Jesus’a rağmen

Fenerbahçe kazandı kazanmasına ama Portekizli teknik adam sahaya sürdüğü kadro ve değişiklikleriyle rakibe ‘gel de beni yen’ davetiyesi çıkarır gibiydi.

 

Fenerbahçe, kağıt üzerinde çok kolay görünen bir deplasman oyununda neredeyse ligin sonuncusu Ümraniyespor’a puan kaptıracaktı. Nasıl mı? Eh Jesus’un sahaya çıkardığı takım, sonra yaptığı oyuncu değişiklikleriyle koca bir orta sahanın yükünü Aarao’nun omuzlarına yükleyip Ümraniye’ye adeta “Gel beni yen” dedi. Ama Ümraniyespor takımı öyle bir takımdı ki kaleyi boş bırakmasanız yine de en fazla bu kadarını yapabilirdi.

Hediye geri çevrilir mi?

Tabii tekrar gelirsek Jorge Jesus’a... Oyuncu değişiklikleri bir şampiyonluğa oynayan takımı bu hâle sokmamalıydı. Santrforların sayısı Serdar’ın da oyuna girişi ile üçe çıkıyordu. Ama karşı tarafta büyük umut olarak oyuna sokulan Geraldo yaptığı büyük hatayla Fenerbahçe’ye kontra hücum şansı tanıyor ve de Ümraniyespor kendi kalesine golle bu hediyeyi geri çevirmiyordu. Tabii ki bizde hep yazılır çizilir sahanın en iyi oyuncusu tartışmazı Ferdi idi. Her türlü hücum ve savunma eylemine katılarak adeta Fenerbahçe’yi ayakta tutan adamdı. Ama ne var ki onun bu gayretine hareketliliğine eşlik eden oyuncu sayısı Fenerbahçe’de adeta yok gibiydi. 

Sizler hakem misiniz?

Ümraniye açısından baktığımızda ise işi gol atmak olan Umut Nayır maçı uzatmanın da son dakikalarına taşıyarak 2-2’ye getirecekti.  Şimdi gelelim maçın hakemine... Ve de VAR’da oturan üstatlara. Ümraniye’nin attığı ikinci golde VAR, faul yapıldığı konusunda hakemi uyararak golü iptal ettirdi. Sormak istiyorum; siz hakikaten hakem misiniz? Ben hiç zannetmiyorum.

 

MAÇIN ADAMI: Ferdi