ABD neden Türkiye’ye yaklaştı? Büyükelçi itiraf etti
Türkiye’nin Gazze çıkışı, savunma sanayiindeki yükselişi ve çok yönlü diplomasi hamleleri, ABD’nin Ankara politikasını değiştirdi. Eski Avusturya Ankara Büyükelçisi Klaus Wölfer, "Erdoğan’ın etkisi artık inkar edilemez" diyerek dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
"Türkiye geri dönüyor" mesajı Batı başkentlerinde yankı bulmaya devam ediyor Avusturya’nın eski Ankara Büyükelçisi Dr. Klaus Wölfer, GIS Reports Online’da yayımlanan analizinde, "Ankara artık vazgeçilmez" diyerek Türkiye'nin Batı ile ilişkilerde yeniden kilit aktör haline geldiğini açıkladı.
Wölfer, Ankara'nın bölgesel hedefleri, NATO'daki stratejik pozisyonu ve ekonomik yükselişi sayesinde Avrupa ve ABD ile ilişkilerde yeni bir sayfa açtığını belirtti.
ERDOĞAN'IN BM'DEKİ ÇIKIŞIYLA DİKKATLER TÜRKİYE'YE ÇEVRİLDİ
24 Eylül 2024’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma, Batılı liderler tarafından dikkatle takip edildi.
Wölfer, GIS Reports Online'da yayımlanan analizinde şu ifadeleri kullandı:
"Erdoğan’ın çok yönlü dış politikası, BM'de yaptığı konuşma Washington’da dengeleri değiştirdi. Türkiye artık sadece bölgesel bir aktör değil, küresel barış için vazgeçilmez bir ülke olarak görülüyor."
"TRUMP'I ETKİLEYEN LİDER: ERDOĞAN"
Wölfer, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Donald Trump üzerindeki etkisine de dikkat çekerek "İki liderin kişisel uyumu, Türkiye-ABD ilişkilerinde yeni bir pencere açabilir" değerlendirmesinde bulundu.
ABD’nin, Türkiye’nin Ukrayna’daki barış çabalarını, Gazze meselesindeki kararlılığını ve savunma sanayii hamlelerini dikkate alarak dış politikasını güncellediğini belirten Wölfer, Türkiye'nin yeni dönemde belirleyici güç olduğunu söyledi.
ON YIL SÜREN GERİLİM SONA MI ERİYOR?
2012-2022 yılları arasında Batı ile yaşanan sert diplomatik kırılmaların ardından Türkiye, dış politikasında yeni bir rota çizdi. Klaus Wölfer, bu süreçte Türkiye'nin kendi savunma sanayisini geliştirdiğini ve Orta Doğu ile Afrika’da diplomatik etki alanını genişlettiğini belirtti. Batı, artık Türkiye’yi etkili ve vazgeçilmez bir aktör olarak değerlendirdi.
TÜRKİYE'NİN ARABULUCULUK GÜCÜ MASADA
Ankara’nın Ukrayna-Rusya savaşındaki barış çabaları, Batı başkentlerinde Türkiye’ye yönelik yaklaşımı değiştirdi. Erdoğan yönetiminin tarafsızlık ilkesine bağlı kalarak hem Moskova hem de Kiev’le diyalog kurabilmesi, Türkiye’nin uluslararası arabulucu rolünü pekiştirdi.
SURİYE'DE DEĞİŞİM: TÜRKİYE'NİN ETKİSİ BELİRLEYİCİ
Wölfer, Aralık 2024’te Suriye'de Ahmed el-Şeraa'nın yönetime gelmesini, Türkiye, ABD ve diğer uluslararası aktörlerin işbirliğiyle şekillenen bir gelişme olarak nitelendirdi. Bu gelişme, mülteci dönüşlerini hızlandıracak ve Türk ekonomisine yeni bir soluk kazandıracak.
SAVUNMADA DEVRİM: KAAN UÇAKLARI DÜNYA SAHNESİNDE
Türkiye’nin yerli üretim Kaan savaş uçağının Endonezya’ya ihraç edilmesi, savunma sanayiinde gelinen noktayı gözler önüne serdi. Wölfer, bu anlaşmayı "Türkiye'nin teknoloji ve ihracat gücünün ispatı" olarak tanımladı. Aynı zamanda Türkiye'nin insansız hava aracı teknolojisi de birçok ülkede stratejik üstünlük sağladı.
AFRİKA'DA YENİ ORTAK: TÜRKİYE
Avrupa’nın Sahel bölgesinden çekilmesi sonrası Türkiye’nin Afrika’da artan varlığı, AB tarafından potansiyel işbirliği alanı olarak görülüyor. Wölfer’e göre, Türk elçilikleri, Maarif Vakfı okulları ve Antalya Diplomasi Forumu gibi diplomatik araçlar, Ankara’nın yumuşak gücünü pekiştiriyor.
TÜRKİYE'NİN KÜRESEL AĞIRLIĞI ARTIYOR
Wölfer, "Türkiye’nin G20 üyeliği, genç ve dinamik nüfusu, Avrupa’da yaşayan 5 milyonluk diasporası ve AB ile iç içe geçen ekonomik yapısı sayesinde Batı için vazgeçilmez bir ortak haline geldi. Klaus Wölfer’in analizine göre, Türkiye’nin stratejik önemi Batı'nın politika yapıcıları tarafından daha fazla ciddiyetle ele alınmalı." yorumunda bulundu.
'da Takip Edin!
