Maalesef devam edecek, hem de artarak devam edecek.
"Kadına karşı şiddet devam etsin" demiyoruz, böyle giderse devam edecek diyoruz.
Çünkü bütün göstergeler bu yönde.
Meselâ bugün, 3 yeni haber birden. "Alınan bütün tedbirlere rağmen" deniyor.
Ne tedbir alınıyor ki, ne tedbir alınabilir ki?
Elektronik kelepçe mi, mahkeme kararı mı, polis koruması mı?
Allah'ın yarattığı (emrettiği) fizik kanunlarına karşı gelinirse, ne polis ne mahkeme işe yarar.
Fizik kanunları diyor ki: "Ateşle barutu yan yana koyma, patlar." Sen diyorsun ki: "Hayır ateşle barut yan yana dursun ama patlamasın."
Gönül ister ki patlamasın, ama patlar, bunun başka yolu yok.
Tabiat kanunları diyor ki: "Kuzu kurtla yan yana duramaz, yoksa kurt kuzuyu yer." Sen diyorsun ki: "Hayır ben kuzuma güveniyorum."
Gönül ister ki kurt kuzuyu yemesin, kardeş kardeş dolaşsınlar ama bu imkânsız.
Tahrik çok, teşvik yok.
Yani kadını cinsel metâ olarak kullanmak kolay, evlenmek zor olmuş.
Bütün helal yollar kapalı, haram yolları açık!
Eğitimle, kanunla bu iş çözülemez. Fizik kanunlarını hiçe sayarak Meclis'ten kanun çıkarmanın faydası olmaz.
"Kadına şiddet dursun" diye sokağa çıkanların bir gün "Kadın, dizilerde reklamlarda cinsel obje olarak kullanılmasın" diye sokağa çıktığını görürsek, işte o zaman belki inanırız, kadına karşı şiddetin azalacağına.
Ne yazık ki bu hiç olmayacak, çünkü ön saflarda yürüyenlerin birçoğu bizzat "obje" olmakla övünüyor.
Rahmetli dedem "Güzelin düşmanı çok olur" derdi hep. Bu sadece "güzel kadın" demek değildir, güzel ve değerli olan her şeydir. Sokağa atılmış peçeteyi kimse eğilip almaz, ama bir çeyrek altın koyun bakalım, kaç kişi almadan geçecek?
Tarihin her devrinde, dünyanın her yerinde böyledir bu.
Neymiş efendim, "kadın özgür olursa" şiddet dururmuş.
Kadınların çok daha "özgür" olduğu ülkelerde tecavüzler, cinayetler olmuyor mu sanki? BM verilerine göre, dünyada her 3 kadından 1'i hayatlarının bir döneminde şiddete maruz kalıyor.
Hiçbir baba kızının saçının teline zarar gelsin istemez. Kadınlarımız, kızlarımız çok değerli. Ama kızına değer vermek cebine bol para koymakla, onu tamamen özgür bırakmakla olmaz. Onu korumakla olur. Peki nasıl koruyacağız?
Her daim yanında olup onu koruyamayacağımıza göre kızımızı kendini koruyacak şekilde yetiştirmemiz lâzım.
Bu da tekvando, karate öğreterek, yanında bıçak, silah, biber gazı taşımakla olmaz.
Erkeklerle arasına gereken mesafeyi koymakla olur, kendine değer vermekle, yani kendini kullandırmamakla olur.
Kadın kendini korumazsa başka kimse onu koruyamaz.
Ne kanun, ne toplum, ne eğitim ne saire.
Allah korur elbette ama onun için de Allah'ın emrettiği gibi yaşamak lâzım.