Pirinç tarlasından çıkmak

Zor şartların terazisinde, başta Linnes ve Etebo olmak üzere sarı kırmızılı bazı oyuncular, direnci ile öne çıktı.

¥ Maçtan notlar aldığım kâğıt kalemi attım bir kenara, 30. dakikada… Bu mücadelenin tacı, ofsaydı, pası, çalımı filan olmazdı; ayakta kalmak yeterliydi.
¥ Galatasaray inanılmazdı. Normal sahada, günlük güneşlik havada yapmadığını bu zor şartlarda yapıyordu. Müthiş bir istek, müthiş bir baskı…
¥ Daha yarım saatte 5’lik olurdu Kasımpaşa… Kalece Ertuğrul olmasaydı. (Türk kalecilerin altın dönemi midir nedir.) Galatasaray ilk yarıda, bir maçtaki en fazla şutunu çekmiş, Ertuğrul ilk yarıda bir maçtaki en fazla kurtarışını yapmıştı!
¥ Bu tür maçların sürprizi bol olur. Gerçi Kasımpaşa rakip kaleye gidemiyor, Luyindama - Marcao ikilisi rakibin ve topun arkaya sarkmasına izin vermiyordu ama Galatasaray skoru 1-0’da tuttukça tehlike altında demekti. Devre böyle bitti.
¥ İlk yarıda “çiğnenen” zemin, ikinci yarı zaman ilerledikçe tümüyle pirinç tarlasına dönmüştü. Ve o sürpriz çıkageldi.
¥ Çok ender Kasımpaşa topu korner oldu. Gelen topa Thelin kafayı vurdu ve skora denge geldi. Tam bir şok…
¥ Dakikalar ilerledikçe kör dövüşüne döndü maç. Fatih Terim takımının yarısını değiştirdi.
¥ Maç bitmek üzereydi; ilk yarıda farkı önleyen Ertuğrul, Onyekuru’nun ayaklarına yattı, penaltı. Golü atan Mustafa, takımını kurtarmayı sürdürdü.
¥ Zor şartların terazisinde, başta Linnes ve Etebo olmak üzere sarı kırmızılı bazı oyuncular, direnci ile öne çıktı.

MAÇIN ADAMI: Martin Linnes