İlaç parası lâzım

A -
A +
Aylık geliri 3 bin lira olan birinin günlük kazancı 100 TL’dir. Ayda 100 lirayı yani bir günlük yevmiyesini hayır işlerine verse ağır gelmez.
 
Aylık kazancı 3 milyon olan zengin Müslümanlarımız yok mu?
Çok Mâşallah.
E o zaman bu Müslümana da bir günlük gelirini, yani 100 lirayı vermek ağır gelmese gerek.
Ayda 1 gün de Allah rızası için, hayır işleri için çalışıverse ne olur!
 
İşte, Müslümansanız ve de zenginseniz sözüm size.
Bir milyona bugün belki istediğiniz şekilde villa bile alamayabilirsiniz.
Ama şuna emin olun ki “Bir villa parası” çok iş çözer.
 
Bir milyon bana çok ama size çerez.
Benim için servet ama sizin için 10 günlük para.
 
Hani Müslümanlara yardım etmek, ahirete yatırım yapmak istiyorsunuz ya?
Fitne rüzgârlarının hiç dinmediği âhir zamanda “İslâmiyet’e nasıl hizmet edebilirim?” diye düşünüyorsunuz ya?
 
Ben sizi bir iki yatırım fikri vereyim. Öyle ki, yatırdığınız her kuruş size ahirette milyon olarak geri dönecek.
“Win win” diyorsunuz ya hani, “kazan kazan”, işte tam da bu.
Kaybetmek yok, tamamı kazanç olan fikirler.
 
Hayır yapmak için fikir çok, ben sadece birini yazayım.
Meselâ diyorum, Vehhâbiliğin, Şiîliğin nasıl ortaya çıktığını anlatan kitaplardan 1 milyon tane bastırıp İslâm dünyasında dağılmasını sağlarsanız inanın şu sebepsiz ve sonuçsuz savaşların seyri değişir.
 
Sadece Suriye ve Irak değil, Afganistan’dan Türkistan’a, Yemen’den Arabistan’a kadar her Müslüman coğrafyanın bu kitaplara ihtiyacı var.
 
Bugün İslâm coğrafyasında “mezhep fitnesi” diye bir şey varsa, fitne çıkaran mezheplerin arasında Sünnîlik asla yoktur, olamaz.
Asıl fitneyi çıkaranlar, Sünnîlikten, yani İslâmiyet’in ana caddesinden ayrılan bozuk fırkalardır.
 
Sünnî gibi kendini tanıtan DAEŞ, Boko Haram, El Kâide vs. bilinen bilinmeyen sayısız örgüt fikrî altyapısını Vehhâbilik’ten alıyor.
Kendilerinden başka Müslümanların çoğunu kâfir ilân etmek, kâfirlerin de mallarını kadınlarını “helâl” kabul edip saldırmak Sünnîlikte, yani Ehl-i Sünnet’te yoktur.
 
Bu örgütlerin İslâm ile alâkası olmadığını, bilâkis İslâm düşmanı olduğunu, hatta ajanlarla yönetildiğini Müslüman âlemine yayabilirsek, yerleştirebilirsek inanın dünya nefes alır.
Savaşlar belki birden durmaz, kitaplar belki hemen tesirini göstermez, ama gelecek nesil milyonlarca Müslüman gencin zehirlenmesi engellenmiş olur. Cahil bırakılmış Müslümanların bu örgütlere katılmasını durdurulur.
 
Eğer bu çok lüzumlu propaganda dizilerle, reklam spotlarıyla, hatta uçaktan broşür atılarak yapılabilirse aliyyül âlâ olur. Ve de tesiri çok hızlı olur.
Tabii bu o kadar kolay değil. Çünkü bazı duvarları aşabilmek için para da yetmez. Devlet desteği lâzım.
 
Zengin Müslüman bulmak bu devirde pek de zor olmasa gerek ama ara ki bulasın. Bulup da bu önemli hizmeti anlatasın.
Siz bulursanız söyleyin lütfen.
Veya ulaşabiliyorsanız devlet reisimiz Sayın Erdoğan’a söyleyin lütfen.
 
Bugün İslâm coğrafyasını baştan başa kasıp kavuran fitnenin ilâcı bu kitaplardır.
Gerçek İslâmiyet’i, yani Ehl-i Sünnet’i anlatan kitaplar. İnsan görüşü karışmamış, şahsî fikir barındırmayan, nakil ile yazılmış gerçek İslâm kitapları.
 
Ehl-i Sünnet âlimlerinin yazdığı hakîkî İslâm kitapları tarihî kütüphanelerde boynu bükük bekliyor. Ne idüğü belirsiz milyonlarca sahte din kitabı arasında kaybolmuş gibi duruyor.
 
Ama o kıymetli kitapların kıymetini bilen ve derleyip toparlamış olanlar var. İstenince çok kolay bulunur merak etmeyin. İşte ilaç onlar.
Ve bugün paranız varsa harcamanın tam da zamanı.
İlaç için.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.