Müteşabih bir hadis

A -
A +

Sual: Din kitaplarında, (Musa aleyhisselam, Azrail aleyhisselamın gözünü çıkardı) mealinde bir hadisten bahsediyorlar. Hem melekler nurani varlıklardır gözleri çıkmaz, hem de, melekler de, Peygamberler de günah işlemez. Bu hadis hakkında âlimler neler bildirmiştir? CEVAP: Evet, Peygamberler de, melekler de günah işlemezler. Sünen Nesai'de bu hadis-i şerifin, müteşabih hadislerden olduğu bildiriliyor. Müteşabih, görülen, anlaşılan, meşhur olan manayı vermeyip başka mana verilmesi gereken âyet ve hadis demektir. Yani bunların açık ve meşhur manalarını vermek, akla ve dine uygun olmazsa, meşhur olmayan mana vermek, yani tevil etmek gerekir. Mesela bir âyette mealen Resulullah efendimize buyuruluyor ki: (Kanadını müminler için indir!) [Hicr 88] Resulullahın kanadı mı var? Bu bir deyim, bir mecazdır. O halde bu âyetin anlamı şöyle olur: (Ey Habibim, müminlere merhamet et, şefkat göster, onlara karşı tevazu sahibi ol!) Böyle âyet ve hadis çoktur. Yukarıdaki hadis-i şerif de böyle müteşabih bir hadistir. Türkçe'de de buna benzer deyimler vardır. Mesela, (Ali, Veli'nin gözünden düştü) denince, gözüne çıkıp oradan aşağıya yuvarlandı demek değildir. Ali, Veli'nin yanındaki itibarını kaybetti demektir. İmam-ı Nevevi, Müslim şerhinde buyuruyor ki: (Musa aleyhisselam, Azrail aleyhisselama münazarada üstün geldi) demektir. Mesela denir ki, (Falan, filanın gözünü çıkardı) demek, delil ile onu yendi, susturdu demektir. Bir hadis-i şerifte de, Musa aleyhisselamın, Âdem aleyhisselam ile münazara ettiği ve Âdem aleyhisselamın galip geldiği de bildiriliyor. Her milletin, zamana ve kendine mahsus deyimleri vardır. Deyimlerin o günkü manalarını bilmeden, suizan etmek doğru olmaz. Mesela eli kolu uzun Arapça'da cömert demek iken, Türkçe'de hırsız demektir. İbrahim aleyhisselamın eli kolu uzundu denince, hâşâ hırsız olduğu anlaşılmaz. Aksine çok cömert olduğu anlaşılır. Bir hadis okuyunca, hemen görünüşe göre mana vermek yanlış olur. Âlimlerin açıklamasına bakmak gerekir. "Gemide olmak" ne demek Sual: (İslam gemisi içinde bulunanlar yani gemiye alınan kurtulmuş sayılır. Çünkü gemiden atılacak olanı baştan gemiye hiç almazlar) deniyor. Gemide olmanın alameti nedir? CEVAP: Gemi tabiri bir benzetmedir, Resulullah efendimizin vârisleri olan, mezhep imamlarımızın, ehl-i sünnet âlimlerinin yolunda olmayı, onlara tâbi olmayı, bu istikamet üzere devam etmeyi anlatmak için söylenmiştir. Gemide olmanın alameti, doğru imandır; yani Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği şekilde iman etmek ve onları çok sevmektir. Bu ikisi olan gemide demektir. Bu nimet güneş gibi, sıkıntılar ise yıldızlar gibidir. Güneş olunca yıldızların görünmediği gibi, bu nimet olunca da sıkıntılardan dolayı aşırı üzülmemek gerekir. Çünkü İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Kardeşim mir Muhibbullahın şerefli mektubu geldi. Sıkıntılardan dolayı ümitsiz olduğunu bildiriyor. Allah'tan ümit kesmek küfürdür. Ümitli olun! İki şey sizde varsa, hiç üzülmeyin! Biri, bu parlak dinin sahibine uymak "aleyhi ve ala alihissalatü vesselam", ikincisi, dini öğrendiğiniz zatın büyüklüğüne inanmak ve onu sevmek. Allahü teâlâya sığının ve Ona yalvarın ki, bu iki büyük nimette gevşeklik olmasın. Bu ikisi olunca, başka şeylerin düzelmesi kolaydır. (3/13) ------------------------------------------ Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.