Bu Jesus’un akıl hocası yok mu?

Sevilla ‘da kafa kafaya oynuyor gibisin. Gol de kaçırıyorsun... Ve bir kaza golü yiyorsun. Deplasmandaki ilk maçı bu skorla kaybetmek rövanş için umut olabilir. Ama o da ne? Bu golden sonra takımı yazboz tahtasına çeviriyorsun... Hele hele 82. dakikada yaptığın değişiklikler! 
Bu maçın 2-0’lık skoru tamamen bu deha (!) hocanın eseridir. 
Ama demişti ya biz lige oynuyoruz diye... Asıl merakım bu deha buradan gittikten sonra Avrupa’nın beş büyük liglerinden birine gider mi?

 

Bursaspor’a acımadılar!

 

Malum maçta çıkan olaylar sebebiyle Bursaspor’a PFDK 9 maç seyircisiz oynama cezası verdi. Gerçi sonra Tahkim 7’ye düşürdü. Güzel! Şimdi bir soru, acaba bu eylemler malum Üç Büyüklerin sahasında olsa idi ne kadar ceza keserdiniz? 

 

Örnek mi? Fenerbahçe ve Beşiktaş taraftarı cumhurbaşkanı için hangi haykırmaları yaptı?

 

Haaa duymamış olabilirsiniz. Vah ki vah! 

 

Gomis’e ayıp olmadı mı?

 

Galatasaray, Kasımpaşa karşısında bence ağırlıklı olarak skor açısından sancı çekti. Çünkü Selçuk İnan Hoca rakibini çok iyi tanıyordu ve ona göre oyun planlamış idi... Zaniola, Rashica’nın ‘al da at’ pasını gole çevirince sanki film orada bitti. Tabii ki Okan Hoca için... Çünkü 93. dakikada İcardi çıkıp yerine Gomis girdi. Ne işe yarardı ki bu değişiklik?  Sadece Gomis’e ayıp idi... 

 

Muslera mı?

 

Allah her takıma böyle bir kaleci nasip etsin. Sanki hiç sakatlık yaşamamış gibi oynadı şu son maçı... Ceza alanı dışına kadar çıkıp maçı yönetti... Rahmetli Turgay Şeren Ağabey’in kabrinde huzur içinde yattığını söyleyebilirim. İster misiniz 40 yaşını bile geçip başka bir rekorun sahibi olsun... Görüntü öyledir... 

 

Tepki çığ gibi...

 

Bizim gazetenin pazar günkü sayısının 13.sayfasında büyük başlıklı bir haber vardı. O haberde Jesus’un yanı sıra artık başkan Koç’a tepkilerin büyüdüğü dile getiriliyordu. Ve de sezon sonunda yönetimin olağanüstü kongre kararı alabileceği de vardı haberde... Ne mi derim? Geçti Bor’un pazarı... 

 

Ertuğrul Akbay’ı anarken!

 

Bir gazete kurmuş idi. Şimdi de geride kalanlar TV de kurdular. Hey gidi günler hey! Arjantin’deki 1978 Dünya Kupası’ndan çok ama çok önemli bir anımız vardır.

 

O dönemde Günaydın gazetesinde çalışıyordu. Ve de Rahmi Turan yönetimindeki gazetede Brezilya ile ilgili yalan bir haber, hem de manşetten yayımlanmış idi... Bu haber de Ertuğrul Akbay imzası taşıyordu. Hem de fotoğraflı... Ama Ertuğrul’un bundan haberi bile yoktu. Ve de ihtilal komitesi Ertuğrul’un sınır dışı edilmesine karar vermiş idi...  Sonra mı? Bendeniz kendini feda ederek kefil olmuş idim. Tuvalete bile benim kontrolümde gitmesi kaydı ile... Hep dedim, hep yazdım rahmetli Kemal Ilıcak’tan sonra Enver Ağabey de aramızdan ayrıldı. Allah’tan oğlunun idaresinde Türkiye gazetesi var şimdilerde... 

 

Beşiktaş zor da olsa kazandı!

 

Şenol Güneş Hoca’nın takımı, daha maçın ilk çeyreğinde, 10 kişi kalan Başakşehir’i net skorla yendi. Tamam da maçın geneline şöyle bir baktığımızda maçın 11’e 10 oynandığını söylemek zordu. Şayet Emre Hoca bazı değişikliklerini başka türlü yapsa veya hiç yapmasa ne olurdu acaba? Neyse, İki jeneriklik gol attı Beşiktaş... Ve de zirve malum büyüklerle yapılandı. 

 

Avcı ve ekibinin resitali mi?

 

Abdullah Avcı Hoca vedalaşmış idi... Orhan Ak da son maç olarak görevini bitirecek idi... Rakip de Adana Demirspor gibi dişli olanı idi. Ama bence artık futbolu bırakması gereken gibi görünen Belhanda kendini attırınca iş kolaylaştı. Hele hele bizim futbola fazla gelen Visca oyuna girince neler gördük neler! Haaa unutmadan, hem Bakasetas, hem Trezeguet yok idi... 

 

Bravo Emre Kardeş!

 

Başakşehir’in hocası Emre Belözoğlu maç sırasında Beşiktaş tribünlerinden kendisine ve ailesine edilen küfürlere karşı açıklama yaptı. Bence böyle rezalete maruz kalanlar Emre’nin açıklamalarını örnek almalıdırlar. Spor alanında ahlaki yapı zedelenirse ne renk kalır ne de heyecan...