Ses kirliliğinin ve konuşma taklitçiliğinin yaşandığı bugünlerde Toplumun beklentisinde şaşırtıcı sonuçlar ortaya çıkıyor. Radyo ve televizyonlarda sunuculuk yapanların ses yetersizliğini önlemek ve düzgün konuşmalarını sağlamak mümkün değil tabii. Ne var ki onların kendilerinden önce gördüklerini taklit etmelerinden kurtulmaları sağlanabilir... Asıl vurgulamak istediğimiz bu konudaki kötü gidişe alışan toplum. Ve daha acısı kötüye çirkine alışan özellikle gençlerin bu oluşumu en iyi olarak kabul etmeleri. Çığ gibi akıp giden yapılanmaların içinde doğru olanı göstermek ve öğretmek de ne yazık ki mümkün olmuyor. Çünkü hızlı zaman süreci içinde herkes bir şeyleri kapıp yer edinmek sevdasında... Hem de çirkinlikleri pekiştirerek. Gerçekten hızlı zaman sürecinin akışına kimse engel olamıyor bu günlerde. Özellikle Fenerbahçe Teknik Direktörü Daum'un başarısı veya başarısızlığı da hızlı zaman diliminde kaynayıp giden zikzaklarla dolu. Son haftalarda kötü giden Fenerbahçe'nin durumu Daum'a fatura edinilen G.Saray galibiyeti ile gelen güzellikler de teknik adam pek anılmıyor. Oysa Anelka-Nobre birliktelliğinde zaten F.Bahçe'ye karşı kalabalık savunma anlayışı ile oynayan takımların tehlike bölgelerindeki kaosunu çözmesi zorlaşırken, bu futbolculardan tek tek yararlanmak isteyen Daum, acaba doğru mu yapıyor diyenlerin sayısı oldukça az. Zamanın fırtına gibi geçtiği süreçte çarelerin akılcılıkla aranmasının yerine duygusallık ve sonuçlar ön planda kolaylıkla yer ediniveriyor. Buna popilizmi de eklemek hiç de zor değil. Daum'u eleştirenlerin büyük bir bölümü de teknik adamı korkaklıkla suçlayarak savunma anlayışını ön plana çıkarıp, yerden yere vuruyorlar. İki düşünce de haklı olabilir tabii... Ama ikisinde de takımı başarıya götürmek anlayışı yatıyor. Burada unutulan futbolcuların her iki anlaşıyta nasıl performans gösterecekleri? Kalabalık savunmalar arasında tehlike bölgesinde tek başına sonuç arayan futbolcunun becerisi Daum'un en büyük silahı. Gerek Anelka gerekse Nobre şu sıralarda bu bölgenin en büyük silahları. Onların kişisel becerileri buldukları en küçük boş alanı en iyi şekilde kullanabilmek özelliğini taşıyor. Bu nedenle son haftalarda uyguladığı bu anlayışla F.Bahçe'yi birden tırmanışa geçirdi.