İngiltere'nin meşhur gazetesi "Financial Times"ın yazarı John Train, yazısında "Türkiye'de şirketler çok ucuz, hemen satın alın" kampanyası başlattı. Lozan'da İngiliz temsilcisi (Yahudi asıllı) Lord Curzon'un İsmet İnönü'ye söylediği gerçek mi oluyor? "Paşa paşa! Vermediklerini cebime koyuyorum. Sende para yok. Para bir bende, bir de bu yanımdakinde (ABD gözlemcisi) var. Bunu bilesin; Paşa! başaramayacaksınız. Dönüp dolaşıp para için yine bize geleceksiniz. Şimdi cebime koyduklarımı birer birer çıkarıp önüne koyacağım, hepsini size ağır ödeteceğim..." Batı art niyetlidir İngiltere'nin Cambridge Üniversitesi kilise tarihi öğretim görevlisi ve uzmanı Prof. Dr. Jonathan Rilay Smith'in eserinde şu itiraf yer alır: "Geçmişte asıl hedefi Ortadoğu'nun zenginliklerini elde etmek olan ancak Kudüs'ün Müslümanların elinde bulunması ve Kudüs'ü kurtarmak kılıfıyla "Hilâl"e karşı savaşan Haçlılar, bugün aynı savaşı değişik taktik ve usullerle yapmaktadır. Başlıca metotları dini şiddet, siyasi İslâm, fundamentalizm, soykırım, Müslümanları dinlerinden uzaklaştırmak, nüfus planlaması, kürtaj, doğum kontrolü, fuhuş, kötü alışkanlıklar, ekonomik baskı, mali krizler, borç batağına sürüklemek, kültür emperyalizmi, batı karşısında eziklik ve aşağılık kompleksi, İslam düşmanlığı, mazilerden soğutma, milli ve manevi değerleri yıpratmak, hayâ ve edep duygularında erozyon başta gelen metotlardan sadece birkaçıdır..." AB'nin Türkiye'ye bakışı 80'li yılların sonlarında Danimarka'da bir üniversitede 571 bilim adamına açış konuşması yapan Avrupa Konseyi'nden Gaumand aynen şöyle dedi: "Sizi bir konuda ikaz ediyorum. Avrupa Birliği'nin önünde büyük bir düşman vardır. Bu düşman sadece ekonomik değil askeri bir düşmandır. Bu düşman Türkiye'dir. Avrupa Birliği önümüzdeki 5 yıl içinde Türkiye'yi şu veya bu şekilde pasifize etmeli, ekonomisini çökertmelidir..." Malum çevreler, dolar ve markı yükselterek, Türk halkının gururunu adeta ezmektedir. IMF'nin istekleriyle Türk tarım, hayvancılık, madencilik ve sanayiini çökertmektedirler. Feryatlar yükseliyor... 27 Temmuz 2001 tarihli Cumhuriyet gazetesinde Şemsettin Orhan'ın "Demokrasi Buysa Batsın" yazısının bir bölümü şöyledir: "Demokrasi dedikleri, ulusal bağımsızlıktan tek yanlı ödün vermekse; IMF'nin ve Dünya Bankası'nın buyruklarına boyun eğmekse; ulusal çıkarlar yerine, çokuluslu tekellerin çıkarlarını savunmaksa; Parlamentoda; ulusun değil, Amerika ve Avrupa'nın istediği yasaları kabul etmekse; işsizlik, açlık, yoksulluk, sefalet ve çeşitli olumsuzluksa; kamuya ait malları "özelleştirme" adı altında yağmalamaksa; hırsızlık, arsızlık ve halkın malını hortumlamaksa; üç-beş parti ağasının diktatörlüğü ise; hastanelerde rehin, mezarda emekli olmak ve kuyruklarda ölmek ise; tarımı bitirmek, hayvancılığı yok etmek, üretmeden tüketmek, Türk malını hor görmekse; ülkeyi emperyalizmin açık pazarına dönüştürüvermekse; doların padişahlığı, markın vezirliği, TL'nin köleliği ise; servet-sefalet uçurumu ise..."