Vatandaş aç, aç!

A -
A +
CHP vatandaşın aç, biilaç durumda olduğunu söylüyor. Bu sözün haklılık payı var mı? 
Her daim söylediğimi tekrar edeyim.
Evet, büyük ekonomik sıkıntı var. İnsanlar birkaç yıl önce rahatlıkla aldığı şeyleri şimdi alamıyor. Birkaç yıl önce üç kuruşa dolan market fileleri şimdi dolmuyor. Herkes kıt kanaat geçiniyor, burası doğru...
"Ama vatandaş açlıktan kırılıyor, evine kuru ekmek dahi götüremiyor" diyorsanız, bunun toplumda inandırıcılığı yok.
Hadi diyelim ki CHP doğru söylüyor.
Hadi diyelim ki vatandaş gerçekten evine kuru ekmek dahi götüremiyor. "E, bunlardan bir iki tanesini bulup kamuoyu önüne çıkarın, biz de görelim" diyoruz haklı olarak.
"Aha da bulduk" diyerek bir teyze buluyorlar. Teyze "Evime süt alamıyorum, ekmek alamıyorum" diye saydırıyor da saydırıyor.
Tam böyle "Yahu galiba bunlar haklı" diyecek oluyorsun, aaa o da ne?
"Ekmek alamıyorum, süt alamıyorum" diye feryat figan bağıran teyzenin şampanya partisi düzenleyen fotoğrafları ortalığa saçılıyor.
Daha önce buna benzer onlarca prodüksiyon izledik biliyorsunuz?
En akılda kalanlarını şöyle bir sıralamak gerekirse...
"Müftünün karısı" diyerek başörtüsüyle sarıp sarmaladıkları kadın CHP İlçe Başkanı'nın karısı çıktı. İmamın karısı dedikleri kadın CHP'li ilçede bar işletmecisi çıktı. 
Mustafa Balbay'ın karşısına geçip dişlerini sıka sıka "Bir daha AK Parti'ye asla oy vermem" diye konuşan bir başka başörtülü kadının CHP'nin resmî figüranı olduğu ortaya çıktı.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Tertemiz çocuklar" diyerek alınlarına lanetli busecikler kondurduğu çocukların, Savcı Selim Kiraz'ı makamında katleden teröristler olduğu ortaya çıktı. 
Veli Ağababa'nın "Tertemiz kızımız" diyerek Meclis'e sokup konuşturduğu kızın Ceren kod adlı Özge Aydın isimli PKK'lı terörist olduğu ortaya çıktı. 
Sezgin Tanrıkulu'nun "Masum köylüler" dediği itlaf edilen kişilerin PKK'lı teröristler olduğu ortaya çıktı. 
"Çöpten ekmek topluyor" diyerek Meclis'te fotoğrafını paylaştıkları kadının üç katlı evinin olduğu ortaya çıktı. 
Daha geçtiğimiz günlerde...
"Bakın bu da çöpten ekmek topluyor" diyerek kamuoyuna tanıttıkları kadının vatandaşların duygularıyla oynayarak yüzlerce kişiyi dolandıran bir fırıldak olduğu ortaya çıktı. 
Dikkat ederseniz; nerede bir fırıldak, nerede bir yalancı, nerede bir figüran, nerede bir dolandırıcı, nerede bir terörist varsa onu karşımıza "masum ve fakir" diye çıkarıyorlar. 
Dahası...
"Vatandaş aç" diyen kim varsa bir de bakıyorsun ki parayı havuduyla götürüyor.
"Vatandaş aç" diyen milletvekilinin devletin telefonuyla tamı tamına 2 milyon liralık görüşme yaptığı ortaya çıkıyor.
"Vatandaş aç" diyen "Atatürk tüccarı" yazarlarının "Kaçak yüzen villa" yaptırdığı ortaya çıkıyor.
"Vatandaş aç" diyen ve kendini sosyalist olarak takdim eden bir başka yazarın belediyeden 18 günlük eğitim karşılığında 238 bin lira para hortumlamaya çalıştığı ortaya çıkıyor.
"Vatandaş aç" diyen bir başka televizyoncunun devletin arazisi üzerine kaçak çiftlik yaptırdığı belirleniyor.
"Vatandaş aç" diyen Eskişehir Belediye Başkanı'nın devletin arazisi üzerine kaçak villa yaptırdığı ortaya çıkıyor.
"Vatandaş aç" diyorlar ama her ne hikmetse Bodrum, Çeşme, Kemer, Fethiye, Alaçatı, Türkbükü, Yalıkavak gibi tatil beldeleri onların villalarıyla dolu...
"Vatandaş aç" diyorlar ama İstanbul'da Boğaz onların yalılarıyla, onların köşkleriyle dolu.
Beşiktaş, Bakırköy, Kadıköy, Ataköy'de deniz kenarındaki paha biçilemez binaların tamamı onların...
"Vatandaş aç" diyorlar ama başında bulundukları her bir belediyeden yolsuzluk fışkırıyor. 
Sadece Yalova, Menemen, Ceyhan belediyelerinden hortumlanan paranın miktarı 1 milyar sınırına dayandı.
"Vatandaş aç" diyorlar ama durumu iyi olan vatandaşı aç bırakma konusunda da ayrı bir çalışmaları var.
Sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde işten çıkardıkları kişi sayısı 11 bin 732. Diğer tüm belediyelerde işten çıkardıkları kişi sayısı yüz binlerle anılıyor.
Hem işten çıkarıyorlar hem de "Bunlar aç" diye bağırıyorlar.
Lafa gelince, "Bizim belediyelerimiz ilçelerinde ikamet eden her bir yurttaşa 600 lira yardım yapacak" diyorlardı. 
Yardımı geçtik...
Ulaşıma yüzde 120, suya yüzde 84, ekmeğe yüzde 35 zam yaptılar. Vatandaşın gezdiği park alanlarına giriş ücretlerini bile yüzde yüz zamlandırdılar. 
Hadi onu da geçtik...
Belediyelerinde çalışan binlerce personel "maaşlarımızı verin açız" diye bağırıyor.
Onu bile veremiyorlar.
Özetle...
Gerçekten çaresiz durumda olan, gerçekten aç olan birini bulamıyorlar. Çünkü başlarını parti içi tecavüzlerden, tacizlerden, çocuk istismarlarından ve toplu tecavüz ayinlerinden kaldıramıyorlar. Yolsuzluktan, hırsızlıktan, rüşvetten vakit bulamıyorlar.
Bunun dışında kalan zamanlarda da zaten kafayı çekip duruyorlar. 
E, bu kafayla aç olan vatandaşa ulaşmaları mümkün mü?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.