Sezen Aksu şov devam ediyor!

A -
A +

Sezen Aksu'nun, Kürtçe, Ermenice, İbranice vb. şarkılar söylediği "çok kültürlülük çok etniklilik şovu" devam ediyor! Tekrar edeyim; ne Ege Ordusu Sayın Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon ne de bizler, bu şovun içeriğine ve Sezen Hanıma karşı değildik. Aksine, çok kültürlülüğün, değişik etnik kökenlerden gelenlerin bu velut topraklarda mezcolmalarının bir "Anadolu hârikası" olduğunu hep yazdık, söyledik. Ben bu hârikaya "güzel bir peyzaj" demiştim. Fatih Çekirge STAR gazetesindeki yazısında çok daha güzel bir benzetme yapmış; Türklere has bir sanat eserine atfen "Ebru" demiş... Renklerin birbirlerine ayrılmamacasına karıştığı bir "Ebru" ama kesinlikle parçalanabilir bir "mozaik" değil! Zamanlama ve üslup İtirazımız 30 Ağustos'taki ve şu bağlamdaki zamanlamasına AB dayatması ile anadilde ve evveliyetle Kürtçe, eğitim ve yayınların başlatıldığı ve insanların adeta meydan okurcasına "Ben Kürdüm, ben Çerkezim vs..." demeye başladıkları ve her gün gazetelerde, magazin sayfalarında, bazılarının, bayrak gösterircesine, Kürtçe konuştukları ve şarkılar söyledikleri bir zamana denk düşmesine idi. "Mozaik" olmak iddiasının anlamlı bir şekilde ifade edilmesine idi. Evet, bu konuyu artık noktalayacaktım ama görüyorum ki "meydan okuma" devam ediyor. Sezen Aksu şovunu İstanbul'da sahneledi. Binlerce kişinin sanki bizim gibilerin yanlışına karşı "mozayikliğin" bir meydan okuması şeklinde tefsir edilmekte.. "Serçe Hanım" espriler de yapmış istihza ile "şimdi bu şarkılarla ülkeyi böldük mü?" diyesi imiş. Hayır Sezen hanım, Türkiye'yi sizin iki üç şarkınız ve şovlarınız bölemez, ama yol oluyor! Bunu İstanbul'daki meydan okumaya, entel şıklık uğruna destek veren sosyete yâranına nasıl anlatırsınız? Askerler Gazeteler Birinci Ordu Komutanı Sayın Orgeneral Çetin Doğan'ın eşini ve kızını konsere göndermesini, adeta Genelkurmay'ın Hurşit Paşa ile aynı fikirde olmadığını ima edercesine, yorumladılar. Ben, bu konuda ne Genelkurmay'la Hurşit Tolon Paşa arasında, ne de de iki Orgeneral arasında fikir ayrılığı olduğuna inanmıyorum. Ama maksatlılar, geleneksel hoşgörümüzü TSK'nın hoşgörüsünü hep yanlış yorumlarlar ve suiistimal ederler. Osmanlı İmparatorluğunu da, muhtelif etnik gruplara adeta kültürel ve mahalli özerklik "milletlik" statüsü veren -Osmanlı Türk hoşgörüsü- unsurların bunu kötüye kullanmaları ve ihanetleri parçaladı. Türkiye'yi Sevr'e getirdi. Bugün de maalesef o zamanın Avrupalı Büyük Devletlerin ahfadı AB tarafından aynı parçalanmanın eşiğine getirilmekteyiz. Avrupa'ya Sezen Aksu'nun "şov"u, şimdi de hoşgörülü olduğumuzu, AB'ye girmeye layık olduğumuzu ispatlamak için, TUSİAD lobicilerinin eşliğinde, Brüksel'e götürülecekmiş. Ne hacalettir ki bizim ulusal kriterlerimizi değerlerimizi bilmeyen Avrupalılara yalvarmak için kapı kapı dolaşmakta, şovlar sahnelemekteyiz! Eğer Avrupalılar, Türk'ü ve hoşgörüsünü -tarihimizle coğrafyamızla, fiilen Avrupa'da ve Avrupalı olduğumuzu, şimdiye kadar, anlamamışlarsa, şimdi Sezen hanımın konseri, TUSİAD'çıların yakarmaları ile mi anlayacaklar? Aksine, bizi çok iyi biliyorlar ve onun için de AB'ye almakta savsaklıyorlar! 11 Eylül terör saldırısından sonra Amerika'da milliyetçilik sokaklarda, binalarda otomobillerde pıtrak gibi beliren Amerikan bayrakları ile alevlendi. Şimdi bütün TV kanalarında Amerikalılık ve milliyetçiliği şuurunu ortaya koyan bir reklam gösteriliyor. Muhtelif etnik kökenlere mensup erkek ve kadınlar "Ben Arap kökenliyim ama Amerikalıyım" Ben İran kökenliyim ama Amerikalıyım" hatta "Benim anam Türk, babam Alman, ama ben Amerikalıyım" diyorlar. Bu size Atatürk'ün Türkiye "Ebrusunu" ifade eden "Ne mutlu Türküm diyene" sözlerini hatırlatmıyor mu? Hakkı Devrim "Sezen Aksu tek başına bir sivil toplum örgütü" diyor. Benim merakım bu "Örgütü" kimin yönettiği? Önceki bir yazımda,"Keşke Sezen hanım, konserini, sesi heyecandan titreyerek Atatürk'ün sözleri ile noktalasaydı" demiştim. Ama İstanbul'da da bunu yapmadı. Merak ediyorum Brüksel'deki konserinden sonra yapacak mı? O böyle yapmazsa, iyi niyetinden ve "yöneticilerinin" iyi niyetinden şüphe etmek gerekecek! Sezen Hanım yedi yıl evvel "Türkiye Şarkılarına", "Işık Doğudan Yükselir"le başlamıştı. Ama hatırlatalım: "Işık Batıda batırılabilir!"

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.