Çocuklar, ah çocuklar!..

A -
A +

Bugün ne AB tartışmaları, ne de AB kılıfı içine sokulmak istenen Patrikhane, Kıbrıs, Kürtler, yahut azınlık adı altında tanımlanmak istenen başka gruplar, ne işsizlik, ne enflasyon, ne dolar, ne euro, ne o ne o... Bunların hepsi, kendi alanında önemli konular olsa da; hiçbiri, dünkü gazetelerde ayrıntılarını görüp okuduğumuz çocuklarla ilgili raporlar kadar aktüel ve önemli olmasa gerek. Zira Emniyet Genel Müdürlüğü'nün açıkladığı rapora göre, suç işleme yaşı 10'un altına inmiş! Yaklaşık 10 gün önce, yedi yaşındaki bir çocuğun, oyunda kendisini sürekli yenerek misket veya diğer oyuncaklarını alan dokuz yaşındaki arkadaşını bıçakla öldürdüğüne dair haberi televizyonlardan izlediğimizde kanımız donmuştu... Yine dört-beş gün önce Türkiye'de 88 bin 613 çocuğun sokakta yaşadığına dair haberi okuduğumuzda içimiz titremişti! Evet, ülkemizde tam 88 bin 613 çocuk sokakta , yani aç ve açıkta; kimsesiz, korumasız, her türlü tehlikeye maruz kalabilecek bir ortamda yaşamaya çalışıyordu. Bunun yanında bir süreden beri, yurdun özellikle doğu ve güney doğu bölgesinden büyük şehirlere getirtilerek çete-şebeke veya benzeri örgütler içinde hırsızlık, kap-kaççılık ve diğer suç türlerine alet edildiğine dair haberlerde de büyük artış var. Düşünün suçun 10 yaş altına, sigara içmenin 11 yaş altına, uyuşturucu kullanımının 13 yaş altına indiği bir toplumda, geleceğe dair güvenli bir durum ne kadar sözkonusu olabilir? Beri tarafta, toplumun ilgili kesimlerinin bu korkunç durum karşısındaki umursamazlığı da endişe verici. Her gün, medya organlarında, sivil toplum kuruluşlarında, bilimsel araştırma yapan resmi ve özel kurumlarda, lüzumsuz, yersiz ve zamansız pek çok konuda geyik muhabbeti yapılırken, çocukların günümüzdeki durumu ile, onların meseleleri ile, eğitimleri ile, korunmaları ile alakalı ciddi bir tartışma, inceleme yahut başka ad ve format altında gündeme getirilmesine ne yazık ki, binde bir rastlayabiliyoruz. Bu vurdumduymazlığın izahı yapılabilir mi? Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Ramazan Er 'in basına açıkladığı raporun bir bölümü şöyle: 2004 yılının ilk 10 ayında şiddet içerikli 133 bin 257 olayda 21 bin 465 çocuk mağdur olmuş. Aile fertlerine yönelik kötü muamele olaylarında ise, 5 bin 876 çocuk şiddete maruz kalmış. Böylece toplam olarak 27 bin 341 çocuk şiddet mağduru durumuna düşmüş... 2004 yılının ilk 10 ayında ayrıca; 10 yaş altı sokakta yaşayan 403 çocuk, evden kaçan 159 çocuk, 346 kayıp çocuk, 2 bin 706 buluntu çocuk, 185 terkedilmiş çocuk, 5 bin 538 suç mağduru çocuk, 6 bin 156 suç işleyen çocuk olmak üzere toplam 11 bin 493 çocuk, çocuk şubeleri ya da çocuk bürosu ile muhatap olmuş. Ramazan Er 'in verdiği bilgiye göre; 11-18 yaş grubundan ise, 1968 sokakta yaşayan çocuk, 3 bin 781 evden kaçan çocuk, 1829 kayıp çocuk, 4 bin 320 terk edilmiş çocuk, 13 bin suç mağduru çocuk olmak üzere toplam 47 bin 765 çocuk polisle muhatap olmuş... Rakamlar gerçekten ürkütücü. Her ağzımızı açtığımızda; ülkenin geleceği, milletin istikbali filan diye anlatmaya çalıştığımız çocuk ve gençlik kitlesinin yüz yüze bulunduğu fecaati acaba ne zaman tam olarak algılayabileceğiz? Hepimiz yakınmaya ve şikayet etmeye daha yakın duruyoruz. Ama iş tedbir almaya, yara sarmaya gelince geri çekiliyoruz. Ne yazık ki, hem ülkemizde, hem de dünyamızda, milyonlarca, yüzmilyonlarca çocuğun içinde bulunduğu durum içler acısı. Yine önceki gün BM Çocuk Fonu UNICEF 'in 2005 raporu Ankara'da açıklandı. UNICEF 'ın Türkiye Temsilcisi Edmond Mcloughney , dünyada 1 milyar çocuğun silahlı çatışma ve AIDS tehdidi altında bulunduğunu belirtiyor. UNICEF Raporuna göre, gelişmekte olan ülkelerde yaşayan 640 milyon çocuk, yeterli barınma imkanlarından yoksun. 270 milyon çocuk sağlık hizmetlerine erişemiyor. İlköğretim çağındaki 121 milyon çocuk okula gidemiyor. Bunların çoğunluğu kız çocuğu. Dünyada her gün, 3 bin 900 çocuk yeterli su imkanlarından yoksun olduğu için ölüyor. 2003 yılında 10.6 milyon çocuk, 5 yaşına gelmeden hayatını kaybetmiş vs... UNICEF Raporu'nun açıklandığı Ankara'daki toplantıya katılan Başbakan'ın eşi Emine Erdoğan ; 1990 yılından bu yana meydana gelen savaşlarda tam 1 milyon 600 bin çocuğun öldürüldüğüne dikkat çekerek soruyor: "Vicdanlar nerede?" Emine Erdoğan'ın "Parayı silaha yatıracağınıza çocuklara verin..." çağrısını bakalım duyan olacak mı?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.