Seyirci velinimettir!..

A -
A +

Bugün de, özellikle TV seyircilerimizden gelen çeşitli görüş ve eleştirileri paylaşmak istiyorum sizlerle: * Şova, acıma duygularına yönelik programların -felâket tellâlı tarzında- yayınlanmasından mânen çok rahatsızlık duyuyoruz. * Bize en çok faydası olacak yapımların maalesef 'Prime Time' denilen 19.00-23.00 saâtleri yerine gece yarısından sonra yayınlanması. * Çocuklarımızın eğitim ve gelişimine önemli katkılar sağlayacak olan programlardan mahrûmuz. Bir zamanlar TRT'de yayınlanan "Susam Sokağı" gibi programları çok özlüyoruz. * TV kanalları, toplumun eğitim düzeyini arttırıcı, "İnsan Hakları" konusunda bilinçlendirici yapımlara neden önem vermiyor?... * Çocukların, TV reklâmlarında imrenerek izledikleri şeker, çikolata vb. ürünleri ana ve babalarından almalarını istemeleri karşısında ailelerin çok büyük bir kesiminin çok zor durumlar yaşaması. * Gündüz vakitleri, hanımlara yönelik ekrana gelen canlı tartışma programlarının seviyesiz bir biçimde topluma aktarılması. * Eğlendirerek eğiten eğlence programlarının azlığı. * Gerek dizi gerekse yarışma programlarının bir çoğunun batıdan taklit edilerek Türk TV kanallarımızda yer alması. Biz hiç, kendimize, özümüze ve gerçek değerlere yönelik özgün yapımlar gerçekleştiremeyecek miyiz?... * En fazla iki bin sayıdaki ünlü ya da sanatçı dediğimiz kişiler arasında dönüp duran ve her hafta magazin(!) adı altındaki programlarda yaşadıkları ve çoğunun topluma kötü örnek olduğu hâller ve konuşmalar iyice baydı. * İçeriği sadece boş bir aşk hikâyesiyle uzayıp giden ya da sadece şiddet ögeleriyle dolu diziler yerine seviyeli ve sosyal içerikli diziler istiyoruz. Ve daha neler neler. Duyarlı seyircilerimizin görüşleri böyle. "Müşteri Velînimetimizdir" misâli, seyirciler de birer velinimet değil midir TV kurmayları için?!...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.