Türkiye Gazetesi E-Gazete
Arama
Kaydet
a- | +A
Musul’da yaşayıp orada vefat eden Adiyy bin Müsafir hazretleri, bir gün yanına sevdiği birini alarak kabir ziyaretine gitti kabristana.
Bir mezar başında durdu.
Ve yanındakine;
“Bu mevta, bizden yardım istiyor. Zira kabrinde azap var. Dua etmemiz için bize yalvarıyor” buyurdu.
Yanındaki de mübarekti.
Kalp gözü açık birisiydi.
Nitekim kabre teveccüh ettiğinde siyah bir “duman”ın çıktığını gördü.
Adiyy hazretleri dua etti...
Affedilmesi için yalvardı.
O anda “duman” dağıldı.
Ve kayboldu tamamen…
Büyük veli sevinçliydi...
“Çok şükür, Cenâb-ı Hakk bu mevtanın günahlarını affetti. Zira az önce azap görürken şimdi azaptan kurtuldu” buyurdu.
Sonra hitap etti ona.
Hem kendi ismiyle;
“Ey Hüseyin, hâlin nasıldır?” diye sordu.
Kabirden ses geldi:
Kulak verdiler.
“Ey Adiyy bin Müsafir! Çok şükür sayenizde azabım kaldırıldı. Hâlim iyidir. Size çok teşekkür ederim” diyordu.
● ● ●
Bir gün sevdikleri; “İyi huylu olmak için bize ne tavsiye edersiniz efendim?” dediler.
Cevabında;
“İyi huylu olmak için, iyi huylu kişilerle arkadaşlık etmelidir. Çünkü insanın ahlâkı, arkadaşının huyu gibi olur. Ahlâk, hastalık gibi saridir, yani bulaşıcıdır” buyurdu.
ÖNE ÇIKANLAR