Nasıl davranmalıyız?

* Akla gelen ilk cevap hemen hemen hepimiz için "sevgi ve saygı" olsa gerek. Bizim kültürümüzde daha ilkokul sıralarında öğretilir büyüklere saygı, küçüklere sevgi. Peki ne oranda sevgi ve saygı? Bu sorunun cevabı da herhalde hepimiz için "hak ettiğimiz" kadar olurdu. Zira insan, doğası gereği hep iyi şeyleri hak ettiğini ve karşı tarafa da bunu verdiğini düşünür. * Ancak bu durum ölçülmeye kalkışılsa, acaba hak ettiğimiz kadar değeri karşı tarafa gerçek manası ile verebiliyor muyuz? Aslında işin formülü çok basit, "karşımızdaki insanların bizden isteği, tamamen bizim onlardan beklentilerimizdir." Yapmamız gereken, sadece söz konusu beklentilerimizin farkına varmak ve çevremizdeki kişilere de ona göre davranmak. Yansıttığımız kişiliğin kabul edilmesini bekleriz Siz de karşınızdakilerin kişiliğini kabul edin. İlişkilerinizi bozmak istiyorsanız işe çevrenizdekilerin kişiliğini değiştirmeye çalışmakla başlayabilirsiniz. Bir insanın davranışını reddetmek onun kişiliğini reddetmektir. Eleştirilmek hiçbirimizin hoşuna gitmez Değiştirilmesi istenen noktalar dile getirilmeden önce olumlu yanların pekiştirilmesi gerekir. Sürekli tenkit sadece ilişkileri sonlandırır. Hepimiz seçim hakkımız olsun isteriz Ne kadar geçerli olursa olsun insanlar sadece kendilerine gösterilen doğruları uygulamaktan rahatsız olurlar. Unutmamak gerekir ki kimse kimseye hayatı reçete edemez. Tecrübelerimiz ancak karşımızdaki için bir ihtiyaç duyulma ve danışılma sırasında anlam kazanır. Onun dışında hepimiz "tek doğru benimdir" diyen hiç kimseyle çok şey paylaşmak istemeyiz. Utandırılmak herkes için rahatsız edicidir Hepimiz için utandırılmak, özellikle grup içinde gurur kırıcıdır ve öfke duygularının alevlenmesinden başka bir işe yaramaz, iletişim köprülerini yıkar, atar. Herkes övgü ve onay bekler İnsanlara kendimizi dinletebilmenin ve onlarla sağlıklı ilişkiler kurmanın yolu öncelikle onların iyi yanlarını fark etmek ve bu konuda olumlu geri bildirimde bulunmaktır. İlişkilerimizde samimiyet doğru bilgi ararız Hangi nedenle olursa olsun, etrafınızdakilere gerçek dışı bir bilgi vermeyin. Samimi olmayan ifadeler kullanmayın. "Üzülmesin"veya "nasıl olsa anlamaz"düşüncesi çok kısa bir süre sonra anlaşılır ve güven kaybına yol açar, durumu daha da zorlaştırır. Karşımızda temiz, düzenli insan görmek isteriz İnsanların içine mümkün olduğunca temiz, bakımlı ve iyi giyimli çıkmak gerekir. Bakım kişinin kendisine saygısının ve güveninin artmasını sağlayan önemli bir araçtır ve bunun için de çok zengin olmak gerekmez. Ayrıca kendinizi iyi hissetmediğiniz günlerde boş vermeniz, daha kötü hissetmenize sebep olacak, çevrenizi de olumsuz yönde etkileyecektir. Anlattıklarımızın dinlenmesini bekleriz Bütün insanlar söylediklerinin önemli ve değerli olduğuna inanırlar. Karşınızdaki kişiye verdiğiniz değerin en önemli göstergesi onu dinlemek için ayırdığınız zaman ve dinleme biçiminizdir. Laf olsun diye kimseyi dinlemeyin ve zaman sıkıntısı varsa daha sağlıklı bir zaman için sözleşin. Bir işe yaradığımızı hissetmek isteriz Karşınızdakine size yardım etme fırsatı verin. Kendisine ihtiyaç duyulduğunu hissetmek tüm insanları mutlu eder.