Vaatmasyon

A -
A +

CHP'li vekil Sezgin Tanrıkulu "2020 Olimpiyat çalışmalarına ne zaman başlayacaksınız, bu konuda açılmış ihale var mı?" diye TBMM Başkanlığı'na önerge vermişti, duydunuz mu? Muhtemelen duymamışsınızdır.
Ama 2020 Olimpiyatları'nın Tokyo'da yapılacağını duymuşsunuzdur.

Sayın Kılıçdaroğlu'nun Suriyeli sığınmacı kardeşlerimiz için bulduğu çözüm de hakikaten takdire şâyândı, hatırlarsınız. "Evinize, tarlanıza, işinize geri dönün!" demişti. Zaten Suriyeliler de turist olarak ülkemize geldiği için, "bu kadar tatil yeter" demek istemiş. Güldüler ayıp oldu, zaten misafirlere de ayıp oldu.

CHP'nin en bilindik vaadi "emekliye yılda iki maaş ikramiye" idi, hükümet 100'er lira zam yaparak onu da çürütüverdi. Şöyle ki, 12 ayx100 TL=1200 TL yapar ki bu da ortalama emekli için yılda bir maaş fazla demek. Bir maaş ikramiye halloldu gibi en azından.

Bu maaşı yeterli buluyor muyum, hayır. Kim istemez ki daha iyi olsun. Da, uygulanabilirliği olsun.

Yine CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun ekonomisti Selin Sayek Böke, tütün için toplanılan 25 milyar lira vergiyi emeklilere dağıtacağını söyledi. Bu rakamı 11 milyon emekli sayısına böldüğümüz zaman, her emeklinin aylığına 1900 TL zam yapmak demek. (Toplam en düşük 2900 olur). Yani en düşük emekli maaşının bile şu andaki öğretmen maaşından yüksek olması demek.

İşte bunun için diyoruz, uygulanabilirliği olsun diye. Diyeceksiniz ki, uygulanabilir olanları vardı, onu da "uygulatmam" dedi CHP. Neydi meselâ, öğrenci bursları. CHP, bu konuyu da Anayasa Mahkemesi'ne götürmüş ve binlerce öğrencinin bursu kesilmişti.

Şimdi CHP'nin vaatleri arasında öğrenci bursu vermek de var. O zaman şöyle diyelim bari: Uygulanabilirlikten önce inandırıcılığı olsun.

Özürlü maaşı diyor meselâ dün Sayın Kılıçdaroğlu. Zaten var. Hattâ özürlüye bakan maaşı bile var. Sayın Erdoğan miting meydanlarında "İki özürlü varsa hem annesi hem teyzesi ayrı ayrı alsın" diyordu da bunlar yine köpürüyordu.

Dul, emekli, yetim maaşı, yaşlı maaşı da zaten var. Gazi maaşı, muhtar maaşı AK Parti döneminde hatırı sayılır seviyelere çıktı, iyi biliyorum.

Sayın Kılıçdaroğlu'nun sadece dünkü vaatlerinin bir kısmına bile bütçe yetmiyormuş. Yıllardır AK Parti'ye oy verenleri "makarnacı, kömürcü" diye aşağılayanlar (ki çoğu makarna kömür de almıyor, alsa bile vermek zorunda değil, verdiği belli değil), sadaka kültürü oluşturdu diye tenkit edenler şimdi herkese para dağıtmayı vadediyor!..

Vaatler havada uçuşuyor da, hangisinin vaat hangisinin atmasyon olduğuna karar vermek de size kalmış sevgili kardeşlerim.

Ha, unutuyordum, Gürsel Tekin'in bir vaadi daha vardı, "8 Haziran sabahı gazeteleri kapatmak". İşte bu hem vaat hem atmasyon oluyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.