Devlet İstatistik Enstitüsü'nün verdiği bilgilere göre, Eylül ayında toptan eşya fiyatları %5.4 nisbetinde yükselmiştir. Bu durumda Aralıktan bu yana dokuz aylık artış %6.29'a varmıştır. Geçen yıl, söz konusu aylar arasındaki yükselme %23.3 idi. 2000 Eylülü ile bu yılın aynı ayı arasındaki değişme %74.7 olmuştur. Bu gösterge 2000'de %43.9 idi. Görülüyor ki, çeşitli hesaplamaların ortaya çıkardığı sonuçlara göre fiyat artışlarında ziyadesiyle endişeyi mucip bir durum vardır. Gerçek şu ki, son yıllarda enflasyon ülkemize bir kâbus gibi çökmüş ve toplumun büyük çoğunluğu bundan ziyadesiyle rahatsızdır. Bilindiği gibi olayı çoktan beri kabullenmiş olan hükümet, bunun etkisini azaltmak için birçok tedbirlere başvurmuş ve halen de başvurmaktadır. Nitekim, bu yıl kamu giderlerinde çok sıkı bir tasarruf yapmayı hedefleyen önlemlerden tutun para, kredi bütçe konularına kadar uzanan bir seri karar alınmıştır. Hükümet, bütün bu önlem ve kararların bir süre sonra olumlu sonuçlarının görüleceğini çeşitli vesilelerle bildirmiştir. Kabul etmek gerekir ki, ekonomi alanındaki iyileştirme gayretlerinin genellikle olumlu sonuçları, derhal görülmez. Hatta bazen aksi olur. Fizik tedavi sırasında önceleri ağrıların artması gibi, başlangıçta mevcut olumsuz durumlar daha da fazla çoğalabilir. Fakat, ne olursa olsun bugünkü tablo enflasyonun devam ettiğini göstermekte ve toplumumuz bundan ziyadesiyle rahatsızlık duymaktadır. Ayrıca, Afganistan olayları da endişeleri ziyadesiyle arttırmaktadır. Bu durumda akla gelen, resmi beyanlar doğrultusunda sabırla beklemek ve fiyatların düşmesi ümidi içerisinde bulunmaktır. Tabii bu hususu toplumun kabullenmesi mümkün değildir. Çünkü, geriye doğru baktığımız zaman yıllardan beri bu ümitlerle yaşanmış, fakat sonunda bugünkü sıkıcı noktaya gelinmiştir. Başka bir ifade ile, uygulanan sistemde ülkemize uygun bulunmayan bir taraf var demektir. O halde bizce geçici bir süre için şu anda iktisadi hayatımızın dayandığı serbest ekonomi sisteminde, ufak fedakarlıklar icap etmektedir. Diğer bir deyimle bazı mevzularda serbest ekonomi düzeninin uygulanması açısından geçici bazı sapmalar yapmak lazımdır. Kafamızdaki modele göre bu sapmaların esasını, faizlerde ve döviz kurlarında sistemin mantığı dışına çıkmak teşkil etmektedir. Aslında, şu anda döviz kurlarında dünya siyasi yapısının etkisiyle belirsizlik olmakla beraber faizlerle ilgili olanının gerçekleştirilmesi bizce kafi gelecektir. Ayrıca, imkanlar nispetinde kamu gelir-gider dengesinin sağlanması da bilhassa icap edecektir. Fikrimizi özetlersek; bizce, enflasyonda gözle görülür bir azalma olması ve ekonomik durgunluğun düzelmesi için, "bir süre güdümlü bir serbest piyasa ekonomi sistemi uygulanması" gerekmektedir. Gerçi bu, birtakım serbest piyasa aletleriyle kısmen yapılmaktaysa da bu konudaki kararlılığı her vesile ile kamuoyuna belli etmekte bizce yarar vardır.