TRT Nostalji

TRT'nin bir düzine televizyon kanalı var. Bunlara bir yenisini teklif ediyorum. Teklif ettiğim kanalın adı yazının başlığı. TRT özel radyo televizyon kurumları gibi değildir. Devlet kuruluşudur. Kamu malıdır. Mîri malıdır. O yüzden özel radyo televizyonlardan daha farklı davranmasını beklemek hakkımızdır. TRT millî kültürün taşıyıcısı olmak zorundadır. Fakat TRT memleketimizdeki radyo televizyon yayıncılığının hafızası da olmalıdır. Bu hafıza "arşiv" olarak karşımıza çıkar. Arşiv denilen şey, illâ ki kapalı odalarda, sandıklarda, dolaplarda, "loş ve serin yerlerde" muhafaza edilmez. TRT Nostalji kanalını Türk televizyon yayıncılığının ilk yıllarındaki programları tekrar tekrar yayınlayan bir kanal olarak düşünüyorum. O ilk yıllardaki tartışma programları, kültür programları, müzik programları, eğlence programları, TRT adına çekilen filimler... hepsi belli bir düzen içinde yayına konur. Meselâ bugünkü çocuklar Âdile Teyze İle Uykudan Önce programını arada sırada seyretseler ne zararı vardır? Kartallar Yüksek Uçar dizisi tekrar yayınlansa... Yahut Dördüncü Murad... Eski yarışmalar, açık oturumlar, konserler... TRT'nin reyting gibi bir kaygısı yoktur. Olmamalıdır. Devlette devamlılık esastır deriz ya, millî kültürde de devamlılık esastır, okullarımızda bunun için eski sanatlarımızı, edebiyatımızı, tarihimizi öğretiriz. Yeniler, sahip olduğumuz varlıkların üzerine bina edilir. Yirminci asırdan itibaren televizyon yayıncılığı da kültürün çok mühim bir parçası oldu ve bu sahada olan bitenlerin sadece arşivlerde "saklanması" yetmez. Onların tekrarlanarak hafızalarımızın tazelenmesi hem ferdî bir ihtiyaçtır, hem bilgilenmenin bir yoludur. Hem de gelecek nesillere eskilerin nakledilmesi gerekir ve bu mühim vazife TRT'ye düşer. Amerika'da televizyon kanallarında hâlâ siyah beyaz diziler görürsünüz. Çok tutulmuş diziler. Hâlâ seyredilmektedir. Seyredeni azalsa bile bir kadirşinaslık örneğidir bu. Bizde eskilere, eskiyen şeylere, geride kalanlara karşı kadirşinaslık duygusu az mı acaba diye korkuyorum...