Bunlar CHP’nin iyi günleri…

A -
A +
Cumhuriyet'in kurucu partisi olan CHP'nin içine düştüğü girdap, kendisine bel bağlayan gazetecilere büyük bir hüsran yaşattı. 
Bugüne dek partiye ve Kılıçdaroğlu'na yüksünmeden omuz veren yazar çizer takımı ardı ardına matem yazıları yazıyor. 
Adalet yürüyüşü sırasında Kılıçdaroğlu'na methiyeler düzen, "CHP'yi artık kimse tutamaz, şimdi AKP düşünsün" diyenler şimdi ağız değiştirmiş.
Çıktıkları ekranlarda gece gündüz, "CHP'de demokrasi var. Ön seçim var. Çok aday var. Mahallelere kadar sandık kuruluyor. Bunların hepsi Kılıçdaroğlu sayesinde. Adam partiye demokrasi getirdi" diyorlardı.
E ne oldu?
O çok övdüğünüz adam, o çok övdüğünüz demokratik ortam sayesinde 8 seçim kaybetmesine rağmen yeniden seçildi.
Niye isyan ediyorsunuz?
Ballandıra ballandıra anlattığınız CHP içi demokrasinin aslında PKK, DHKP-C ve FETÖ'ye boyun eğmekten ibaret olduğunu gördünüz değil mi?
Günlerdir medyada yazılıp çiziliyor.
"Beni örgüt seçti" diyen İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun Kemal Kılıçdaroğlu'na DHKP-C'ye yakın isimlerin bulunduğu bir liste verdiği ve "Bu listedekiler seçilecek" dediği konuşuluyor.
"Şehitlik kavramından tiksinen, ezana küfreden azılı Beşar Esad hayranı" Sera Kadıgil'in bu emrivaki sonucu parti meclisine girdiği belirtiliyor. 
Dahası...
Ataşehir eski Belediye Başkanı Battal İlgezdi'nin ayrı bir liste verdiği, "Bunlar seçilmezse Ataşehir'de neler olduğunu herkes öğrenecek" dediği söyleniyor. 
Hadi bunları da yazsanıza!
"Kemal Kılıçdaroğlu böyle devam ederse 2019'da yüzde 51'i rahatlıkla bulacak" diyordunuz. 
Hadi söyleyin şimdi...
Kendi elleriyle seçtiği, üstelik büyük baskı altında tuttuğu partili delegelerin yüzde 64'ünden oy alabilen biri mi 2019'da yüzde 51'i bulacak?
Ama durun daha, durun!
Bunlar daha iyi günleridir CHP'nin. Aha buraya yazıyorum. Bu CHP seçimler yaklaştıkça kaos üstüne kaos yaşayacak. Güç savaşları bu partiyi paramparça edecek. Bırakın yüzde 51'i, elindeki yüzde 25'i bile tutamayacak. 
Öyle bir zaman gelecek ki "CHP'liyim" demek, "PKK'lıyım" demekle, "DHKP-C'liyim" demekle eş değer olacak. CHP'liler sokağa çıkıp seçim çalışması bile yapamayacak hâle gelecek.
Ve tarihe not düşmek adına yine buraya yazıyorum.
Allah ömür verirse, "Yolun sonuna geldi" dediğiniz Erdoğan 2019'da yüzde 50'yi güle oynaya bulacak. "Bitti" dediğiniz MHP aynı yerinde duracak, Devlet Bahçeli ise devleti yöneten kadronun içinde olacak.
Size gelince...
Meral ablanıza şimdiden methiyeler düzmeye başlasanız İYİ olacak!
              ***
Ben bu satırları yazarken Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuşmaya başladı.
Yaşadığı bir olayı anlattı konuşmasının başında...
Kurultay gecesi yemekten zehirlenen arkadaşlarını ziyarete gittiğinde yanına Recep Tayyip Erdoğan hayranı bir genç gelmiş. "Bizim askerlerimiz Afrin'de El-Bab'da şehit oluyor, 3.5 milyon Suriyeli var, onlar neden gitmiyorlar?  Suriyeliler birinci sınıf vatandaş. Sen bunu neden dillendirmiyorsun" diye sormuş güya... 
Bizimki de "Ben bunları dillendirdim, senin hayran olduğun Recep Tayyip Erdoğan bana saldırdı" demiş.
Tayyip Erdoğan hayranı olduğunu söyleyen o genç her kim ise zekâsız biriymiş.
Ben olsam: 
"Savaşan Suriyeliye terörist diyorsunuz. Savaşmayanları da 'Neden gidip savaşmıyorlar' diye eleştiriyorsunuz. Adamlar savaşmaya gidince 'ÖSO neden orada' diyorsunuz, gitmeyince 'Suriyeliler neden gitmiyor' diyorsunuz. Siz ne ayaksanız Sayın Genel Başkan?" diye sorardım. 
Sonra da:
"TSK, Suriye’de Suriyeliler için savaşmıyor. Türkiye’nin geleceğini kurtarmak için savaşıyor. Biz kendi vatanımızı korumak için Suriye'deyiz. Bunu herkes anladı, bir sen anlamadın" diye eklerdim. 
Ve son bir not…
"16 Ocak'ta 8 aydır maaşı ödenmeyen bir işçi Türkiye İş Kurumu'nun önünde çıplak protesto etti. İş bulamayan bir işçi Balıkesir'de kendisini yaktı. 3 Şubat'ta Bolu'da bir kişi Erdoğan'ın posterini indirdi. 4 Şubat'ta bir kişi Sivas'ta üstüne benzini döktü kendisini yakmaya kalktı" dedi CHP lideri…
Bak…
Bu adama gidip, “Peki CHP tarafından dolandırıldığı için kendini yakmaya çalışan heykelciden niye bahsetmiyorsun?” diye sorsan…
Kaza yapan sarhoş sürücünün trafik polisine, “Ne memuru alkol bey?” demesi misali, “Ne heykeli, kimin heykeli CHP ne alaka” der inanın…
Ne diyeyim bilemiyorum…
Adam daha en başta “Analarınızın burnundan emdiğiniz sütü memelerinizden getireceğim” demişti…
Yapıyor vallahi…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.