Kafasına göre meal yazmak ihanettir! Diyanet denetimi gecikmiş bir adım
“Sansür” iddiasına tepki gösteren Sahaflar Çarşısı Derneği Başkanı Sarmusak “Bilen bilmeyen, yetkili yetkisiz meal çıkarıyor. Bir yayıncı olarak o kadar yanlış mealle karşılaştım ki anlatamam. Bu hıyanettir. Bunlardan İslamiyet’i öğrenmek mümkün değil” dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığına, özel yayınevlerinin bastığı Kur’ân-ı kerim meallerini inceleme, hatalı bulunması durumunda toplatma ve imha etme yetkisi veren kanun tasarısı takdir topladı. Sahaflar Çarşısı Derneği Başkanı Adil Sarmusak, bazı reformcu ilahiyatçıların “Sansür yapılıyor” diyerek rahatsızlık duyduğu düzenlemenin yerinde olduğunu belirtti. Sarmusak “Bir yayıncı olarak o kadar yanlış mealle karşılaştım ki anlatamam. Bunlardan İslamiyet’i öğrenmek mümkün değil; faydası yok, zararı var” diye konuştu.
“Herkes, bilen bilmeyen, yetkili yetkisiz meal çıkarıyor. Bu hıyanettir ve bunların toplatılmasından daha doğru bir şey olamaz” diyen Sarmusak, sözlerini şöyle sürdürdü: Mesela, Elmalılı Hamdi Yazır’a atfedilen ve birçok yayınevi tarafından piyasaya sürülen mealler var. Oysa Elmalılı Hamdi hiç meal yazmadı, dokuz ciltlik bir tefsir hazırladı. Bugün ilahiyatçı geçinenlerin mealleri de yanlışlarla dolu. Tefsir ve hadis ilmi almış, edebiyat ve tarihle donanmış kişiler tarafından incelense, bu mealler geçer not alamaz. Osmanlı döneminde meal yapılmazdı. Zaten bire bir tercümeden kimse bir şey anlayamaz. Çünkü iniş sebebini (esbab-ı nüzul) bilmeden mana çıkarmak mümkün değil. Ayet-i kerimenin hangi olay üzerine indiğini etraflıca bilmek gerekir.
Osmanlıda fetva meclisinden geçmeyen kitap yayınlanamazdı. Cumhuriyet döneminde bu denetim kaldırıldı ve herkes bildiğini yapmaya başladı. Öyle sapkın görüşler var ki, aklınız durur. Düşünün, ilahiyat fakültesindeki bir tefsir profesörü bile ‘Kur’ân-ı kerim Allah kelamı değildir’ diyebiliyor. Diyanet’e Mushaf ve meallere yönelik denetim yetkisi, daha önce kanun hükmünde kararname ile getirilmişti. Ancak Anayasa Mahkemesi bu düzenlemeyi iptal etti. Bunun üzerine hükümet, kanuni düzenleme yoluna gitti. Böylece, uygulamada olduğu gibi piyasadaki yanlış mealler toplatılıp imha edilecek, internet ortamındaki hatalı içeriklere ise erişim engeli getirilecek.
'da Takip Edin!
Hükümetimiz'in bu meseleyi kanunla zapt-u rapt altına almasını bütün kalbimle destekliyorum. Hatta, meâl yazmak bile yasaklanmalı, eski kıymetli tefsirler öne çıkarılmalıdır.