Sadece üçümüz arasında...

A -
A +
 “Sıkıntısı, derdi olanlar tanıdıklarını arar paylaşırlardı. Biz de kimseyi kırmaz okurduk elhamdülillah...”
 
Uzun zamandır gazetemize yazmayı düşündüğüm bir hatıramı sizlerle de paylaşmak istedim. Sene olarak 2006 yılında yaşadım ancak daha dün gibi hatırlıyorum...
Kayınbiraderim cezaevine yeni girmişti. Ailecek çok üzgündük. Çünkü kayınbiraderimle, eşim ve annem teyze çocukları idi. Böyle olduğundan üzüntümüz daha büyüktü. Bir gün annemle telefonda konuşurken bana dedi ki:
-Kızım ben, sen bir de gelinimiz salat-ı tefriciye okuyalım. Kimseye söylemeyelim, üç kişi paylaşalım ne dersin?
Nuray, gelinimiz aynı zamanda teyzemin de kızıdır. Zor zamanlarda okunur diye bildiğimiz bu duayı okumak fikrine dedim ki:
-Olur anne hem de çok iyi olur.
O üzüntülü hâlimizle herkesin bizim kadar içten yanarak okuyacağını sanmıyorum. Dallandırıp budaklandırmaya gerek yok. Biraz uzun sürer o kadar. Noksan okurlar fazla okurlar ne biliyim.
-Tamam dedik telefonu kapattık. O zamanlar salat-ı tefriciye okumak çok yaygındı. Sıkıntısı, derdi olanlar tanıdıklarını arar paylaşırlardı. Biz de kimseyi kırmaz okurduk elhamdülillah... Neyse aradan birkaç gün geçmişti annemle tekrar telefon da konuşuyoruz hâl hatır sorduktan sonra dedi ki:
-Nuray sana bir şey anlattı mı?
-Yoook dedim, bir şey mi oldu anne, dedim.
-Ne bileyim Nuray bana bir şeyler anlattı ama istersen sen kendin ara sor. Kendisi sana anlatsın. Acayip bir şey yaşamış. Anlatırken sesi titriyordu.
O öyle deyince beni aldı bir merak. Acaba ne yaşadı ki? Birkaç kelimeden sonra kapattık telefonu. Ben annemle konuşmayı bu merak sebebiyle kısa keser kesmez daha telefonu elimden bırakmadan direkt gelinimizi aradım. Hâl hatır sorduktan sonra bu merak ettiğim konuya getirdim lafı ve sordum:
-Hayırdır Nuray, anneme bir şey anlatmışsın n'oldu ki?
-Ay kız abla öyle bir şey yaşadım ki hâlâ gözümün önüne gelince tüylerim diken diken oluyor.
-Kız ne yaşadın anlat hele. İyice meraklandım şimdi?
-Dinle abla!.. Teyzem beni aradı salat-ı tefriciye okur musun, diye sordu.
-Eee?
-Ben de “olur teyze müsaidim okurum. Kaç tane peki, dedim. Okuyacağım sayıyı söyledi. Biraz konuştuk kapattık. İşlerimi bitirdim, oturma odasına geçtim... DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.