El ense en baş oyundur

A -
A +

Dursun Hoca, baktı ki soru cevaplarla Yusuf'un küskünlüğü kalkıyor, derse devam etti: -Sen kendini pelvan saniyerdin ama, gördün ki daa hiçbişey bilmiyersin. Mektepte üretilen, ermiidanında, tatbik edilmedikçe hiç bi şeye yaramaz. Eğer, pelvan olmak, Aliço'ya yetişmek istiyersen, şu ana kadaa güleşle ilgili kulaktan dolma üürendiin şeyleri unutçaan. Hiçbi şey bilmediini kabul etçeen. Ve gözleeni dört açıp, benim göstercekleemi, hareketleemi dikkatle izlicek ona güre güleşçeksin. Şimdi sana ufak bir elenseyle niçi yere kapaklandıını güstercem. Dursun Pehlivan Yusuf'u karşısına aldı, "Elense diip geçme. Elense güleşin besmelesidir. Nasıl ki besmele çekilmeden hiçbi hayırlı işe başlanmazsa, elense bilmeden de güleşçi olunmaz. Çoğu pelvan, elenseyi güleşi baalamak, savunma yapmak için başvurur. Halbuki elense en yenici oyundur. Yetee ki, ne zaman nası çekceeni bil. Şimdi saa nası elense baalanır, nasıl çekilir onu gösteecem" diyerek Yusuf'un ensesinden yapıştı. Yusuf da ustasının ensesinden tuttu. Ustası, "Şimdi ayaklaama bak. Nası birini ileede öbürünü geride ve birbirinen açık tutuyerim. Sen de büle yap. Sakın ayaklaan birbirine yakın gelmesin. Sakın ileri geri gideeken iki topuun bi hizada bulunmasın" deyip dengeli durmayı gösterdi. Dursun Pehlivan, Yusuf'a elensenin nasıl yapılacağını göstererek, "Şimdi dikkat it. Ensenden çekip seni ileriye duuru adım attırmak isticeem. Bu vaziyette sen, ya gerideki ayaanı öne atcaksın ya da geri gitmek için öndeki ayaanı geriye çekceksin. Hangisi olursa olsun bir an tek ayak üstünde kalcaksın. Bu an çok kısadır. İşte hasmın tam bi ayak üstünde kaldıı o an, ensedeki elinle boş tarafına duuru çekceksin. Hasmın yere düşeeken de iç vakit kaybetmeden arkaya geçip sarmayı vurcaksın." dedi hafifçe bir elense çekti. Yusuf, sendeleyip ileri doğru adım atınca ikaz etti: -Olmadı Yusuf. Dikkat it. Yusuf, büyük bir dikkatle hocasının dediğini yapmağa çalışıyordu. Dursun Pehlivan, yapılan hatayı göstererek açıkladı: -Bak sağ ayaanı ileri atiyersin. İşte şimdi bi an sol ayak üzerinde kaldın. Dursun Pehlivan bunu söylemesiyle birlikte ikinci ama kuvvetli bir elenseyi sağ taraftan çekti. Yusuf'un geride kalan sağ ayağı tarafından onu kuvvetle öne çekerek tekrar yüzü koyun yere düşürdü: -Ya evladım. Liilek kuşu gibi tek ayak üzerinde yakalanırsan işte büüle itiyar, zayıf Dursun Pelvan'ın elensesiyle bile yüzüstü düşeesin. Yusuf, hocasının leylek sözüne gülümsedi, zayıf pelvan sözüyle utandı. Hocası, hafifçe dokundurarak ders vermeğe devam ediyordu. Hocasının inceliğine hayran oldu. Dursun Pehlivan, Yusuf'un gülümsediğini görünce neşelendi, sabahki fırtına sırasında gönül ve beyinde yer bulan buzlar çözülmeğe başlamıştı. -Hayda bre Yusuf! Sıkı dur! Bir elense daha geliyeri. Dursun Pehlivan bir elense daha çekti. Fakat çok şaşırdı. DEVAMI VAR

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.