Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

Sesli Dinle
A -
A +

İngiltere’de yaşlı başlı adamlar vardır, gün boyu minyatür trenlerini siler parlatırlar. 

 

Tamam meraklı olabilir ne var yani bunda? Belki çocukluğunda istedi almadılar. İçinde mi kalsın? Parası pulu olunca…

 

Sonra bakarsınız bir kapak açar, çorba kaşığından hallice bir kürek ile kömür atar kazana. Alevin dili elini yalar, daha evvel çırayla ney tutuşturmuş olmalıdır. İçine linyit girince duman kararır, buhar atmaya başlar. 

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

 

Amcanın gözü manometrededir, basıncı kafi bulunca vanaları açar. Bir düdük çalar sanırsın Kurtalan Ekspresi girdi perona. Sonra…

 

Sonra amca battal beden olmasına rağmen üstüne çıkar, arkadaki oturaklara da kızı, kısrağı, gelini, damadı, torunları kurulurlar. Herhalde sülale boyu resim çektirecek, atacaklar ortama.

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

 

Ben fotoğraftan çekinirim, çektirmem ama çektirene de çemkirmem. Kendileri bilir nasıl istiyorlarsa. 

 

“Van tu tri! Çiiiz!” 

 

Dudaklar açılır, dişler fora. 

 

Biz Türküz tabii, Türkçesini kullanır, peynirin “p”sinde kalırız, sonra ağzım niye büzük çıktı diye tafralalanırız fotoğrafçıya. 

 

Ayrıca da kurtluyuzdur üç saniye hareketsiz durunca darlanır, sıçrayıp kalkarız.  Deli deli bağırırız nerden icap ediyorsa?   

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

 

Ama bunlar niye ööölece oturuyor da, yolcu gibi davranıyorlar? 

 

Derken ak saçlı uncle bir yerlere dokunur, lokomotif oflayıp puflamaya başlar.

 

Ve o ufacık şey sırtındaki yüke aldırmadan kalkar, alır başını koşar kırlara.  
Öyle ya marşandizler de 80-90 vagon takmıyor mu ardına. Al kalemi eline, içler dışlar çarpımı. Orantı aynı kapıya…

MADE İN KENDİMİN

Meğer aleti yapan da kendileriymiş iyi mi? Hımmm. Demek ki alayı usta, bu hususta. 

 

Zikrolunan tren köprülerden geçer, tünellere girer, vadiler, kanyonlar derken vurur rampaya. Yok canım hayatta çıkamaz, bir düzine okkalı yolcu var sırtında.

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

 

Kestirmeden tepeye tırmanır, mevziye yatarsın. Kadrajını yaparsın en sağlamından. Çatlarsa patlarsa bir tek sende olsun, satarsn ajanslara! 

 

Ufaklık sanki Bilecik Karaköy rampasını tırmanırcasına terler, istim atar.

 

Hikâye kitaplarında “çuf çuf” yazar ya işte ondan. Düze çıkınca ritm düzelir, tekerlekler tekerlemeye başlar. “Kartal Pendik ne çabuk geldik.” Erenköy bebeleri olsa kesin el çırpar. 

ALMAN YORAR İNGİLİZ TUTAR

Efendim bu mini buharlı merakı 1830’larda Almanya’da başlar (o zamanlar Prusya daha). Teknik olarak iyidirler de kaportayı baştan savar, tenekeleri kıvırıp lehimler, yalapşap boyarlar. Fransızlar biraz daha itina gösterir, İngilizler ise hiçbir detayı kaçırmaz, bire bir kopyalar. Cila pasta artık ne gerekiyorsa. 

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

 

Odun kömürle yürütmek zahmetlidir, acemiler kazanı yanıcı gazlar ve sıvılarla (benzin, etanol, bütan) kaynatırlar. Hatta taktırırlar güçlü bir zemberek, kurmalısını kullanırlar.

 

Bu işe para yatıranlar aslına sadık kalır, aynısının tıpkısında ısrarcı olurlar. Ne denirse ödemeye hazırdırlar. Kalıp hazırlatır pirinç döktürtürler icabında.
Hâl böyle olunca JEP, Hornby ve Märklin gibi firmalar bilinen trenleri 15’te bir, 45’te bir ebadında kopyalar. 

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

MERAKLISINA

İyi de nerede yürüteceksin? Ray serecek arazin mi var?  

 

Bu yüzden mevcud kulüplerden birine yazılır, katılırlar halkaya. 

 

Mesela Almanya Hamburg’daki “Miniatur Wunderland” 40 km demiryolu ile hazır kıta. Köprüler, tüneller, hangarlar, ne ararsan fazlasıyla. 

 

ABD Oregon’daki “Chiloquin Tren Dağı” da aşağı kalmaz. Los Angeles’daki “Riverside Live Steamers” ona keza.  

 

Duymuşsunuzdur Walt Disney’in Kaliforniya’daki evi etrafına yaptırdığı “Carolwood Pasifik Railroad” çok alâka toplar. Belki de Disneyland’ı bu hazla ve gazla kurar. 

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

 

Sanırım şu an yeryüzünde binden fazla minyatür demiryolu parkuru var. Hususi alanlar istisna.  

 

İngiltere başı çeker, ABD bir boy arkasında. Avustralya, Yeni Zelanda ve Japonya kendi çapında.  

İŞLEYEN TREN IŞILDAR

Petersburg’lu Pavel Chilin de bu işin hastalarından, evinin yanındaki bataklığı elden geçirir, şekle sokar. Harfiyatı neyle taşır biliyor musunuz, mini buharlısıyla.

 

Arkadaşı Sergey Terekhov tekaüd bir demiryolcudur, sıkıştıkça el atar. 
Kazanın ateşlenmesi suyun kaynaması bir buçuk saat sürer. Buhar basıncı 10 atmosfere ulaşınca vanayı açarlar. Nasıl ateş kutusuna odun atarlarsa, hazneye de su koyar, hareketli parçaları yağlarlar. 

 

Aletin 25-30 km /s sürat yaptığı kanaatindeler. Belki daha da fazla ama henüz dörtnala koşturamadılar. Hat kısa olunca ısınamadan frene asılır, bas geri yaparlar. Raylar hepi topu 300 metre zira.

 

Lincolnshire’dan Steve Bates (70) üç yılını verir ve onbinlerce sterlin harcar. Norman (onun yeşil lokomotifi) beklediğinden de güçlü çıkar, 20 yolcuyu sırtlar. Çocukluğu demiryolu kenarında geçmiştir, lokomotif aşkı orda başlar. Karısı da komşu kızıdır, al birini vur ötekine, akılları havada. 

 

Buharlı deyip geçmeyin Atom Karınca

KÖLELERİN AHI MI?

Sir Arthur Percival Heywood, köle ticareti ile servet kazanan soylu bir ailenin mirasyedi oğludur. Majesteleri ile de irtibatı vardır ayrıca, Eaton Hall Demiryolunu inşa ederken Westminster Dükü destek olur açıkça.

 

Sir vaziyetten vazife çıkarır sektöre el atar (1840). Bunlar süsgüzeli değildir, turist gezdirmeli, yük taşımalıdırlar. Lokomotifler yaptırıp, tesis kurmakla kalmaz, kitabını yazar, talimat ve nizamnameler hazırlar. 

 

Niyeti Norbury demiryolu sahasına uzanmaktır, ancak komşusu Albay Clowes karşı çıkar. Hattı güneye çekip Dove Cliff çiftliğine, oradan Rocester istasyonuna bağlanmak ister Albay Dawson’a çarpar bu defa.

 

Elinde her imkân vardır, hayrını görmez o başka.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.