Son yüz sene içerisinde; Dünya'ya nizamat vermek ve esas itibariyle, barışı tesis edebilmek adına; Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra: Cemiyet-i Akvam, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra da: Birleşmiş Milletler Teşkilâtı kurulmuştu. Tabiatıyla; o vakitler dünya iki kutuplu idi; NATO ile Varşova Paktı birbirlerini dengeliyordu! Sovyetler'in dağılışından sonra, tek kutuplu kalan dünyada barış; NATO'nun inisiyatifinde kaldı. NATO'daki ABD ağırlığını ve belirleyiciliğini bilen dünyanın çeşitli ülkeleri; kendi güvenlik kaygılarından dolayı, bir araya gelerek birliktelikler oluşturmaya çalıştılar. Bu cümleden olarak; Rusya, Çin, Kazakistan ve Hindistan bir araya gelmenin temellerini attı ancak; henüz askeri bir pakt olarak kuvveden fiile çıkarılamadı. Başını Fransa ile Almanya'nın ortaklaşa çektiği AB de, aynı güvenlik kaygısıyla; müşterek bir Avrupa ordusu için çalışmaktaydı. Bütün bu karşı oluşumları gören ABD, kelimenin tam anlamıyla 'durumdan vazife çıkardı'! İngiltere ve İspanya gibi bazı AB ülkelerini yanına alarak, girişmiş olduğu Irak Harekatı'ndan sonra Avrupa Birliği'ni temellerinden sarsmış oldu! Küreselleşen dünyanın yeni bir düzene muhtaç olduğunu herkes biliyor. Yeni yüzyılla birlikte yapılmakta olan savaşlar ve bundan böyle yapılacaklar; hep bu yeni dünya düzeni içindir. Dolayısıyla; yapılan, yapılmakta olan ve yapılacak savaşlar esas itibariyle; bu yeni dünya düzenine nizamat vermek içindir! ABD, biraz daha bekleseydi; bugünkü tek olma gücünü ve bunun doğurduğu rahatlığı bulamayabilirdi! Kendi dışındaki ülkelerin bir araya gelmesine ve karşısında belirli bir güç oluşturmalarına fırsat vermeden düğmeye bastı! Irak'ın beklenmedik şekilde kolay düşmesi; daha savaşın sürecinde ABD'yi Suriye üzerine yöneltti! ABD'deki şahinler, Irak Harekatı'na Suriye'yi de katalım demeye başladılar bile! Bizzat Başkan Bush ve etrafındaki etkili kişiler, Suriye'ye karşı 'suyumu bulandırıyorsun!' diyerek; yeni bir cepheye zemin hazırlamaktadırlar! Bu durumu; ABD'yi bu kirli savaşlara iten Bush'un etrafındaki Yahudi lobisi ile İsrail sabırsızlıkla beklemektedir! Düşünebiliyor musunuz; o vakit, İsrail'in sınır komşusu ABD olacak! ABD'yi sınır komşusu olarak yanına alan İsrail'in karşısındaki Filistin ve bölgedeki Arap ülkeleri ile İran'ın gelecekleri büyük tehdit altındadır! Dünyanın önünde üç seçenek var: Ya uyumaya devam edip; ABD'nin hegemonyasına girecek veya uyanıp, ABD'yi Irak'tan çıkarma pahasına birlik olup, bu kirli gidişe dur denecek; ya da, 3. Dünya Savaşı'nın fitili ateşlenmiş olacak! Bugünün planlarını, daha geçen asrın başlarında; Osmanlı coğrafyasını parçaladıkları zaman yaptılar! Önce; bölüp parçaladılar; ardından bu parçaların arasını, asla bir araya gelmemek üzere açtılar! Şimdi sıra, bu parçaları birer ikişer yutmaya geldi! Bu yutuşta; kılçığın boğazına takılıp takılmayacağını önümüzdeki günler gösterecek!