Hemen her yazımda altını çizdiğim, üzerine gittiğim konuların başında mâlûmdur ki "Yayın etiği" geliyor!... Bütün bu görüş ve yazılarımla, çok şükür ki; bir yığın okuyucu ve de seyirci örtüşüyor!.. Beni en çok sevindiren konuysa, sanki ağız birliği etmişçesine, RTÜK Başkanı Nuri Kayış'ın yaptığı açıklamalar!... Bakın, ne doğru tesbitlerde bulunuyor Sn. Kayış: "Gazeteciliğin en temel kurallarından biri suçlu olduğu yargı kararıyla kesinleşmedikçe kimsenin suçlu ilân edilmeyeceğidir. Ne var ki bu kural da hiçe sayılmakta, ünlü kişilerin yaşantıları adeta didik didik edilmekte, en mahrem sırları açıklanmaktadır. Bir nevi kameralı röntgencilik anlayışı egemen olmaya başlamıştır. Bazı şarkıcı ve mankenlerin sevgililerinin çetelesini tutan ve onlardan kimilerinin yoz yaşantılarını sık sık ekrana taşıyan TV kanallarının bu tutumlarıyla nasıl bir kamu çıkarı gözettikleri merak konusudur... TV kanallarındaki abartılmış şiddet görüntülerinin, izleyicileri ciddî bir şekilde rahatsız ettiğini, yaptığımız araştırmalarla tesbit etmiş bulunuyoruz... Yerde sürünen ya da araçların içine sıkışmış insanlar, parçalanmış cesetler, dayak, işkence ve intihar görüntüleri, özellikle küçük seyircilerin ruhlarında onarılmaz yaralar açmaktadır. Ayrıca TV ekranı mafya liderlerinin mektuplaştığı bir platform olmamalıdır... TV programlarında Türkçenin özensiz kullanılması bir diğer önemli yayın ihlâli olarak kendini göstermektedir... 75.000 kelimenin olduğu Türkçe, TV kanallarında maâlesef 500-1000 kelime arasında konuşulmaktadır. Türk Dil Kurumu'nun RTÜK için yaptığı araştırma, bu acı gerçeği açıkça ortaya koymuştur. TV kanalları yarı cahil kişilerin Türkçeyi katlettikleri yerler olmaktan kurtarılmalıdır. TV yayıncılığı mankenlere, güzellik kraliçelerine, artistlere teslim edilemeyecek kadar ciddi bir iştir!!..." Doğru sözlere ne denir? Ağzınıza ve yüreğinize sağlık Sn. Kayış!!...