Demir Baba Dergahı'nı yaptı

Kel İsmail Pehlivan, İsmail Hoca'ya döndü: -Ee adaş. Burada bu dergahla ilgili yeterli bilgisi olmayan nice kimse var. Demir Buba kimdir bize bi annatırsan çok makbule geçer. İsmail Hoca, adaşına bakarak gülümsedi, yine taşı gediğe koymuştu: -Annatayın baari. Demir Hasan Buba, aslen Deliormanlı bi pelvandır. Hocası, Anadolu'nun ortasında yer alan ve zamanında Ahilere merkezlik yapan, büyük evliya Hacı Bayram Veli hazretlerinin de kabrinin bulunduğu Engürü'de Kalealtı'daki odunpazarı'nda türbesi bulunan Er Sultan'dır. Er Sultan, Sarı Satluk'un talebelerindendir. Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin talebelerinin talebeleriyle gürüşmüş. Makedonya bölgesinde kalan Manastır'ın Eğri bucak küyündeki Memi Baba'dan, türbesinde görülen icazeti, almıştır. Osmannı Sultanı Yavuz Sultan Selim, şehzadeyken Trabzon'dan gemilerle Urumeli'ye geçtiinde, Demir Buba ona yardım itmiş. Yavuz Sultan Selim Han, padişa ulunca, onu İstanbul'a getirtmiştir. Demir Hasan Pehlivan, Yavuz'un huzurunda, Şah İsmail'in dört aslanıyla düvüşmüş ve öldürmüştür. Padişah da onun bu hizmet ve başarılaana mükafat olarak İstanbul'da Zeyrek'den Küçük Pazar'a duuru inen yerde Güreşçiler Dergahı'nı yaptırmış ve baş hocalıını Demir Buba'ya veemiş. Ayrıca, onu Osmanlı mülkünün başpelvanı ilan itmiş. Yavuz Sultan Selim, Süleymaniye Camisi ile Eskisaray arasındaki küçük miidanı da pelivannaan idman yapmasına tahsis itmiş. Burası hâlâ Pelvan Demir Hasan Meydanı diye anılır. Demir Hasan Buba, yaşlanıncaya kadaa İstanbul'da kaldıktan sonra, Kanuni Sultan Süleyman'ın Sadrazamı İrazgıradlı İbraam Paşa'nın vezirazamlıı zamanında buraya gelip şu anda içinde bulunduumuz dergahı açmış. Demir Buba'nın kerametleri o kaa çok ki, annatılmakla bitmez. 1829 yılında Osmannı Urus Harbi'nde Osmannı ordusuna nice yardımları olmuş. İsmail Pehlivan, Demir Baba'yı ve onun kerametlerini anlattıkça Yusuf ve oradakilerin hayranlığı arttı. -İki sene ünce bi Alaman buraya geldi. Elinde Sultan Aziz'in fermanı vaadı. Adı Kanitz'miş. Tuna Bulgarları ve Balkanlar diye bir kitap hazırlıyormuş, onun için buralara gelmiş. İsmail Pehlivan'ın en son söylediği Kel İsmail Pehlivan'ı şaşırttı: -Te be Alaman'ın buralarda ne işi varmış? Ona ne, Tuna boyunndaki Bulgarlar'dan. A be Bulgarı, Sırbı, Urumu hepimiz Usmannıyız. -Bulgarlarlan ilgilenen yannız Alamanna değil. Başta Urus gavurları, İngiliz ve Fransızlaa da ilgilenyor. Herhalde bunu Usmannının hayri için yapmıyorlar. İnşallah devlet büyüklerimiz bu konuda tedbir alırlar. Biz gelişmelerden devletimizi haberdar ittik. Alaman gavuru, bol bol iresmimizi çizdi, buralarda yaşayan Bulgar çorbacılarla ilgili sualler sordu. Biz de kendisine ikramda kusur itmedik. Kel İsmail Pehlivan, şaşkındı: -Bugünnede de buralarda gezen Alaman, Urus, Fransız ve İtalyanlar eksik olmıyor. Güleş için gittimiz yerlerde karşılaşiyeriz. Bi şeyler çeviriyorlar ama, tam annamış değilim. DEVAMI VAR