Kaydet
a- | +A

Bir damla hatta bir katre su ne kadar küçük. Bulutlar dolunca rahmet damla damla yağar ne insanın başını kırar ne de toprağı yorar. Bir annenin yavrusunu şefkatle okşaması gibi toprağı okşar. Bir aşığın maşukuna kavuşması gibi o da kurumuş çatlamış toprağa kavuşunca visale ermiş olur. Bu damlacıklar toprakla visale erince çayır çimen bağ u bostan lalezar nice gülistan olur. Bu gülistanlarda bülbüller aşkla öter, tabiat yeniden doğar neşe bulur. Bir damla toprakla buluşunca kendisini yok eder yani hiç olur. O katre hiç olunca nebatat yeniden hayat bulur nehirler dereler coşar pınarlar fışkırır.

Bir katre su denize düşünce yok olur gider, insan onu küçücük bir damla diye anar, su damlası denizde yok olunca, yani onda fani, yani hiç olunca, o katre umman deniz okyanus olur... Damla varlığından geçip hiç olunca ancak o zaman umman olur.

İnsan denize düşer çırpınır “ben varım” der, onunla kavga eder çırpındıkça suya batar deniz onu dibine alır can çıkınca denizle kavgayı bırakır teslim olur yani mevta olur. Mevta olunca bu sefer deniz onu suyun üzerine çıkarır, kıymetli misafir gibi onu tepesinde taşır.

Tasavvuf da böyledir. “Varım” deyince dipte olur, “teslim oldum hiçim” dediği zaman başının üzerinde gezdirilir.

Müminin Allah için aşkla döktüğü bir damla gözyaşı. Dünyanın elmas altını onun yanında bir kömür parçası bile değil, onun değerini fiyatını anca Allahü teâlâ verir. O minnacık bir damla su olan gözyaşı, cehennemin hararetinden müminleri korur ateşin hararetini söndürür. Ya eşref-i mahlûk olan insan hiç olduğunun idrakine varınca, “hiçim” deyince acep nasıl bir umman olur? O ummanlarla Rabbim bizleri hemhal eylesin.

Orhan Yavuz Ejder-Akhisar/Manisa

ŞİİR

Aldanarak

Maddeyi gaye görüp şu dünyanın peşinde

Koşuyoruz çoğumuz hep aldana aldana.

Kulun hakkını yiyip mazlumun gözyaşında

Coşuyoruz çoğumuz hep aldana aldana.

Garipleri yakıyor zalimin çıraları,

Yetim ile öksüzler bağlıyor karaları.

Zulme ‘dur’ diyemezken, onulmaz yaraları

Kaşıyoruz çoğumuz hep aldana aldana.

Yanlış baş tacı oldu doğruyu gördük hakir,

İnsanları ayırdık ‘bu zengindir, bu fakir.’

Bize güvenenleri düşürmek için çukur,

Eşiyoruz çoğumuz hep aldana aldana.

Birçoğumuz güvendi servetine varına

Sorduk mu kendimize çıkar mıyız yarına?

Aldığımız ahlarla ahiret diyarına,

Düşüyoruz çoğumuz hep aldana aldana.

Edep erkân olmadan kavuşulmaz rızaya.

Gönül yıkıp bıraktık namaz gibi kazaya,

Bir özür dilemeden gelemeden hizaya,

Yaşıyoruz çoğumuz hep aldana aldana.

Durmuş Tunacık

BİTKİLERİN DİLİ

MUŞMULA: Kimi yerde “Töngel” kimi yerde "beşbıyık" veya "ezgil" olarak da bilinir. Geleneksel olarak halk arasında çok sevilen ve reçel, marmelat olarak da değerlendirilebilen bir tür yemiştir. Bol miktarda C vitamini içerir. Bol lifi vardır. Antioksidan bir yemiştir. Sindirim sistemine çok faydalıdır. Bol lif olduğu için bağırsakların düzene girmesinde etkilidir. Elbette ki bağışıklığı güçlendirici özelliği vardır. C vitamini enfeksiyonlara karşı soğuk algınlığı ve gribe karşı koruyucu özellik sağlar. Serbest radikalleri nötrlemeye yarar. Hücre hasarını azaltır. Yaşlanmaya karşı anti-aging bir yemiştir. Potasyum içeriği kalp ritmine ve kan basıncını dengelemeye olumlu yansır. Böbreklere iyi gelir. Metabolizmayı hızlandırır. Sağlığınız için doktorunuza danışınız.

Yetenekli Kalemler'de önceki yazılar...

ÖNE ÇIKANLAR