Teravih namazı kılmak sünnettir

A -
A +
Erkeklerin ve kadınların, yirmi rekat teravih namazı kılması, sünnet-i müekkededir.
 
Sual: Teravih namazını, kadın, erkek her Müslümanın kılması gerekir mi, cemaatle kılınması ve camiye gidilmesi şart mıdır?
Cevap: Teravih namazı ile alakalı olarak Nûr-ül-îzâh şerhinde ve hâşiyesinde buyuruluyor ki:
“Erkeklerin ve kadınların, yirmi rekat teravih namazı kılması, sünnet-i müekkededir. Resulullah efendimiz, birkaç gece, teravihi cemaatle sekiz rekat olarak kıldı. Evlerine gidince, yirmi rekate tamamladılar. Yalnız olarak yirmi rekat kıldığı da bildirilmiştir. Dört mezhebde de yirmi rekattir. Sünnet olduğu buradan anlaşıldı. Üç halife ve zamanlarındaki Eshab-ı kiramın hepsi, cemaatle yirmi rekat kıldılar. Bu halifelere ve Eshab-ı kiramın icmaına uymamız, hadis-i şerif ile emrolunmuştur.”
Teravih namazı, yatsının son sünnetinden sonra ve vitirden önce kılınır. Bir kimse, yatsıyı kılmadan önce teravihi kılamaz. Vitirden sonra ve sabah namazına kadar kılınabilir. Fecir doğunca kılınamaz, kaza da edilmez. Çünkü teravih kuvvetli sünnet ise de, akşam ve yatsının son sünnetleri kadar kuvvetli değildir. Bu sünnetler ise, kaza edilmez. Yalnız farz namazlar ile vitrin kazası lazımdır. Teravih namazı, Şâfii'de kazâ edilir.
Teravihi cemaat ile kılmak, sünnet-i kifayedir. Camide cemaatle kılınınca, başkaları evde yalnız kılabilir, günah olmaz. Fakat, camideki cemaat sevabından mahrum kalır. Evde, bir veya birkaç kişi, cemaatle kılarsa, yalnız kılmaktan yirmiyedi kat fazla sevap kazanılır.
Her iki rekatte bir selam verilip, hemen sonraki rekate kalkılır. Yahut dört rekatte bir selam verilir. Her dört rekat arasında, dört rekat kılacak kadar oturup, salevat veya tesbih okunur veya sessizce oturulur. İki rekatte bir selam vermek ve her iftitah tekbirinde niyet etmek daha iyidir.
Yatsıyı cemaatle kılmayanlar, toplanıp da, teravihi cemaatle kılamazlar. Çünkü teravihin cemaati, farzın cemaati olması lazımdır. Yatsıyı cemaatle kılmayan bir kimse, farzı yalnız kılıp, sonra teravihi kılan cemaate katılabilir.
Sual: Hastanın, hamile kadının ve harp eden askerin oruç tutması gerekir mi?
Cevap: Hasta, hastalığı artacak ise, hamile kadın, süt veren kadın, harp eden asker zayıf olursa, oruç tutmaz. İyi olunca kaza eder.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.