“Şu an araba kullanıyorum” derken yalan söyledi

A -
A +
Geçtiğimiz gün her daim alışveriş yaptığım bir ekmek fırınındaydım. Mübarek günler yaklaştıkça insanların alışverişi de çok oluyor. Dürüst ve saygın kimseler olduğunu düşündüğüm mağaza çalışanlarından hem de kasadaki beyefendi -ki bence mağazanın sahibi veya ortaklarındandır- müşterilerin yoğun olduğu akşamüzeri kasada alışveriş sırası biriktiği bir anda cep telefonu çaldı. Beyefendi telefonu açtı. Galiba bir banka veya GSM şubesinden arıyorlardı. Kasadaki beyefendi, konuşanın kendisini ilgilendirmeyen bir telefon açtığını anlayınca kısa kesip kapatmak isterken karşısındakine bir yalan uydurdu:
“Şu an araba kullanıyorum, cevap veremeyeceğim” dedi. Telefonu kapattı. Ekmek, simit, kurabiye, kandil simidi vb. satın alan müşterilerin paralarını alıp göndermeye devam etti… İki şeye çok şaşırdım. Birincisi onun orada telefondaki bay veya bayana su içer gibi hiç tereddüt etmeden yalan söyleyebilmesiydi. “Şu an müsait değilim” demek kadar mükemmel bir cevap varken; yani hiç mecbur değilken bile kolayca bir yalanı tercih edebilmesiydi. İkinci şaşırdığım da bu yalan konuşmayı kasada para vermek için onun telefon konuşmasını bekleyen belki dört beş kişiden hiç kimsenin bu durumu anormal karşılamamasıydı… -Belki onlar da benim gibi içinden kahrolmuş ise bilmiyorum, çünkü ben de kahrolmama rağmen bir şey diyemedim- Yalan söylemek nasıl bu kadar içimize işledi ağabey anlamak mümkün değil… Üstelik bu adam dışarıdan bakıldığında eli yüzü düzgün bir beyefendi… Ben şoke oldum inanın… Hiç ummadığınız insandan hiç ummadığınız bir kolaylıkta yalan söylenmesine şoke oldum!..
           Servet Tuzcu-İstanbul
 
 
Piyasanın çürük elmaları temizlense!..
 
İstanbul kökenli ama İstanbul’a yakın İstanbul dışında imalat ve satış yapan bir firma sahibiyim. Geçtiğimiz günlerde bir bankanın müdürü geldi. Kendisinin de müşterisiyiz. Bana kredi kullandırmakla ilgili önerileri oldu. Kendisine dedim ki: “Müdür Bey, ben bu şartlarda bankalardan kredi kullanmak istemiyorum. Çünkü piyasalarda bankaların verdiği çeklerle bizleri mağdur eden, kestiği çeki ödemeyen ve arkasını ciro eden herkesi birbirine mahcup bırakan kimseler var. Bu ticari kuralı ihlal edenleri, bu çürük elmaları sizin ayıklamanız mümkün iken niçin piyasayı zora sokacak olan bu tiplerin önünü kesmiyorsunuz. Adam X bankasından bir koçan çek almış. Piyasaya kesmiş, ödememiş; o bankadan bir daha çek alamasa da bu defa gidip başka bankadan çek almış. Bu kimsenin çeklerinin ödenmediğini bir banka diğer bankadan öğrenemez mi? Daha ilgincini söyleyeyim, birkaç kişinin bir araya gelerek birbirine kestikleri ve karşılığı olmayacağı bilinen çekleri teminat göstererek bankadan kredi alanlar var ve bankalar bu tür kimselere kredi verirken üzerinde ciddi bir araştırmaya girmiyor bile. Bu konuda niçin piyasamızı çürük elmalardan temizlemiyorsunuz? Bu şekilde hassas davranılırsa piyasada çalışmak isteyen insanlar da kendilerini dürüst olmaya mecbur hissederler. Piyasada iş yapabilmek için dürüst olmak gerektiğini bilirler...”
Piyasanın şu an için en önemli sıkıntısı bence piyasada dolanan çürük çekler sebebiyle insanların birbirine olan güveninin yitirilmesidir. Bu konuda yetkililerin bir tedbir alması gerekmektedir. Saygılarımla...
         E. K.-İstanbul
 
 
İnsan insanla kafa kafaya çarpışır mı?
 
Feridun Ağabey, hepimiz yeri geldiğinde aynı eleştiriyi yapıyoruz. Çocukların bilgisayarda çok oturduğunu, interneti çok kullandığını, sosyal medya bağımlılığı yüzünden insanların birbiriyle ikili görüşmeler yapmaktan vazgeçer hâle geldiğini vs... Hepsine katılmakla birlikte eğer içinde bulunduğumuz çağa ayak uyduracaksak bizim de bu sosyal iletişim araçlarını bilmek ve kullanmamız gerekmiyor mu? Haydi gelen maillerinize bakmasanız ya? Sosyal ağ üzerinden gelen haberleşmeleri okumasanız ya? Çalan telefonlara cevap vermeseniz ya? İnanın geçen kendi başıma geldi. Kaldırımda elimde telefonum önemli bir yere mesaj yazarak giderken, karşı istikametten gelen bir beyefendiyle kafa kafaya çarpıştım. Resmen birbirimizin kafaları tokuştu. Benim kafam karşıdaki beyefendinin alnına geldi. Birer adım geriye ittirdik birbirimizi ve gözlerim yerinden oynayacak gibi oldu. Neden? Çünkü o da elinde telefon acil bir işine bakarken geliyordu. İkimizin de elinde cep telefonu ona bakarak yürüyorduk. Allah’ın verdiği gözü yolumuza değil de elimizdeki ekrana döndürünce burnumuzun dibini bile göremeyip çarpıştık. Arabaların çarpışması tamam da bir dönem gelecek insanlar birbiriyle böyle kafa kafaya çarpışacak deseler inanmazdım, başıma geldi. İnsan sigarayı bırakabilir ama interneti bırakamaz… Başka ne diyeyim bilmem ki? Selamlar...
       Bünyamin T.-İstanbul
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.