Egemenlik kayıtlı ve şartlı mı millete ait?

A -
A +

"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözü, Türkiye Büyük Millet Meclisi dahil, birçok kurumun duvarına asılmış; her seviyedeki yetkili tarafından da sık sık tekrarlanıyor. Demokrasinin de, halkın kendi kendini yönetmesi, seçim yoluyla yöneticisini seçmesi, yönetime katılması olduğu sık sık tekrarlanıyor. Peki ülkemizde böyle mi olmaktadır? Sandık başına gidip oy verdik, vekillerimizi seçip Meclis'e gönderdik. Meclis'ten de bir Hükümet çıktı. Eğitimdeki haksızlıklara son verecek, ekonomiyi düzeltecek, sağlık alanındaki reformları yapacaktı. Ülkenin bütün meselelerini, seçim propaganda çalışmaları esnasında verdiği sözler doğrultusunda çözecekti. Eğer sözlerinde durmazlarsa, ülke problemlerini çözmede başarılı olmazlarsa cezalarını da seçmen verir. Nitekim, bir öncekilerin tamamı da bu şekilde siyaset sahnesinden silindi. Ama bakıyorsunuz, verilen sözler doğrultusunda kanunlar hazırlanıyor, Meclis onaylıyor; Cumhurbaşkanı'ndan dönüyor. Bir değil, beş değil, on değil... Cumhurbaşkanı'na ise, vatandaş olarak ben hiçbir hesap soramıyorum. Cumhurbaşkanı engeli aşılırsa, bu defa da bazı yargı organları devreye giriyor. Millete karşı hiçbir sorumluluğu bulunmayan bazı kurumlar, adeta Hükümetin elini-kolunu bağlamak için çalışıyor. Bunların hiçbirine de vatandaş olarak hesap sorma hakkım yok? Demokrasi, halkın kendi kendini yönetmesi bu mu? "Kuvvetler ayrılığı" ilkesi deyip duruyorlar. Millete ait egemenlik hakkının bürokratlara devredilmesi prensibi, demokrasi ilkesi olur mu? Bu yutturmaca ile daha ne kadar gideceğiz? Eğitim konusunda atılacak en ufak bir adım, bu gerekçelerle engelleniyor. Ekonomi alanındaki reformlara geçit verilmiyor. Nerede bir icraat varsa, bundan önce engeller geliyor. Engelleyenlerin de hiçbir sorumluluğu bulunmuyor. Kendilerini devletin sahibi gibi görerek, kendileri gibi düşünmeyen herkesi hayali suçlar ve karalamalarla suçluyorlar. Demokrasinin bu olmadığını millet anlamaz mı sanıyorsunuz? Millet bu kadar saf mı? İsteseniz de istemezseniz de bu milletin seçeceği insan profili bellidir. Daha fazla gerilim çıkararak hayatı insanlarımız için çekilmez kılmaktan zevk mi alıyorsunuz? İdeolojik saplantılarınız, halkın mutluluğundan daha mı önemli? > Bu yanlışlığı düzeltin! Sağlık Bakanlığı'na; Ordu'nun Ünye ilçesinde, 1. basamakta (merkez sağlık ocakları, AÇS, VSD) görevli sağlık personelleri 15 günlük geçici görevle devlet hastanesinde görevlendirilmiştir! Bu görevlendirmeyi Sağlık Grup Başkanlığı, Sağlık Müdürlüğüuygun bulmadıkları halde yapmışlardır! 1. basamakta hizmet aksamaktadır. Görevlendirilen personeller, mesainin yanı sıra, iki haftada 3 defa 24 saatlik nöbete verilmektedir. Bir kısım personel daha önce hiç hastanede çalışmadığı halde acil, çocuk vb. servislerde çalıştırılmaktadır. Personel moralsizdir. Böylesine emsali görülmemiş, insanı eşya gibi gören ve onların ahını alan görevlendirme sonrası şu merak edilmektedir. 1- Sağlık Bakanlığı bu görevlendirme yanlışlığından haberdar mıdır? 2- Hizmeti aksatmayan, insanları incitmeyen, hak ve hukuka riayet eden bir görevlendirme mümkün değil miydi? 3- Memur sendikaları ne iş yapar? 4- Kimsenin sahiplenmediği bu görevlendirmede, siyasi baskı var denilerek iktidar mı yıpratılmak isteniyor? Sağlık Bakanlığı'nın, personelini keyfiliğe karşı sahipsiz bırakmayacağını umuyoruz. > 1. basamak sağlık personelleri > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.