Erdoğan BM Genel Kurulu'nda konuştu: Dünyaya KKTC ve Karabağ mesajı
GÜNDEM Haberleri / HABER MERKEZİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan BM Zirvesi’nde tüm dünyaya “KKTC’yi tanıyın” çağrısı yaptı,” Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunu ve başka statünün asla kabul edilmeyeceğini söyledi.
ERCAN SEKİ'NİN HABERİ - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM’nin 78. Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti. Erdoğan, “Dünyamızın geleceği konusunda, geçtiğimiz yıl burada yaptığımız değerlendirmelere kıyasla daha iyimser bir tablo çizmek maalesef mümkün değildir. Karşımızdaki fotoğraf; küresel ölçekte giderek daha fazla, daha karmaşık, daha tehlikeli sınamalarla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Kendi ülkemin güneyinde, kuzeyinde, doğusunda ve batısında pek çok çatışma, savaş, insani kriz, siyasi çekişme ve sosyal gerilim yaşanıyor. Suriye ile Kuzey Afrika ve Sahel bölgesinde vekalet savaşlarının aracı hâline dönüştürülen terörizm, kırılganlığı hızla artan uluslararası güvenlik iklimine onarılamaz zararlar veriyor” dedi.
KUZEY KIBRIS’I TANIYIN
Cumhurbaşkanı konuşmasına şöyle devam etti: Doğu Akdeniz’in barış, refah ve istikrarın egemen olduğu coğrafyaya dönüşebilmesi, ancak tüm tarafların hak ve hukukuna saygı gösterilmesiyle mümkündür. Kıbrıs Türk tarafı, Kıbrıs meselesinde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm bulunması için daima samimi gayret gösteriyor. Bu çözümün artık federasyon modeli temelinde gerçekleşemeyeceği herkesin kabul ettiği bir gerçek. Uluslararası toplumu bunu kabullenerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin bağımsızlığını tanımaya, bu ülkeyle diplomatik, siyasi ve ekonomik bağlar kurmaya davet ediyoruz. Ada’daki Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nden de sergilemekle mükellef olduğu tarafsızlığa titizlikle riayet etmesini bekliyoruz.
ÖNÜMÜZDE FIRSAT VAR
Ermenistan ile iyi komşuluk ilişkilerini hedefleyen bir süreç başlattıklarını ve Azerbaycan-Ermenistan arasındaki görüşme sürecini başından beri desteklediklerini belirten Erdoğan, “Ancak Ermenistan, bu tarihî fırsatı değerlendiremedi. Başta Zengezur Koridoru’nun açılması olmak üzere verdiği sözleri yerine getirmesini bekliyoruz. Artık herkesin kabul ettiği gibi Karabağ, Azerbaycan toprağıdır. Bunun dışında bir statünün dayatılması asla kabul edilmeyecektir. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü koruma yönünde attığı adımları destekliyoruz” ifadelerini kullandı.
HUZUR İÇİN FİLİSTİN DEVLETİ
“Her başları sıkıştığında DEAŞ bahanesine sarılanların oyunları ifşa olmuştur. Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Sahel’de kendi siyasi ve ekonomik çıkarları için DEAŞ ve benzeri örgütleri paravan olarak kullananların riyakârlıklarından bıktık, usandık” diyen Erdoğan, “Çıkarları için terör örgütleriyle çalışmaya devam eden ülkelerin, terörden şikâyet etmeye hakkı yoktur. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi artık dünya güvenliğinin teminatı olmaktan çıktı. 5 ülkenin siyasi stratejilerinin çarpışma alanı hâline geldi. Netice olarak, tüm kalbimizle bir kez daha diyoruz ki; dünya 5’ten büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür. Orta Doğu’ya kalıcı barışın gelebilmesi için Filistin-İsrail meselesi nihai çözüme kavuşturulmalı. 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin devleti hayata geçirilmeden, İsrail’in de aradığı huzuru ve güveni bulabilmesi zordur. Bu çerçevede, Kudüs’ün, özellikle de Harem-i Şerif’in tarihî konumuna saygı gösterilmesinin takipçisi olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI
Özellikle gelişmiş ülkelerde bir virüs gibi yayılan ırkçılık, yabancı karşıtlığı, İslam düşmanlığının artık tahammül edilemeyecek seviyelere ulaştığını dile getiren Erdoğan, “Masum insanların maruz kaldığı nefret söylemi, kutuplaşma ve ayrımcılık, dünyanın dört bir köşesinde sızlatmadık vicdan bırakmıyor. Avrupa’da Kur’ân-ı kerim’e karşı düzenlenen menfur saldırılara, ifade özgürlüğü maskesi altında izin vererek eylemleri teşvik eden zihniyet, esasen kendi eliyle kendi geleceğini karartmaktadır. Hangi inanca mensup olursa olsun, kutsallara saldırıyı kabullenmeyen tüm dostlarımızı da mücadelemize omuz vermeye davet ediyorum” çağrısı yaptı.
AB, YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMELİ
AB ile ilişkilere de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrupa Birliği’nden beklentimiz, uzun süredir ihmal ettiği ülkemize yönelik yükümlülüklerini süratle yerine getirmeye başlamasıdır. Özellikle Türkiye’ye yönelik sergilenen ikircilikli tavırların artık bir son bulması gerekiyor” dedi. Erdoğan, konuşmasını 7 Azerbaycan vatandaşının şehit edilmesine ilişkin “Ermenistan- Azerbaycan arasındaki son olumsuz gelişmeyi kesinlikle kınıyorum ve bölgedeki gelişmelerin süratle sona ermesini temenni ediyorum” şeklinde sonlandırdı.
GÜVENDE DEĞİLİZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karadeniz Girişimi’yle dünya piyasalarına 33 milyon ton tahıl ürünü sevk edilmesini sağlayarak küresel açlık krizi tehlikesinin önüne geçtik. BM’nin ‘2030’da sıfır açlık’ sloganından, maalesef giderek uzaklaşıyoruz. Dünyanın bu kadar geliştiği, refahın bu kadar arttığı bir çağda, 735 milyon kişi açılıkla boğuşuyorsa, hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz” dedi.
RUSYA'YA EN AZ BATI KADAR GÜVENİYORUM
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerikan PBS kanalında, gündeme ilişkin soruları cevapladı. Türkiye’nin AB üyeliğinden vazgeçmeye hazır olup olmadığının sorulması üzerine Erdoğan, Türkiye’nin AB’nin kararlarına önem verdiğini söyleyerek “AB olumlu bir karar verirse bunu memnuniyetle karşılarız. Biz her zaman kendi kendine yeten bir ülke olduk. Hiçbir zaman AB’nin katkılarına ya da desteğine muhtaç olmadık, buna ihtiyacımız yok” diye konuştu. İsveç’in terörle ilgili sözlerini tutması gerektiğini kaydeden Erdoğan “Hâlâ Stockholm sokaklarında teröristlerin gezdiğini görüyoruz” ifadesini kullandı.
Rusya meselesinde Avrupa ülkelerinden farklı politika izlemekle eleştirilen Erdoğan “Rusya konusunda AB üyeleri ne yapıyorsa onu mu yapacağız. Türkiye ve AB’nin durumu ve pozisyonu farklıdır” dedi. Erdoğan “. Benim Putin’e güvenmemem için hiçbir sebep yok. Batı ne kadar güvenilirse Rusya da en az o kadar güvenilirdir. 50 senedir bizi kapısında bekleten AB’dir. Şu anda Batı’ya ne kadar güveniyorsam Rusya’ya da o kadar güveniyorum” dedi.
Türkiye’de Sedef Kabaş, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş gibi kişilerin tutuklandığı savunularak “Bu kişileri susturmaya mı çalışıyorsunuz?” sorusu yöneltilen Erdoğan, şu şekilde konuştu: Sizi bu niye bu kadar ilgilendiriyor? Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde bu tür kararları yargı verir. Eğer yargı bu yönde bir karar vermişse, o zaman yargının verdiği bu karara saygı duyalım. Ben yargı adına konuşacak durumda değilim. Bahsettiğiniz bu kişi (Kavala) protestoların finansörüydü.
'da Takip Edin!
