hadîs-i şerîflere kısaca temâs ettik. Bugünkü makâlemizde de, konuyla ilgili birkaç kelime daha yazalım inşâallah...
Bilindiği üzere İslâm'da cihâdın gâyesi, zulmü ortadan kaldırmaktır. Zulüm, adâletin zıddıdır. Nitekim hadîs-i şerîfte, "Cihâdın en fazîletlisi zâlim sultânın karşısında hakkı söylemektir" buyurulmuştur. (İbn-i Mâce, Sünen, Fiten 20)
Cenâb-ı Hak, zulmün yerine adâleti ikâme etmiştir. Dünyânın en âdil devlet başkanlarından biri olan Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) "Adâlet, mülkün temelidir" buyurmuştur. Zâten bu temeli dinamitleyen, mülkün zevâline sebep olan ise zülümdür. "Zulümle âbâd olanın, akıbeti berbâd olur" derler.
Sevgili Peygamberimiz, "Allah'a yemîn ederim ki; ya iyiliği emreder, kötülükten nehyeder, zâlimin elini tutup zulmüne mâni olur, onu hakka döndürür ve hak üzerinde tutarsınız; ya da Allahü teâlâ kalblerinizi birbirine benzetir. Sonra da İsrâîloğullarına la'net ettiği gibi, size de la'net eder" buyurmuştur. (Ebû Dâvûd, Sünen, Kitâbu'l-Melâhim 17)
Yine Peygamber Efendimiz, "Bir kimse, bir kişinin zâlim olduğunu bildiği hâlde, zâlime yardım maksadıyla onunla birlikte adım atarsa, İslâmdan çıkmış olur" îkâzını yapmıştır. Yani bu davranış, gayr-i İslâmî bir hareket tarzıdır.
Peygamber Efendimiz, "Benden sonra ümmetim için üç şeyden korkarım. İmâmların (devlet adamlarının) zulmetmelerinden, ümmetin nücûma (yıldız falına) inanmalarından ve kaderi yalanlamalarından" buyurmuştur.
Süleymân bin Cezâ (rahmetullahi aleyh): "Ey oğul! Şakîlerin (kötü kimselerin) alâmeti sende bulunmasın. Bu alâmetlerin evveli zulmetmektir. Zulüm üç kısımdır. Birincisi Allahü teâlâya âsî olmak, ikincisi zulmeden kimselere yardım etmek; üçüncüsü kendi emri altında bulunanlara ezâ-cefâ etmek, onların ibâdet yapmalarına mâni olmak. Bu üç çeşit zulmü işleyenlerin varacakları yer Cehennem'dir" şeklinde çok önemli bir tavsiyede bulunmaktadır.
Buyük âlimlerimizden Ebû Saîd Muhammed Hâdimî (rahimehullah): "Her Müslümân hem îmânını korumaya, kaptırmamaya çalışmalı, hem de Allahü teâlâya ve O'nun Peygamberine inanmayan kâfirleri sevmemelidir. Fakat sevmediklerine de kötülük ve zulüm yapmamalı, kâfirlere ve bid'at sâhiplerine de tatlı dil ve güler yüz ile nasîhat etmelidir. Onların felâketten kurtulmalarına, seâdete kavuşmalarına çalışmalıdır" buyuruyor...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.