Viran evin bacasına tüneyen baykuşlar

Sesli Dinle
A -
A +

Bu yazı kaleme alındığında depremin üzerinden tam beş gün geçmişti.

 

Geçtiğimiz yazıda belirttiğim hususları buraya tekrar yazacak değilim lakin bu son beş gün içeresinde yaklaşık 160 bin kişinin cansiparane bir mücadele verdiğini ve onların emeklerinin son derece kutsal olduğunu, dünya tarihinde bir afet ile mücadelede sadece beş gün içerisinde sahaya bu ölçekte bir ekibin sokulmasının ne anlama geldiğini uzmanları önümüzdeki süreçlerde konuşup yazacaktır.

 

 

 

"Devlet diz çöksün" isteyenler!

 

 

 

Nurullah Genç üstadın ‘Yağmur’ isimli şiirinde işlediği baykuşlar geldi, evlerin virane olmuş damlarına tünedi.

 

Üstad, mezkûr şiirinde şöyle diyor;

 

Sarardı yeşil yaprak, dal koptu, fidan düştü.

 

Baykuşa çifte yalı, bülbüle zindan düştü.

 

Katil sinekler deldi hicabın perdesini.

 

İstiklal boşluğunda arılar nadan düştü.

 

Ne zaman felaket kapıya gelip çalsa, daha ilk anlardan itibaren birileri ellerine aldıkları kameralar ile anında olay bölgesine damlıyor ve meşrebine göre toplumu manipüle etmekten geri durmuyor. Bunu orman yangınlarında da bolca gördük lakin geçtiğimiz yaz Orman Bakanlığı yangın ve afet bölgelerine yangın mücadele ekipleri dışında kimseyi sokmadı.

 

Elbette yaşanan böylesi bir felakette basın ve medyanın haber alma hürriyeti açısından bu bölgedeki yazı ve yayınları son derece kıymetli fakat AFAD ve diğer ekipleri sürekli yanlış yönlendiren ve bu yanlışa iyi niyetle alet olan bir kitle ile ülke her bir afette âdeta tımarhaneye döndürülüyor!

 

‘Enkaz altındayım ve ölüyorum’ diyerek mesajlar atan bir hesabın paylaşımları, toplum tarafından da iyi niyetle sahiplenince bu yardım çağrısı bir anda milyonlarca etkileşim aldı. Daha sonra başka bir hesap söz konusu yardım talebinin kız kardeşine ait olduğunu ve kardeşinin yardım gelmediği için hayatını yitirdiğini açıkladı.

 

Her türden yalan ve dolanın içerisinde cirit attığı "ekşi sözlük" isimli cerahat kuyusunda da hemen bu konuda başlıklar açılmaya başlandı ve bu nokta üzerinden âdeta beşinci kol faaliyeti yürütüldü.

 

 

 

Daha sonra ne mi oldu?

 

 

 

AFAD, zikredilen adreste böylesi bir olayın yaşanmadığını açıkladı ve bunun üzerine ‘enkaz altındayım ve ölüyorum’ mesajlarını atan hesap aniden ortadan kalktı.

 

Bu örneğini verdiğim husus bunlardan sadece bir tanesi.

 

Bunun gibi milyonlarca hesap sadece bir acziyet oluşturmak için devreye girince, zaten çok büyük bir coğrafyada arama ve kurtarma yapmak zorunda kalan ve sayıca çok büyük olmasına rağmen bu devasa coğrafyada her bir enkaza yetişemeyen ekipler daha da yorulup yıpratıldı.

 

 

 

Hakikat nedir?

 

 

 

Dünyada hiçbir devletin bu ölçekte bir afete karşı bir arama kurtarma mevcudu hazırlaması mümkün değildir. Çin dahil, hiçbir ülkenin yüz binlerden oluşan bir arama ve kurtarma üzerine ihtisaslaşmış ekibi yoktur ve bu ölçekteki bir ekibi, afet bölgesine ilk 24 saat içerisinde iş makinaları ile ulaştırmak mümkün değildir.

 

Tüm bunlara rağmen TSK depremin daha ilk saatlerinden itibaren sahaya inmeye başlamış, depremin ilk saatlerinden itibaren 2.600 uzman personelin afet bölgesine sevkiyatı yapılmış, daha sonrasında uzman olmayan yardım personeli ile birlikte asayiş maksatlı kullanımlar da dâhil bu sayı 25 bine ulaşmıştır.

 

Bunlardan daha da önemlisi depremin üzerinden geçen ilk 24 saat sonrasında TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar çıkarma gemileri ile Türkiye’nin farklı noktalarından İstihkam alay ve taburları, iş makineleri ile 48 saat içerisinde İskenderun Limanına ulaşmıştır.

 

TSK’nın envanterine yeni katılan ağır nakliye helikopterleri (CH-47) ile aralıksız olarak ulaşılamayan köylere malzeme ve ekiplerin sevki yapılırken, aynı helikopterler ile Zonguldak bölgesinden madenciler bölgeye taşınmıştır.

 

AFAD koordinasyonunda bu yazının kaleme alındığı saate kadar 80 binin üzerinde vatandaşımız enkazdan yaralı olarak kurtarılmış ve gerek bölgedeki gerekse de tüm ülkedeki hastanelere sevk edilmiştir.

 

THY ve özel hava yolu şirketleri, TSK kargo uçakları, TCDD ve gemiler vasıtasıyla bölgeden tahliye edilen insanlarımızın sayısı 80 binin üzerine çıkmıştır.

 

Elbette bu rakamlar sayı saymasını bilenler için bir değer ihtiva eder.

 

 

 

Elon Musk’a ihtiyaç duyulmadı

 

 

 

Afet bölgesinde İHA ve TİHA kullanımı üzerine daha detaylı bir yazı kaleme alacağım lakin depremin meydana geldiği saatlerde Elon Musk alçak irtifa internet hizmeti sunabileceğini duyurmuş lakin kabul görmemişti.

 

 

 

Neden?

 

 

 

Çünkü iletişim altyapısının hasar gördüğü bölgelerde, havada 50 saate kadar kalabilen AKSUNGUR İHA sistemleri ile Savunma Sanayii Başkanlığı’nın geliştirdiği mobil baz istasyonları yukarıdan devreye sokuldu.

 

Dünyada alçak irtifa uyduları üzerinden internet hizmetinin Ukrayna sahasında kullanımı üzerine sayfalar dolusu yazılar yazılırken, Türkiye’nin bu başarısına dair bir değerlendirme yapmamak haksızlık olurdu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.