Gitmek mi zor kalmak mı?..

A -
A +

Trabzonspor ve Burak için zor günler... Burak, gitmek ile kalmak arasında büyük çelişkiler yaşıyor. Bir tarafta kendisini Burak yapan Trabzonspor, diğer tarafta Avrupa sevdası! Burak'ın yapacağı tercih, futbol yaşamının büyük bir parçası olacak. Ancak şu var ki, bir futbolcunun aklına Avrupa veya üç büyüklerden biri girdi mi, o futbolcudan artık randıman almak zor! Burak da, böyle bir ayrım içinde. Burak'ın diğer futbolculardan farklı bir durumu var; o da, futbol yaşamının bitti denildiği bir zamanda Trabzon gibi futbol sevdalısı bir şehre düşmesiydi! Burak bitti derken Trabzonspor'da yeniden hayata döndü; Trabzon halkıyla ve özellikle onu çok iyi anlayan hocası Şenol Güneş'le... Her futbolcu gibi Burak'ın hayalinde Avrupa'da top koşturmak var. Ancak Burak için Trabzonspor dışında Türkiye'de oynayacağı bir kulüp bana göre yok. Beşiktaş, Fenerbahçe deneyimleri Burak'ın Galatasaray'a bakış açısını nasıl etkilediği ortada! Çünkü Burak'ın şimdiye kadar ağzından bir kez dahi olsun G.Saray sözü çıkmadı! Daha önce de yazdım; Burak Türkiye'de kalacaksa bence Trabzonspor onun için sığınılacak en iyi liman! Artık Burak için üç büyükte oynamak, doğrudan doğruya macera aramaktan başka bir şey olamaz! Burak, Avrupa'ya gitmesi durumunda, Tugay ve Nihat gibi büyük başarılara imza atacak kapasiteye sahip bir oyuncu... Özellikle geçtiğimiz iki yılda Trabzonspor sayesinde futbolunda büyük bir aşama kaydetti. Yani onun da diğerleri gibi Avrupa'ya kanat açma zamanı geldi, belki de geçiyor bile! Trabzonspor için Burak'ın kaybı çok büyük ama gururu da bir o kadar büyük! Burak'ın yeri nasıl dolacak; bunu da varsın Şenol Güneş düşünsün! Avcı'ya açık çek! Abdullah Avcı'nın Milli Takımı Avrupa'nın tozunu attı! Yeniden bir yapılanma içine giren milli takım ve onun yeni hocası Abdullah Avcı, Avrupa'nın en ünlü takımlarına büyük göz dağı verdi. Özellikle Portekiz karşısında izlediğim milli takım, şansının da (şans futbolun içinde zaten var) yardımıyla, yıldızlar topluluğu Portekiz'i, kelimenin tam anlamıyla sürklase etti. Bir antrenörün takıma neler verebileceğini, Abdullah Avcı bizlere kısa zamanda gösterdi. Büyük bir cesaretle milli takımın iskeletini A'dan Z'ye değiştiren ve eğer hücum futbolu buna deniyorsa, en güzel şekilde uygulayan Avcı'ya, tam destek vermeliyiz. Şimdiye kadar futbolumuzu sömüren yabancıları düşünürsek, Abdullah Avcı bunun çok fazlasını hak ediyor. Takımda öyle yeni isimler var ki, Avcı'nın yerinde başka bir hoca olsa, bunları değil oynatmak, kadroya bile almazdı! Abdullah Avcı, bu göreve gelmeden önce de "genç" hayranı olduğunu her fırsatta söyledi ve bu sözünü de göreve gelmesiyle hayata geçirdi. Sercan, Tunay, Ömer, Bekir, Hasan Ali, kaleci Mert, Mustafa Pektemek gibi oyuncuları sahneye çıkaran Abdullah Avcı, aynı zamanda Türk futbolunda yaptığı bu yenilikle bir ilke imza attı. Abdullah Avcı'nın başarılı olmasının nedenlerinin başında, milli formaya "aç" olan isimlerle yola çıkmasıdır. Öyle ki, Arda Turan ve Emre, milli formaya olan doymuşluklarından bana göre gençler arasında en çok sırıtan oyuncular olarak göze çarptı 2014 yılında Brezilya'ya gidemezsek bile (ki bence gitme şansımız Avcı ile yüzde ellilerin üstünde) Abdullah Avcı'ya, çalışma konusunda açık çek verilmeli, bu da en az 10 yıl olmalıdır. Çünkü Avcı, son yıllarda Türk futbolunun aradığı "Hint" kumaşı! G.Saray'ın tapusunu da verin! Galatasaray'ın Melo üzerindeki bu kadar ısrarını anlamak mümkün değil! Melo, geçen yıl Riera'yla yaşadığı olaydan sonra bence Nouma gibi bu ülkede işi bitmiştir! İstediği kadar iyi topçu olsun, değil mi ki kendisini Galatasaray'ın üzerinde görüp bunu yaptı, allamei cihan olsa benim nezdimde beş kuruş etmez! Her zaman Fair Play'den yana olanlar, nedense Melo'cu olup çıktı! Bunların başında teknik direktör Fatih Terim geliyor! Terim'in, bu yapılanlardan sonra hâlâ Melo üzerinde ısrar etmesi, hem kendisinin hem de Galatasaray'ın ne kadar çaresizlik içinde olduğunu gösteriyor! Melo'nun istediği rakam da ayrıca Galatasaray'da oynayan diğer futbolculara karşı büyük haksızlık! Her zaman eşitlikten yana olan Fatih Terim, neden bunu göz önüne almaz, anlamak zor! Bir de Melo'nun saha içinde rakibe ve hakeme olan davranışları var ki, tam bir provokatör! Eğer denildiği gibi Melo'ya 3.5 milyon euro garanti para ve 35 bin euro da maç başı vereliyorsa, başka transfer yapmaya gerek yok (!). Çünkü böyle bir oyuncu Galatasaray'ı da her takımı da şampiyon yapar (!) daha doğrusu yapmak zorunda!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.