Irkçılık hortladıkça ülkenizin kıymetini daha da anlayacaksınız

A -
A +
  Farkında mısınız, yaşamak için geçtiğimiz yıllarda akın akın Avrupa ülkelerini seçen Türkler, şimdi akın akın Türkiye’ye gelmeye çalışıyor. Orada kalanlar da “Buralar çok kötü, iyi ki Türkiye’desiniz, canım memleketim” ruh hâline girmiş durumdalar. Daha çok arayacaksınız ülkenizi. Yaşamak için gittiniz, hayatta kalmak için ülkenize dönüyorsunuz, dönmek istiyorsunuz. Bir örnekle başlayayım: Bir gazetemizde Sağlık Bakanlığı yetkililerine dayanarak aşağıdaki içerikle bir haber yayınlansaydı ne yapardınız: “Kürtler, Suriyeliler, Çerkesler, Özbekler, Lazlar ve Afganlar arasında COVİD-19 salgını çok daha yaygın.” Yer yerinden oynardı değil mi? Ama 80 yaş ve üzerindeki yaşlılarla 60 yaşın üzerinde olup da kronik rahatsızlığı bulunan COVID-19 hastalarını tedavi etmeme kararı alan İsveç’te Aftonbladet gazetesinde yayınlanan bir haberde “Somali, Türkiye ve Irak’ta doğan göçmenler arasında COVID-19 çok daha yaygın” diye başlık atılabiliyor ve bu ülkenin “sessiz çoğunluğu” tarafından çok normal karşılanabiliyor. Bu haberin ardından şu anda İsveç’in tüm Nazileri ve faşistleri göçmenlere saldırmakta. Sosyal medya yorumlarında İsveç’te hastalığın bu kadar yayılmış olmasının sorumlusu olarak onlar ilan edilmekte.     Irkçılık hortladıkça ülkenizin kıymetini daha da anlayacaksınız   Haberin yazarı Joachim Kerpner bu değerli “bilgi”yi Sağlık Bakanlığı Epidemiyoloğu Anders Tegnell’den almış. Aslında yapılan açıklamaya göre salgını yayanlar tamamen “Diğer ırklar”dan olanlar. Somali, Türkiye, Irak’ın yanı sıra “suçlular” arasında Finlandiya, Eritre, Sriye, İran ve eski Yugoslavya’da doğanlar da var.     Irkçılık hortladıkça ülkenizin kıymetini daha da anlayacaksınız   Devlet görevlisi Tegnell salgından ölen Finler ve Türklerin genellikle 60, 70, 80 yaş üzeri “ölüme yakın-kronik hastalıklı” kişiler (böyle tarif ediliyor) olduğunu da eklemiş. Zaten onlara bakmama kararı aldıkları için bu ölümlerin olduğunu söylemiyor tabii. Söylemedikleri bir diğer önemli nokta ise İsveç’in varlıklı yerli halkının genellikle masabaşı işlerde çalışmaları ve evden çalışma yöntemine hızla geçiş yapmaları, bedensel güç gerektiren işlerde ise göçmenlerin çalışıyor oluşu. Evet, ırkçılığın Avrupa ülkelerinde nasıl vakayı adiyeden olduğunu her gün bir başka örnekle yeniden idrak ediyoruz. Kısaca, ülkenizi sevin ve yaşatın.   FUAT UĞUR'UN DİĞER YAZISITürkiye bu savaştan büyüyerek, lider ülke olarak çıkacak
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.